Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/10528 Esas 2022/5475 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/10528
Karar No: 2022/5475
Karar Tarihi: 08.06.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2021/10528 Esas 2022/5475 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi veya bedelinin tahsili istemiyle açılmıştır. Davacı kadın, davalı kayınpederi ve eski eşinin tarafından alıkonulan ziynet eşyalarının iadesini talep etmiştir. Davalı kayınpeder, eşyaların davacı kadında olduğunu savunmuştur. Mahkeme, yapılan inceleme sonucunda davacının evden ayrılırken bir kısım ziynetlerini bıraktığını ancak davalı eski eşin sonrasında eşyaların iade edilmediği tespit edilmiştir. Bu nedenle davalı eş ile birlikte sorumlu tutulmuştur. Ancak, davalı kayınpederin sorumlu tutulması doğru değildir çünkü dava konusu eşyaların sadece davalı eski eşte bulunduğu belirlenmiştir. Bu nedenle davalı kayınpeder yönünden istemin reddine karar verilmesi gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi uyarınca taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. İspat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden kimseye düşer. Hayatın olağan akışına göre olağan olan, ziynet eşyasının kadının üzerinde olması ya da evde saklanmasıdır. Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen eşyalardandır. Ziynet eşyalarının varlığını kadın ispatlamak zorundadır.
2. Hukuk Dairesi         2021/10528 E.  ,  2022/5475 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ...Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Ziynet ve Çeyiz Alacağı

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 08.06.2022 günü temyiz eden davalılardan ... ile vekili Av. ... geldi. Karşı taraf davacı ... ve vekili gelmedi. Başka gelen olmadı. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı ...'in tüm, davalı ...'in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden kimseye düşer. Hayatın olağan akışına göre olağan olan, ziynet eşyasının kadının üzerinde olması ya da evde saklanmasıdır. Ziynet eşyalarının, davalı tarafın zilyetlik ve korunmasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan, ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi, evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak, normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, ya da evde kaldığını kadının ispatlaması gerekir. Kural olarak, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun kadına bağışlanmış sayılır. Dava konusu kadına ait altınlar koca tarafından bozdurulup değişik amaçlarla kullanmış olabilir. Çeşitli sebeplerle (evin ihtiyaçları, düğün borçları, balayı, kişisel harcamalar vs.) koca tarafından bozdurulan bu altınların karşılığının hibe edilmediği müddetçe kadına iadesi zorunludur. Ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup ev ihtiyaçları için harcandığının davalı yanca kanıtlanması halinde koca ziynet eşyalarını iadeden kurtulur.

    Somut olayda, davacı kadın dava konusu ziynetlerin kayınpederi olan davalı ... ve eski eşi olan davalı ... tarafından alıkonulduğunu iddia etmiş; davalı kayınpeder ... ise savunmasında, ziynet eşyalarının davacı kadında olduğunu beyan etmiş, bölge adliye mahkemesince yapılan inceleme neticesinde davacının evden olağanüstü şartlarda ve bir kısım ziynetlerini bırakarak ayrıldığı takılan diğer ziynetler ve sandık için de davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilmiş, karar yukarıda belirtildiği şekilde temyiz edilmiştir. Dosya kapsamında toplanan delillerden dava konusu ziynet eşyalarının davacı kadına teslim edildiği, taraflar arasında son yaşanan olayda davalı eski eş tarafından ziynet eşyalarının alındığı ve sonrasında davacı kadına iade edilmediği, buna göre düğünde takılan ziynet eşyaları ve sandık içinden davalı eski eş sorumlu ise de bu eşyaların ve ziynetlerin davalı kayınpederin de yedinde bulunduğu hususunun kabul edilemeyeceği ve davalı kayınpeder ...'in sorumlu tutulamayacağı göz önüne alınarak, bu davalı yönünden istemin reddine karar verilmesi gerekirken davalı eş ile birlikte sorumlu tutularak yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, hükmün bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 3.815.00 TL. vekâlet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine, temyiz peşin harcının istek hilende yatırana geri verilmesine, dosyanın bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 08.06.2022 (Çrş.)















    Hemen Ara