Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3204 Esas 2015/4356 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3204
Karar No: 2015/4356
Karar Tarihi: 28.09.2015

Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3204 Esas 2015/4356 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/3204 E.  ,  2015/4356 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın, suç tarihlerinde bir sebepten yol kenarında vasıta bekleyen katılanlara kullandığı aracı ile yaklaşıp yol sorma ve benzeri yöntemlerle iletişim kurduktan sonra toplumda otostop tabir edilen şekilde arabasına binmelerine ikna edip sadaka ve hayır yapmak istediğini, ancak vakti olmadığını beyan ettiği ve bu esnada çeşitli kişilerle bu durum hakkında telefon konuşmaları yaparak katılanlar nezdinde güven yarattığı, yanında yabancı para bulunduğunu ve Türk parası olmadığını ifade ederek; katılanlara Euro cinsinden para verdiğini söyleyip kur değeri bulunmayan döviz verip aldatmak suretiyle Türk lirası aldığı ve bu suretle katılanları dolandırdığı iddia ve kabul olunan olayda;
    1- Katılanlar ..., ... ve ..."e karşı dolandırıcılık suçundan dolayı sanık hakkında verilen hükümler yönünden yapılan temyiz incelemesinde;
    a) ... Asayiş Şube Müdürlüğünün 03/10/2011 havale tarihli kamera görüntüsü inceleme yazısına göre, katılanlardan ..."ı dolandıran şahsın sanığın savunmasında da ismi geçen ... olduğunun belirtilmesi; sanığın baştan beri katılanlar ..., ... ve ..."e karşı bir eyleminin olmadığını yalnızca katılan ..."a karşı eylemi kabul ettiğini beyan etmesi; katılan ..."nin hazırlık aşamasında kollukça alınan 26.08.2011 tarihli ifadesinde kendisini dolandıran şahsın eşkal bilgilerini verirken “yüzü yanık veya yaralı olan..” biriydi şeklindeki net ifadeleri, sanığın ise savcılıkta alınan 22/09/2011 tarihli ifadesinde her ne kadar katılanlar sonradan kendisini teşhis etmiş ise de katılan ..."yi dolandıranın ... olabileceği. çünkü; onun yüzünde yara izi olduğu şeklindeki savunmaları yapılan teşhis işleminde şüphe oluşması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; öncelikle, Savcılık marifetiyle ...’ın ya da fotoğrafının temin edilerek katılanlara teşhis işlemi yaptırılması ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi,
    b) Kabule göre de;
    Sanık hakkında hapis cezasına ek adli para cezası tespit edilirken uygulama maddesinde TCK’nın 52. maddesi yanında hatalı olarak TCK"nın 50/1-a maddesinin gösterilmesi,
    TCK’nın 53. maddesinin 3.fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
    2- Katılan ..."a karşı dolandırıcılık suçundan dolayı verilen hüküm yönünden yapılan incelemede;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre,sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak ;
    a- Sanığın kovuşturma aşamasında zararı kısmen giderdiğine dair belge ibraz etmesi karşısında, TCK"nın 168/4. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması bakımından katılandan kısmi ödemeye rızası olup olmadığının sorulmaması,
    b- Sanık hakkında hükmolunan adli para cezasına indirim maddesi uygulanırken gün adli para cezası üzerinden değil doğrudan adli para cezası üzerinden indirim yapmak suretiyle 80 TL yerine 83 TL olarak fazla adli para cezasına hükmedilmesi,
    c- Hapis cezasına ek adli para cezası tespit edilirken uygulama maddesinde TCK’nın 52. maddesi yanında hatalı olarak TCK"nın 50/1-a maddesinin de gösterilmesi,
    d- TCK’nın 53. maddesinin 3.fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan" yoksunluğun sanığın sadece kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28/09/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.






















    Hemen Ara