Esas No: 2022/4775
Karar No: 2022/5397
Karar Tarihi: 06.06.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/4775 Esas 2022/5397 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/4775 E. , 2022/5397 K.Özet:
Dava, kocanın alt soyu tarafından açılan soybağının reddi istemine ilişkindir. İlk davada, davalının küçük Selçuk'un tabii babası olduğuna karar verilmiştir. İkinci davada ise, taraflar, dava sebepleri ve hüküm fıkrası farklı olduğu için kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmiştir. Ancak, ilk davanın ilamı, kesin delil niteliğinde olduğu için davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile ret kararı verilmiştir. Bunun üzerine, bölge adliye mahkemesi kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının gerekçesi düzeltildi ve onandı.
Kanun maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu’nun 291. maddesi: Soybağının Reddi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 303. maddesi: Kesin Hüküm
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 204. maddesi: İlamların Kesin Delil Niteliği
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi.... Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Soybağının Reddi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, Türk Medeni Kanunu’nun 291. maddesi uyarınca kocanın alt soyu tarafından açılan soybağının reddi istemine ilişkindir.
Mahkemece, kesin hüküm olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacılar tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup, istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 303. maddesi gereğince, kesin hüküm, bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir.
Somut olayda mahkemece kararın gerekçesinde kesin hüküm olarak gösterilen ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ... Karar sayılı ilamının tetkikinde davacının ..., davalının ..., dava konusunun babalığa hüküm ve tazminat olduğu, mahkemece yapılan yargılama sonucunda ... tarihinde ...'in küçük Selçuk'un tabii babası olduğuna karar verildiği, kararın .... tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. O halde iki davanın tarafları, dava sebepleri ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucu farklı olduğuna göre davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesi doğru değildir. Ne var ki, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 204. maddesi gereğince, ilamlar, kesin delil niteliğinde olduğundan ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ... Karar sayılı ilamının babalığın hükmen tespitine ilişkin olduğu ve kesinleştiği bu nedenle kesin delil olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile ret kararı verilmesi doğru değil ise de; bu husus yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden ve hükmün redde ilişkin bölümü sonucu itibari ile doğru görüldüğünden, 6100 sayılı HMK'nın 370/4. maddesi uyarınca hükmün gerekçesinin açıklanan şekilde değiştirilerek bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle, bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesi düzeltilerek ONANMASINA, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, oy birliğiyle karar verildi. 06.06.2022 (Pzt.)