Esas No: 2022/727
Karar No: 2022/3151
Karar Tarihi: 08.06.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2022/727 Esas 2022/3151 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2022/727 E. , 2022/3151 K.Özet:
İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen davada, 55.580 TL tahsilât talebine karşılık kısmi kabul kararı verilmiş, istinaf başvuruları reddedilmiştir. Temyiz başvurusunda bulunan davalı vekilinin talebi reddedilmiş ve bu karar kesinlik sınırı altında kalmaktadır. Temyiz dilekçesi kanuni süre içinde verilmediği veya kesin karara ilişkin olduğunda, Bölge Adliyesi Hukuk Dairesi temyiz dilekçesini reddeder. Temyiz edilen karar kesin olduğu halde Yargıtay inceleme yapmadan ret kararı verebilir. HMK 362/1-a maddesi ve 6763 sayılı Kanun'un 42. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi kararları, miktar veya değeri 78.630,00 TL'yi geçmeyen davalarda kesin ve temyiz edilemezdir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR
HMK 362/1-a maddesi ve 6763 sayılı Kanun’un 42. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesinin miktar veya değeri kırkbin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararları verildiği anda kesin olup, temyiz edilemez. HMK’nın ek 1. madde gereğince bu miktar 2017 ve sonrası yıllarda her yıl yeniden değerlendirme oranında artırılacaktır. Bu hükümlere göre hesaplama yapıldığında Bölge Adliye Mahkemesi kararları yönünden 2021 yılı için temyiz kesinlik sınırı 78.630,00 TL’dir.
Yukarıda sözü edilen kurallar ve yapılan açıklamalarla birlikte değerlendirildiğinde; somut olayda toplam 55.580 TL’nin tahsili talep edilmiş, ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuş, Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince istinaf başvurularının reddine karar verilmiş ve bu hükme karşı davalı vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur. Bu durumda Bölge Adliye Mahkemesi kararı, karar tarihine göre temyiz kesinlik sınırı altında kalmaktadır.
Temyiz dilekçesi, kanuni süre geçtikten sonra verilir veya kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi temyiz dilekçesinin reddine karar verir ve 344'üncü maddeye göre yatırılan giderden karşılanmak suretiyle ret kararını kendiliğinden ilgiliye tebliğ eder (HMK 346/1 ve 366). Temyiz edilen karar kesin olduğu halde bu konuda inceleme yapılıp karar verilmeksizin dosya Yargıtay’a gönderilmiş ise 01.06.1990 tarih 1989/3 Esas, 1990/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince dosyanın mahalline çevrilmesine gerek olmaksızın Yargıtay tarafından da temyiz talebinin reddine karar verilebilir. Bu İçtihadı Birleştirme Kararı HUMK hükümleri nedeniyle verilmiş olsa da HMK’daki benzer düzenlemeler de aynı yorum ve sonucu doğurduğu için HMK hükümlerine göre temyiz yönünden de uygulanması gerektiğinden temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin, Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi kararının miktar itibarıyla kesin olması nedeniyle REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 08.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.