Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/8050 Esas 2022/8520 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/8050
Karar No: 2022/8520
Karar Tarihi: 30.06.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/8050 Esas 2022/8520 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/8050 E.  ,  2022/8520 K.

    "İçtihat Metni"



    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi

    DAVA TÜRÜ : YETKİ TESPİTİNE İTİRAZ

    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 1. İş Mahkemesi

    Taraflar arasındaki olumlu yetki tespitinin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

    Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın usulden reddine karar verilmiştir.

    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı Sendikanın müvekkiline ait işyerinde 25.04.2018 tarihli toplu sözleşme yapma talebinin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca 30.04.2018 tarih ve 33799 sayılı kararıyla uygun görüldüğünü, başvuru esaslarına göre işçi sendikasının yetki tespiti talebi ile Bakanlığa müracaat ederken kendisinde bulunan üyelik fişlerini yetki için başvurduğu tarihten itibaren üç iş günü içerisinde işverene vermek zorunda olduğunu ancak belirtilen liste veya herhangi bir belge gönderilmediği gibi herhangi bir bilgi de verilmediğini, yetki tespit yazısında bahsi geçen yetkilendirmenin kanunun aradığı şartları taşımadığını, müvekkili firmada çalışmakta olan işçilerin yarıdan fazlasının sendikalı olmadığının sabit olduğunu belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle 30.04.2018 tarihli ve 33799 Esas sayılı yetki tespitinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

    II. CEVAP
    1. Davalı Sendika vekili cevap dilekçesinde özetle; işbu dava bakımından esasa geçilerek inceleme yapılmasının ön şartı / dava şartı bulunmadığı gibi tipik ve açık hakkın kötüye kullanımı örneği olması nedeniyle de davanın dinlenebilmesinin mümkün olmadığını, itiraz dilekçesinin görevli makama kaydettirilmesinin şart olduğunu, somut uyuşmazlıkta davacının itiraz dilekçesini süresinde görevli makama kaydettirip kaydettirmediğinin dosya içeriğinden anlaşılamadığını, bunun öncelikle araştırılarak sonucuna göre değerlendirme yapılması gerektiğini, davacının itirazına dayanak yaptığı hususların ve taleplerinin hukuki gerçeklikten uzak olduğu gibi açık bir kötü niyetlilik örneği olduğunu, duruşma yapmaksızın ve esasa girilmeksizin davanın reddi gerektiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini talep etmiştir.

    2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli makamın Kanun gereği Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü olduğunu, görevli mahkemenin ... İş Mahkemeleri olduğunu, davacı tarafından dava açılmış ise de itiraz dilekçesinin görevli makam olan ... Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğüne verilmediğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini talep etmiştir.

    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle;
    “...yetkili sendika tespitinde verilen üye sayıları açısından, ÇSGB tarafından belirlenen rakamların yerinde olduğunun tespit edildiği...” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ile ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

    B. İstinaf Sebepleri
    1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı Sendika tarafından müvekkili Şirkete liste veya herhangi bir belge gönderilmediği gibi herhangi bir bilgi de verilmediğini, yetkiye esas olarak çoğunluğun tespitinde işçi sıfatını taşıyan ve işyerine kadrosuna dahil bulunan işçilerin göz önünde bulundurulması gerektiğini, müvekkili firmada çalışmakta olan işçilerin yarıdan fazlasının sendikalı olmadığının sabit olduğunu...adlı işçinin 02.12.2020 tarihinde sendikaya üye olup işbu dava sürecinden sonra üyeliği gerçekleştiğinden işbu dava açısından üyeliğinin yok hükmünde olduğunu, S. Kamalak, ... ve... adlı işçilerin üyeliklerinin yetki başvuru sonrası mı yoksa başvuru öncesi mi yapıldığının şaibeli olduğunu, eksik araştırılma ile davanın reddi yönüyle hüküm tesis edilmesinin hukuka uygun olmadığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

    2. ... vekili dava dilekçesinin görevli makama kaydettirilmeden doğrudan Mahkemeye verilmesinin mevzuata aykırı olduğunu, davanın esastan reddi gerekçelerine katılmakla beraber davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle;
    “...Dosya içeriğinde, ... Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünün 22.05.2018 tarihli yazısında, davacı şirketin davalı sendikaya verilen yetki tespit yazısına 6356 sayılı Kanunun 42. maddesi uyarınca yasal süresi içinde İl Müdürlüklerine yapılan herhangi bir itirazının olmadığının kayıtlarının tekikinden anlaşıldığının belirtildiği, yine ... Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünün 05.06.2018 tarihli yazısında, işverenlik tarafından itirazda bulunulduğu işverenliğin sehven ... SGK İl Müdürlüğüne teslim etmiş olduğu 7.5.2018 tarihli dilekçe ve eklerinden anlaşıldığının belirtildiği, ... Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünün 28.06.2018 tarihli yazısında, “30.4.2018 tarihli yetki tespitine davacı şirket tarafından 07.05.2018 tarihli dilekçe ile itirazda bulunulduğu, ancak söz konusu itiraz dilekçesinin SGK K. Maraş İl Müdürlüğüne teslim edildiğinin, ilgili dilekçesinin 01.06.2018 tarihinden İl Müdürlüğüne ulaştırıldığını" belirttiği ve ... Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün 19.08.2021 tarihli yazısında se mahkemeye, davacı işverenin işlem gören dosyasında yetki tespit kararı ile ilgili herhangi belge bulunmadığının bildirildiği görülmektedir. 6356 sayılı Kanunun 43. maddesindeki düzenleme ile Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin uygulaması dikkate alındığında, davacı tarafın yetki tespiti yazısının tebliğ edildiği tarihten itibaren 6 iş günü içerisinde mahkemeye yapılabileceği ve bu itiraz dilekçesinin de görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verileceği açık olup, davacı tarafça itiraz dilekçesinin görevli makama kayıt ettirilmediği anlaşıldığından, davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle işin esasına girilerek davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuştur....” gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın usulden reddine karar verilmiştir.

    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

    B. Temyiz Sebepleri
    Davacı vekili istinaf dilekçesinde belirttiği sebeplere ilaveten yetki tespitine itiraz dilekçesini altı iş günlük süre içinde kaydettirdiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun (6356 sayılı Kanun) 41 inci ve devamı maddeleri kapsamında olumlu yetki tespitinin iptali istemine ilişkindir.

    2. İlgili Hukuk
    1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrası.

    2. 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın (Anayasa) “Toplu iş sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı” kenar başlıklı 53 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
    “İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu iş sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler.”

    3. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki” kenar başlıklı 41 inci maddesinin birinci fıkrası da şöyledir:
    “Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu iş sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkilidir.”

    4. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki Tespiti İçin Başvuru” kenar başlıklı 42 nci maddesi ise şöyledir:
    “(1) Toplu iş sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
    (2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene altı iş günü içinde bildirir.
    (3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan tarafa bildirilir.
    (4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
    (5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.”

    5. 6356 sayılı Kanun'un “Yetki İtirazı” kenar başlıklı 43 üncü maddesi de şöyledir:
    “(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını, nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı iş günü içinde mahkemeye yapabilir.
    (2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası, yetki itirazında bulunamaz.
    (3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin itirazları mahkeme altı iş günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
    (4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı bildirilen işçi sendikası, altı iş günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir. Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme davayı iki ay içinde sonuçlandırır.
    (5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.”

    6. 11.10.2013 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Toplu İş Sözleşmesi Yetki Tespiti ile Grev Oylaması Hakkında Yönetmelik’in “Yetki tespitine itiraz” kenar başlıklı 10 uncu maddesinin ikinci fıkrası da şöyledir:
    “Yetki tespitine itiraz, nedenleri belirtilmek suretiyle yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı iş günü içinde mahkemeye yapılır. İtiraz dilekçesinin mahkemeye verilmeden önce görevli makama kayıt ettirilmesi gerekir.”

    3. Değerlendirme
    1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.


    2. Somut uyuşmazlıkta, ... tarafından 25.04.2018 başvuru tarihi itibariyle davacıya ait (1020236) ve (1027163) sicil numaralı işyerlerinde toplam 110 işçi çalıştığı ve davalı Sendikanın 46 üyesi bulunduğu gerekçesiyle toplu iş sözleşmesi yapabilmek davalı Sendikanın gerekli çoğunluğu sağladığına dair 30.04.2018 tarih ve 33799 sayılı olumlu yetki tespit kararı verilmiştir.

    3. Davacı tarafından kanuni süre içerisinde dava açılmış ise de altı iş günlük süre içerisinde itiraz dilekçesinin Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğüne kaydettirilmediği görülmektedir. Yukarıda belirtilen düzenlemelerde açık olarak ifade edildiği gibi olumlu ve olumsuz yetki tespitinin iptali davası bakımından, altı iş günlük kesin süre içerisinde itiraz dilekçesinin görevli makama kaydettirilmesi gerekmektedir. Bu husus yetki tespitinin iptali açısından dava şartı olup aksi halde dava esasa girilmeksizin reddedilecektir (Fevzi Şahlanan, Toplu İş Hukuku, ..., 2020, s.386; Nuri Çelik/Nurşen Caniklioğlu/Talat Canbolat/Ercüment Özkaraca, İş Hukuku Dersleri, ..., 2021, s.1050; Ünal Narmanlıoğlu, İş Hukuku Toplu İş İlişkileri, ..., 2016, s.407).

    4. Belirtmek gerekir ki itiraz dilekçesinin Sosyal Güvenlik Kurumu ... İl Müdürlüğüne kaydettirilmiş olmasının, açıklanan dava şartının yerine getirilmesi sonucunu doğurmayacağı açıktır.

    5. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    VI. KARAR
    Açıklanan sebeplerle;
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

    Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

    30.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara