Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/5581 Esas 2022/8243 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/5581
Karar No: 2022/8243
Karar Tarihi: 17.10.2022

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2022/5581 Esas 2022/8243 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Van Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi'nde görülen bir dava sonucunda taraflar arasında hüküm verildi. Davacı kadın, nafakaların ve tazminatların miktarı yönünden davalı erkek ise kusur belirlemesi, nafakalar ve tazminatlar yönünden temyize başvurdu. Mahkeme, davalının tüm itirazlarını reddetti ve davacı kadının yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası miktarlarının artırılması gerektiğini belirtti. Ayrıca, boşanmanın eki niteliğindeki tazminatlar için faiz ödenmesi gerektiğini söyledi. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesinin de dikkate alınması gerektiğini vurguladı.
Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi.
2. Hukuk Dairesi         2022/5581 E.  ,  2022/8243 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından nafakaların ve tazminatların miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, nafakalar ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuğun ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    4-Boşanmanın eki niteliğindeki tazminatlar boşanma hükmünün kesinleşmesi ile muaccel (ödenir) hale gelir. Mahkemece davacı kadın yararına hükmolunan maddi ve manevi tazminatlar bakımından boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, karar tarihinden itibaren tazminatlara faiz yürütülmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 2., 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi ile hükmün 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın davalıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 17.10.2022 (Pzt.)









    Hemen Ara