Esas No: 2022/4772
Karar No: 2022/5331
Karar Tarihi: 06.06.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/4772 Esas 2022/5331 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/4772 E. , 2022/5331 K.Özet:
Davacı, davalıdan ayrıldıktan sonra çocukları ile birlikte yaşadıklarını ancak davalının çocukları Türkiye ziyareti sırasında kaçırdığını ve iade etmediğini iddia etti. Davacı, çocukların tedbiren kendisine teslim edilmesi için dava açtı. İlk derece mahkemesince davacının dava açma yetkisinin olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildi. İstinaf mahkemesi kararı onadı. Ancak Yargıtay, davacının iddialarını inceleyip sonuca varması gerektiğini belirterek kararı bozdu. Kanun maddeleri ise HMK m.33 olarak belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Mutat Meskene İade
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı, dava dilekçesi ile davalı ile evlilik dışı ilişkilerinden ilk olarak 2016 yılında ... adlı çocuklarının olduğunu, davalı ile ...`de yaşadıklarını, ...`nın ...`de doğduğunu, birliktelik devam ederken 2 Aralık 2017`de davalı ve çocukları ... ile Türkiye`ye ziyaret amacı ile geldiklerini, o dönemde davacının ikinci çocuklarına hamile olduğunu, Türkiye`ye geldikten sonra davalının ...`ye bir daha dönmeyeceklerini söylediğini, ikinci çocuğun Türkiye`de doğduğunu, davalının pasaportuna ve telefonuna el koyduğunu, ailesine ulaşamadığını, 2019 yılında ailesine gizlice telefon ettiğini, ailesinin Bern Konsolosluğuna başvurması üzerine davalının pasaportunu geri verip dönmesine izin verdiğini, ancak çocukları vermediğini, ...`ye döndükten sonra 12.06.2020 tarihinde Lahey Sözleşmesi`ne dayanarak ...`deki kuruma çocukların geri gönderilmesi için talepte bulunduğunu ancak sözleşmede yer alan 1 yıllık süre içerinde talep etme şartına uyulmadığı gerekçesi ile talebinin işleme konulmadığını beyanla davalı ile olan çocukları ... ve Sevda`nın tedbiren kendisine teslim edilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince davanın mutat meskene iade davası olduğu, davayı açma yetkisinin münhasıran mahalli Cumhuriyet Başsavcılıklarına tanındığı, davacı tarafça açılamayacağı gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiş; davacının kararı istinaf etmesi üzerine bölge adliye mahkemesi ilgili hukuk dairesince davacının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş; karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (HMK m.33). Davacı dava dilekçesinde 12.06.2020 tarihinde Lahey Sözleşmesi`ne dayanarak ...`deki ilgili kuruma çocukların iadesi için talepte bulunduğunu, ancak sözleşmede yer alan 1 yıllık süre içinde talep etme şartına uyulmadığı gerekçesi ile talebinin işleme konulmadığını, belirtilen kurum tarafından kendisine Türk mahkemelerinde dava açabileceğinin belirtildiği, çocukların velayetlerinin kendisinde olduğunu, davalı baba tarafından çocukların alıkonulduğunu bu nedenle tedbiren çocukların kendisine teslimini talep etmiştir. Mahkemece davacının talebi doğrultusunda gösterdiği deliller toplanarak sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken duruşma dahi açılmadan tarafların yokluğunda yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda gösterilen sebeple bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 06.06.2022 (Pzt.)