Esas No: 2022/7449
Karar No: 2022/8007
Karar Tarihi: 11.10.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/7449 Esas 2022/8007 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/7449 E. , 2022/8007 K.Özet:
Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, bir boşanma davasına ilişkin verdiği kararı temyize açtı. Davalı erkeğin temyiz itirazları reddedilirken, davacı kadının manevi tazminat ve yoksulluk nafakası miktarları yönünden temyizinde haklı bulundu. Mahkeme, takdir edilen manevi tazminatın daha uygun bir miktar belirlenmeden düşük kalmasına, yoksulluk nafakasının da güncel ekonomik koşullar göz önünde bulundurularak arttırılması gerektiğine karar verdi. Kararda Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddelerinin nazara alınması gerektiği ve TMK m. 174/2 uyarınca uygun tazminat miktarının takdir edilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, yine TMK'nın 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak daha uygun miktarda nafaka belirlenmesi gerektiği vurgulandı.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tazminat ve nafaka miktarları yönünden; davalı erkek tarafından ise boşanma ve feriler yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı erkeğin tüm temyiz itirazları yersizdir.
2-Davacı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a)Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı kadın yararına hükmolunan manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu’nun 50 ve 51. maddesi hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda manevi tazminat (TMK m. 174/2) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir,
b)Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerketirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının yukarıda 2-a ve 2-b bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, davalı erkeğin bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi ile hükmün 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın davalıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 397.80 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran davacıya geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 11.10.2022 (Salı)