Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/3621 Esas 2022/5722 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/3621
Karar No: 2022/5722
Karar Tarihi: 14.06.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/3621 Esas 2022/5722 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Bir karşılıklı boşanma davasında, kadının davası kabul edilerek erkeğin kusurlu olduğuna karar verilmiştir. Ancak, erkeğin şiddeti sürekli değil, son olayda ise kadının haksız eylemi karşısında tek sefer uygulandığı belirtilmiştir. Mahkeme, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerini dikkate alarak kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminatın daha uygun bir miktarda takdir edilmesi gerektiği sonucuna varmıştır. Bu nedenle, temyiz edilen hüküm, maddi ve manevi tazminat ile ilgili olarak bozulmuştur.
Detaylı bilgi için:
- Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi: \"Kanun, hakkaniyete uygun olanı gözetir.\"
- Türk Borçlar Kanunu'nun 50. maddesi: \"Zararın tazmini bir önceki maddeye göre, ancak genel hükümlere göre de takdir olunabilir.\"
- Türk Borçlar Kanunu'nun 51. maddesi: \"Tazminatın takdirinde, zarar görenin kusur derecesi, zarar verenin kusur derecesi, tarafların ekonomik durumu gibi unsurlar göz önünde bulundurulur.\"
2. Hukuk Dairesi         2022/3621 E.  ,  2022/5722 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi... Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen nafakalar ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle, bölge adliye mahkemesince her ne kadar davacı-karşı davalı erkeğe "Zaman zaman eşine şiddet uyguladığı" vakıası kusur olarak yüklenilerek erkeğin şiddetinin sürekli olduğu gibi bir kanı oluşturulmuş ise de, erkeğin, taraflar arasındaki fiili ayrılığa sebep olan son olayda kadının haksız eylemine karşı olarak tek sefer şiddet uyguladığının, bunun öncesinde erkeğin kadına şiddet uyguladığına dair dosya kapsamında başkaca bir delilin de bulunmadığının, yine de boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda; son olayda eşine fiziksel şiddet uygulayan, eşine bağımsız konut temin etmeyen ve ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kalan davacı-karşı davalı erkeğin, yemek, temizlik yapmayan ve eşinin anne ve babasının kapısını dinleyen davalı-karşı davacı kadına nazaran daha ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre, davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir.
    2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat çoktur. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî (TMK m. 174/1) ve manevî (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi doğru bulunmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, hükmün, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi.14.06.2022 (Salı)



    Hemen Ara