Esas No: 2022/3763
Karar No: 2022/5113
Karar Tarihi: 30.05.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/3763 Esas 2022/5113 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/3763 E. , 2022/5113 K.Özet:
Başvuran kadın açısından \"boşanma\" davası sonuçlanmıştır. Ancak, tazminat miktarları ve nafaka miktarları belirlenirken, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, günün ekonomik koşullarına ve hakkaniyet ilkesine uyulmadığı gerekçesiyle mahkeme kararı bozulmuştur. İlk derece mahkemesinin diğer bölümleri ise onaylanmıştır.
Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi, hakkaniyet ilkesini vurgulamaktadır. Bu ilke, adil bir şekilde hareket etmeyi, tarafların gerçek durumlarını dikkate alarak karar verilmesini gerektirir. Bu nedenle, nafaka miktarı belirlenirken bu ilkeye uyulması önemlidir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ...Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından maddî-manevî tazminat miktarları, yoksulluk ve iştirak nafaka miktarı ve müşterek çocuklar ile davalı erkeğin kişisel ilişki kurması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı kadının aşağıdaki bentler dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuklar 2008 doğumlu ... ve 2011 doğumlu ... yararına takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (2.) ve (3.) bentte gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının yukarıda (2.) ve (3.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 30.05.2022 (Pzt.)