Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/4618 Esas 2022/3049 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4618
Karar No: 2022/3049
Karar Tarihi: 02.06.2022

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/4618 Esas 2022/3049 Karar Sayılı İlamı

6. Hukuk Dairesi         2021/4618 E.  ,  2022/3049 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki asıl dava tazminat birleşen dava alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın karar verilmesine yer olmadığına yönelik verilen hüküm süresi içinde taraflar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Asıl ve birleşen dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleşen davanın konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2-Taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Mahkemece, ibranamenin borcu sona erdiren taraf işlemi olması, davacı tarafın ibraname altındaki imzaya itirazının bulunmaması, ibraname metninde borcun hangi dosya alacağı için imzalandığının tartışmaya yer vermeyecek şekilde belli olması, mevcut bilirkişi raporları ile asıl ve birleşen davanın açıldığı tarihte davacı tarafın alacağının bulunması ve dava açıldıktan sonra taraflar arasındaki ibraname ile davacının davalı taraftan herhangi bir alacağının kalmaması gerkçesi ile asıl ve birleşen dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Mahkemenin kararına esas aldığı ibraname incelendiğinde; ibranamenin, asıl davada 24.01.2007 tarihinde 176.434,76 TL’nin tahsiline yönelik verilen ilk hükmün icraya konulması nedeni başlatılan Yalova İcra Müdürlüğü’nün 2007/725 esas sayılı takip dosyasına yönelik olduğu ve birleşen davada talep edilen kısmı kapsamadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda; birleşen davada talep edilen alacağın taraflarca ibra edilmediği anlaşıldığından hatalı değerlendirme ile ibranamenin birleşen davayı da kapsadığına karar verilerek hiçbir inceleme yapılmadan birleşen davanın konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi hatalı olmuştur.
    Bununla birlikte; 6100 sayılı HMK’nun 331. maddesinin 1. fıkrası gereğince, davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini belirlemesi gerekmektedir.
    Somut olayda; gerekçeli kararda asıl ve birleşen davaların açıldığı tarihte davacı tarafın alacağının olduğu ve davacının davaları açmakta haklı olduğu belirtilmesine rağmen hükümde her iki taraf lehine de vekalet ücreti verildiği, bu durumda hüküm ile gerekçenin çeliştiği anlaşılmaktadır. Kararın gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki yaratılması; Anayasa ile teminat altına alınan adil yargılanma hakkı ilkesine ve kararların gerekçeli olması gerektiğine dair Anayasa ve yasa hükümlerine açıkça aykırı olmuştur.
    Bu durumda mahkemece yapılacak iş; dosyaya sunulan ibraname asıl davaya yönelik olduğundan asıl dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilip 6100 sayılı HMK’nun 331. maddesinin 1. fıkrası gereğince davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre hüküm ve gerekçe arasında çelişki yaratılmayacak şekilde yargılama giderleri belirlenmesinden, birleşen davaya yönelik olarak da ibraname birleşen davadaki talebi kapsamadığından, konusunda uzman teknik bilirkişiden rapor alınarak fazladan yapılan imalatların yapıldıkları yıl piyasa fiyatlarına göre piyasa fiyatları içerisinde KDV ve müteahhit karı olduğundan ayrıca eklenmeksizin bedellerinin tespit edilip bu bedelden davacı yüklenicinin yaptığı işlerdeki ayıpların tespiti ile ayıpların ortaya çıkmasından sonraki makul süredeki piyasa fiyatları ile piyasa fiyatları içerisinde KDV ve müteahhit karı olduğundan ayrıca eklenmeksizin ayıp giderim bedelinin tespit edilerek mahsup edilmesi ve sonucuna göre hüküm kurulmasından ve verilecek karara göre birleşen davada yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinden ibarettir.
    Açıklanan nedenlerle yargılama giderleri bakımından hüküm ve gerekçe arasında çelişki yaratılacak şekilde ve ibranamenin içeriği hatalı değerlekndirilerek yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuş kararın bozulması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine,
    karara karşı 15 gün içerisinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 02.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara