Esas No: 2022/7238
Karar No: 2022/8308
Karar Tarihi: 23.06.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/7238 Esas 2022/8308 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/7238 E. , 2022/8308 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, haksız yere işten çıkarıldığını, kıdem tazminatı ödemesi yapıldığını, ödenmediğini ileri sürerek ihbar tazminatı ve fazla mesai alacağının tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti :
Mahkemece davanın kabulüne dair verilen 24.05.2016 tarihli ilk karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dairemizin 28.10.2020 tarihli ve 2017/17671 Esas, 2020/14061 Karar sayılı ilâmı ile özetle; davalı vekilinin ıslah dilekçesine karşı yasal iki haftalık cevap süresi dolmadan Mahkemece 24.05.2016 tarihinde davanın esasına ilişkin hüküm kurularak davalının savunma hakkını kısıtlar şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak devam edilen yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Türkiye Cumhuriyeti Anayasası yargılamanın açıklığı ilkesini kabul etmiştir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 294 ve devamı maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir. Yargılamanın açık bir şekilde yapılması, tesis edilen hükmün açıkça belirtilmesi esastır. Bu nedenle hükmün açık, anlaşılır, infaz edilebilir şekilde tesis edilmesi ve de en önemlisi sonradan yazılacak gerekçeli kararın, kısa karara uygun olması gerekmektedir. Aksi halde, yargılamanın açıklığı ilkesi, dolayısıyla kamu vicdanı zedelenmiş ve mahkeme kararlarına güven sarsılmış olacaktır. Nitekim, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 10.04.1992 tarihli ve 1991/7 Esas 1992/4 Karar sayılı kararında da kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olmasının bozma nedeni sayılacağı içtihat edilmiştir.
3-Somut olayda, Mahkemece gerekçe içeriğinde 03.02.2022 havale tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda davacının fazla çalışma ücreti alacağı talebinin kabulüne karar verildiği belirtilmiş, hüküm fıkrasının 2 nci bendinde %30 hakkaniyet indimi yapıldıktan sonra kalan brüt 16.159,88TL fazla çalışma ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Mahkemece gerekçe içeriğinde hükme esas alındığı belirtilen 03.02.2021 tarihli bilirkişi raporunda ıslah tarihi (03.05.2016) itibariyle zamanaşımından etkilenen alacaklar hesaplamalardan dışlanarak fazla çalışma ücreti 8.339,97 TL olarak hesaplanmış ve %30 indirimli tutarla birlikte toplam sonuç 5.837,98 TL olarak belirtilmiştir.
Mahkemece belirtilen şekilde davacının fazla çalışma ücreti alacağı hüküm altına alınarak gerekçeli karar ile hüküm arasında çelişki oluşturulduğundan kararın bozulması gerekmiştir.
4-Bozma sonrası taraf vekillerinin katıldığı 31.03.2021 tarihli 2 nci celsede davacı vekili bozma ilâmına direnilmesini talep etmiş, davalı vekili bozma ilâmına uyulmasını, zamanaşımı def'i itirazlarının dikkate alınmasını ve dosyanın bilirkişiye tevdi edilmesini talep etmiştir. Mahkemece 31.03.2021 tarihli 2 nci celsede alınan davalı vekilinin zamanaşımı def'i itirazlarının dikkate alınmasına ilişkin beyanı uyarınca ıslaha karşı zamanaşımı def'i değerlendirilerek fazla çalışma ücreti alacağının hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.