Esas No: 2022/5264
Karar No: 2022/5845
Karar Tarihi: 15.06.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/5264 Esas 2022/5845 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/5264 E. , 2022/5845 K.Özet:
Davalı tarafın kabul etmediği boşanma davasına ilişkin bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi tarafından verilen hüküm davacı tarafından maddi tazminat ve yoksulluk nafakasının miktarı yönünden, davalı tarafından ise kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen maddi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edildi. Mahkeme, davalı tarafın temyiz isteğini reddetti ve hükmü onadı fakat davacı tarafın temyiz itirazlarını değerlendirdiğinde yoksulluk nafakası ve maddi tazminat miktarının daha uygun şekilde belirlenmesi gerektiğine karar verdi. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ve Türk Borçlar Kanunu'nun ilgili maddeleri de dikkate alınarak hüküm bozuldu ve daha uygun miktarda yoksulluk nafakası ve maddi tazminat takdir edilmesi gerektiği belirtildi.
Kanun maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi (Hakkaniyet ilkesi)
- Türk Borçlar Kanunu'nun 50. ve 51. maddeleri (Tazminatın miktarı)
- Türk Medeni Kanunu'nun 174/1. maddesi (Maddi tazminatın belirlenmesi)
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ...Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından maddî tazminat ve yoksulluk nafakasının miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen maddî tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre, davalı erkeğin yersiz görülen temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
2- Davacı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
b-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı kadın yararına hükmolunan maddî tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda maddî tazminat (TMK m. 174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/a ve 2/b bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran davacıya geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi.15.06.2022 (Çrş.)