Esas No: 2022/2999
Karar No: 2022/5186
Karar Tarihi: 31.05.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/2999 Esas 2022/5186 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/2999 E. , 2022/5186 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı mirasçıları tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı ... tarafından açılan boşanma davasının yapılan yargılaması neticesinde verilen 23.01.2015 tarihli hükümde tarafların boşanmalarına, ortak çocuklar 14/01/2004 doğumlu ... ile 09/10/2005 doğumlu ...’nın velayetlerinin davacı babaya verilmesine hükmedilmiş, hükmün davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 10.12.2015 tarihli bozma ilamıyla “Evlilik birliği ölümle sona erdiğinden boşanma konusunda "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilmesi ve davacı mirasçılarının davaya devam etmeleri halinde ise Türk Medeni Kanununun 181/2 maddesi uyarınca işlem yapılması için kararın bozulması gerektiği” gerekçesiyle hüküm bozulmuş, yargılamanın devamında mahkemece tesis edilen 28.01.2021 tarihli hükümde tarafların evliliğinin davacı eşin ölümü ile sona erdiğinden konusuz kalan boşanma davası yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, sağ kalan davalı annenin ortak çocuklar ... ve ...’un velayetine ilişkin talebinin reddine hükmedilmiştir. Baba ...’ın ölümü üzerine eldeki dava devam ederken ...; küçüklere vasi tayin edimiş, vesayete ilişkin 05.01.2016 tarihli karar istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir. Dairemizin 14.06.2021 tarihli kısmen onama, kısmen bozmaya dair ilamıyla “Taraflar arasındaki evlilik birliğinin boşanmayla değil, ölüm ile sona erdiği, velayet ile ilgili ilk verilen hüküm kesinleşmediği gibi anne ve babadan birinin ölümü halinde velayetin sağ kalana ait olacağı (TMK m. 336/3) da dikkate alınmaksızın, daha önceden ortak çocuklarla ilgili alınmış bir karar olduğu gerekçesiyle davalı kadının velayet isteminin reddine karar verilmesi doğru olmadığı” belirtilerek hükmün bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan bölümlerin ise onanmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, ortak çocuk ...’un ergin olması sebebiyle bu çocuk yönünden velayet konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, ortak çocuk ...’nın velayetinin ise davalı anneye verilmesine karar verilmiştir. Velayet “kamu düzenine” ilişkindir ve asıl olan küçüğün velayet altında olmasıdır. Ne var ki yargılama sırasında küçüğün vesayet altına alındığı nazara alındığında vesayete ilişkin kesinleşmiş bu karar usulüne uygun biçimde kaldırılmadan, velayet hususunda karar verilmesi olanaksız hale gelmiştir. Gerçekleşen bu durum karşısında, davalı anneye küçük ... üzerindeki vesayetin kaldırılması konusunda dava açmak üzere mehil verilerek sonucunun beklenmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde davaya devamla hüküm kurulması doğru bulunmamış bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 31.05.2022 (Salı)