Esas No: 2022/1472
Karar No: 2022/6056
Karar Tarihi: 21.06.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/1472 Esas 2022/6056 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/1472 E. , 2022/6056 K.Özet:
Davalı-karşı davacı kadının mehir senedine dayalı 10.000,00 TL alacağına yönelik davacı-karşı davalı erkeğin temyiz isteği reddedilmiştir. Ancak malların tasfiyesinden kaynaklanan alacak taleplerinde davacı-karşı davalı erkeğin bakiye alacak talebi eksik nisbi harç yüzünden reddedilmiştir. Eksik harcın tamamlanması için mahkemece işlem yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken böyle bir işlem yapılmamıştır. Kararda, temyiz edilen kararın bozulması ve dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesi kararlaştırılmıştır. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun madde 362/1-a bendi uyarınca \"Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar\" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1 uyarınca, temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar \"72.070,00 TL\" olarak belirlenmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ...Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Değer Artış Payı ve Katılma Alacağı-Mehir Alacağı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 21.06.2022 günü temyiz eden davacı-karşı davalı ... geldi. Karşı taraf davalı-karşı davacı ... ve vekilleri gelmedi. Aleyhine temyiz istenilen davalı-karşı davacı ... vekili Av. ...'nın mazeretine ilişkin dilekçe verdiği görüldü. Mazeretini belgelendirmediği gibi tevkil yetkisi de bulunduğu görülmekle mazereti yerinde görülmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Davacı-karşı davalı erkeğin karşı dava konusu mehir senedine dayalı alacağa yönelik temyiz dilekçesinin incelemesinde;
6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar “72.070,00 TL” olarak belirlenmiştir.
Somut olayda, davalı-karşı davacı kadının karşı dava dilekçesi ve ön inceleme duruşmasında mehir senedinde yazılı altınlar ve eşyalardan kaynaklı alacağının 10.000,00 TL olduğunu açıkladığı, bilirkişi raporlarında mehir senedindeki altınların dava tarihindeki değerinin 13.804,75 TL, eşyaların dava tarihindeki değerinin 1.450,00 TL olarak belirlendiği, davalı-davacı kadının 19.11.2020 tarihli dilekçesiyle mehir senedinden kaynaklı altınlar nedeniyle talep miktarını 58.645,46 TL’ye yükselterek talep miktarını açıkladığı, mahkemece 13.804,75 TL alacağın tahsiline karar verildiği anlaşılmakla, davacı-davalı aleyhine hükmedilen alacak miktarı karar tarihindeki temyiz inceleme kesinlik sınırını aşmadığından, bölge adliye mahkemesinin mehir senedinden kaynaklı alacağa yönelik kararı 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun madde 362/1-a bendine göre kesin niteliktedir. Açıklanan nedenle, davacı-karşı davalı erkeğin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davacı-karşı davalı erkeğin mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacağa yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
a. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışına kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
b. Davacı-karşı davalı erkeğin asıl davadaki talep miktarına yönelik temyiz itirazlarının incelemesine gelince:
Somut olayda, davacı-karşı davalı erkeğin dava dilekçesinde 10.000,00 TL alacağın tahsilini talep ettiği, 19.11.2020 tarihli dilekçesinde ‘davacı-karşı davalının belirlenen alacağının 385.640,00 TL, davalı-karşı davacının belirlenen alacağının 152.760,00 TL olduğu, alacakların takas-mahsup edilerek bakiye 232.880,00 TL alacağın hüküm altına alınması’ gerektiğini belirttiği ve takas-mahsup sonucu bakiye kısım olan 232.880,00 TL’ye göre eksik nisbi harcını tamamladığı, mahkemece takas-mahsup talebi reddedilerek 232.880,00 TL alacağın tahsiline karar verildiği, davacı-karşı davalının 19.11.2020 tarihli dilekçesi bir bütün halinde değerlendirildiğinde alacak talebinin 385.640,00 TL olduğu anlaşılmakla, eksik nisbi harç yönünden 492 sayılı Harçlar Kanunu 30. ve 32. maddesi gereğince mahkemece kendiliğinden gözetilerek tamamlanması gerekirken eksik harcın tamamlatılmaması hatalı olmuştur. O halde, mahkemece, eksik harcın tamamlanması için Harçlar Kanunun 30. ve 32. maddesi gereğince işlem yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2.b. bendinde gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2.a. bendinde gösterilen sebeple ONANMASINA, yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple davacı-karşı davalı erkeğin karşı dava konusu mehir senedine dayalı alacağa yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 21.06.2022 (Salı)