Esas No: 2022/5280
Karar No: 2022/8124
Karar Tarihi: 13.10.2022
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/5280 Esas 2022/8124 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2022/5280 E. , 2022/8124 K.Özet:
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi tarafından verilen kararda, boşanma davası sırasında kadının ziynet alacağı talebi kabul edilmiş ve erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Ancak, hüküm gerekçe ve hüküm arasında oluşan çelişki nedeniyle bozulmuştur. Ayrıca, erkeğin kendi ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazı reddedilirken, kadının ziynet alacağı davasının kabulüne yönelik temyiz itirazı da reddedilmiştir. Kararda Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-a ve 353/1-a maddelerine değinilmiştir. Karar tarihi itibariyle temyiz inceleme parasal sınırı 107.090,00 TL olarak belirlenmiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri yönünden; davalı-k.davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, reddedilen nafaka ve tazminat talepleri, yoksulluk nafakası, kadının ziynet alacağı davasının kabulü ile kendi ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Davalı-karşı davacı erkeğin kendi ziynet alacağı davasında verilen gönderme kararına yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
Davalı-karşı davacı erkek tarafından karşı davada boşanma talebinin yanında ziynet alacağı talep edilmiş, ilk derece mahkemesi tarafından bu talebe yönelik olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmamış, erkeğin istinaf talebinde bulunması üzerine istinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesi tarafından davalı-karşı davacı erkeğin ziynet alacağı talebi boşanmanın eki niteliğinde olmayıp peşin karar ve ilam harcına tabi olduğu, bu talep nedeniyle davanın açılması esnasında peşin karar ve ilam harcı alınmadığından bahisle Harçlar Kanunu'nun 30.-32. maddeleri gereğince işlem yapılması gerekçesi ile erkeğin ziynet alacağı davasına yönelik istinaf talebinin kabulüne, belirtilen hususlar yerine getirilerek karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş olduğu, bu karar karşı erkek tarafından temyiz talebinde bulunulduğu görülmüştür.
HMK’nın 362/1-g maddesine göre, HMK m.353/1-a kapsamında verilen kararlar temyiz kanun yoluna başvurulamayacak olan kararlardandır. Bu sebeple, erkeğin kendi ziynet alacağı davası yönünden dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesi kararına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2-Davalı-karşı davacı erkeğin kadının ziynet alacağı davasının kabulüne yönelik temyiz itirazının incelenmesinde;
6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının a bendi uyarınca “Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür. Karar tarihi itibariyle bu miktar “107.090,00 TL” olarak belirlenmiştir.
Somut olayda, kadının ziynet alacağı davasının kabul edilen miktarı 44.467,95 TL olduğu anlaşılmakla, karar tarihindeki temyiz inceleme kesinlik sınırını aşmadığından, bölge adliye mahkemesinin kararı 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun madde 362/1-a bendine göre kesin niteliktedir. Açıklanan nedenle, erkeğin kadının ziynet alacağı davasının kabulü yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Taraflarca karşılıklı açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda ilk derece mahkemesince erkeğin ağır kusurlu olduğundan bahisle her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmiş; ilk derece mahkemesinin kararına karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge adliye mahkemesince hükmün gerekçesinde tarafların eşit kusurlu oldukları, bu nedenle kadına maddi ve manevi tazminat verilemeyeceği, tazminatlara yönelik ilk derece mahkemesi hükmünün kaldırılması ile kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmesine karşın, hüküm kısmında kadın lehine hükmedilen tazminatlara yönelik ilk derece mahkemesi hükmünün kaldırılmadığı ve kadının tazminat taleplerine ilişkin herhangi bir hüküm kurulmadığı görülmüştür. Bu şekilde gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılmıştır. Gerekçe ve hüküm arasında yaratılan bu çelişki tek başına bozma sebebi oluşturduğundan, hükmün bu sebeple bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Davalı-karşı davacı kadının erkeğin kendi ziynet alacağı davasında verilen gönderme kararına ve kadının ziynet alacağı davasının kabulüne yönelik temyiz dilekçesinin yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle ayrı ayrı REDDİNE, temyiz edilen hükmün yukarıda 3. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre tarafların karşılıklı boşanma davalarına yönelik sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek haline temyiz peşin harcının yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle karar verildi.13.10.2022 (Prş.)