Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/10712 Esas 2022/11368 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/10712
Karar No: 2022/11368
Karar Tarihi: 06.10.2022

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/10712 Esas 2022/11368 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2022/10712 E.  ,  2022/11368 K.

    "İçtihat Metni"

    BÖLGE ADLİYE
    MAHKEMESİ : ... 8. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : ... 6. ... Mahkemesi

    Taraflar arasındaki yönetim kurulu üyeliğinin sona erdirilmesi, yönetim kurulu kararlarının iptali ve genel kurul kararlarının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
    I. DAVA
    Davacı vekili dava dilekçesinde; 672 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Kamu Personeline İlişkin Alınan Tedbirlere Dair Kanun Hükmünde Kararname (672 sayılı KHK) uyarınca kamu görevinden çıkarılan davalının ... ... Şubesinin Yönetim Kurulu asil üyesi olduğunun tespit edildiğini, Olağan Genel Kurulda şube başkanı olarak görev alan davalı ...'in yönetim kurulu üyeliğinin sona erdirilmesi, ilgili kişinin mevcudiyetiyle alınmış genel kurul ve yönetim kurulu kararlarının iptali konusunda ... bu davanın açıldığını belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle kamu görevinden çıkarılan davalının yönetim kurulu üyeliğinin sona erdirilmesi, davalı kişinin mevcudiyetiyle alınmış genel kurul ve yönetim kurulu kararlarının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
    II. CEVAP
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin 01.03.2016 günlü Resmî Gazete'de yayımlanan 672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarıldığını, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun (4688 sayılı Kanun) “Sendika üyelerinin ve yöneticilerinin güvencesi” başlıklı 18 inci maddesinin son fıkrasında “Görevden uzaklaştırma, resen emeklilik, göreve son verilmesi, tayin veya sair hallerde görevlinin mahkemeye başvurması halinde, mahkeme kararı kesinleşinceye kadar sendikadaki görevi devam eder.” hükmüne yer verildiğini, müvekkilinin kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açtığını, davanın Danıştay Beşinci Dairesinde 2016/39403 Esas numarası ile görüldüğünü, 4688 sayılı Kanun’un anılan hükmü uyarınca göreve son verilmesi ve benzeri hâllerde kamu görevlisinin mahkemeye başvurması durumunda mahkeme kararı kesinleşinceye kadar sendikadaki görevine devam edeceğini, müvekkilinin kamu görevinden çıkarma kararının iptali istemiyle mahkemeye başvurduğunu ve sendikadaki görevini sürdürmek istediğinden sendika görevinin devam ettiğini belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle davanın reddini talep etmiştir.
    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
    “...
    Somut uyuşmazlıkta, ...'in 672 sayılı KHK gereğince kamu görevinden çıkarıldığı ve bu kamu görevine bağlı şekilde 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu kapsamında davalı sendika yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığı sendikanın bazı yönetim kurulu ve genel kurul toplantılarına katıldığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Anılan KHK'nın 1. maddesinin 2. fıkrasında ise “Birinci fıkra gereğince kamu görevinden çıkarılan kişilerin, mahkumiyet kararı aranmaksızın, rütbe ve/veya memuriyetleri alınır ve bu kişiler görev yaptıkları teşkilata yeniden kabul edilmezler, bir daha kamu hizmetinde istihdam edilemezler, doğrudan veya dolaylı olarak görevlendirilemezler; bunların uhdelerinde bulunan her türlü mütevelli heyet, kurul, komisyon, yönetim kurulu, denetim kurulu, tasfiye kurulu üyeliği ve sair görevleri de sona ermiş sayılır..." düzenlemesi yer almaktadır. Her ne kadar davacının ilgili düzenleme ereği yönetim kurulu üyeliğinin iptali gerekmekte ise de, Sendika tarafından Mahkememize gönderilen yazı incelendiğinde, 01/03/2020 tarihinde sendikanın seçimleri yinelediği ve davacının yapılan yeni seçimde yönetim kurulu üyeliğine seçilmediği, bu haliyle davacının yönetim kurulu üyeliğinin sona erdirilmesine dair davanın karar tarihi itibariyle konusuz kaldığı ve bu nedenlerle bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmiştir. Dava tarihi itibariyle haklılık durumuna göre vekalet ücreti ve yargılama gideri takdir edilmiştir. ...'in mevcudiyeti ile alınan sendika Genel Kurul Kararı bulunmadığına ilişkin Eğitim ve ... ... Sendikasının yazı cevabı bulunmaktadır. Yönetim kurulu kararları açısından ise, getirtilen yönetim kurulu tutanakları incelendiğinde, ... Bölge Adliye Mahkemesi 9. H.D. 2019/1277 E. 2019/1541 K. sayılı ilamında da belirtildiği üzere, alınan kararlarda kullanmış oldukları oyların, yönetim kurulu kararlarının sıhhatini etkilemeyeceği, ilgili kurul görüşmelerine katılmalarının alınan kararlarda sonuca etki etmediği, ... ... ve ... Sarı'nın kullanmış oldukları tek bir oy ile yönetimden geçen kararın bulunmadığı anlaşıldığından, bu yöndeki talebin reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....” gerekçesiyle “...1-)01/03/2020 tarihinde seçilmiş olan ... ... Şubesi Yürütme Kuruluna ... ... seçilmediği anlaşılmakla, ... Yönetim Kurulu üyeliğinin iptali hakkında açılan davanın konusuz kalması nedeniyle bu talep hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 2-)... ... Şubesi Yönetim Kurulu kararlarının ve Genel Kurul kararlarının iptaline dair TALEBİN REDDİNE...” karar verilmiştir.
    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    B. İstinaf Sebepleri
    Davacı vekili istinaf dilekçesinde 679 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (679 sayılı KHK) 1 inci maddesinin ikinci fıkrası gereği 679 sayılı KHK ile ihraç edilen kamu görevlilerinin varsa yönetim ve genel kurulu üyeliklerinin sona ereceğinin belirtildiğini, 679 sayılı KHK ile kamu görevinden ihraç edilen ...'in mevcudiyeti ile alınan sendika yönetim ve genel kurul kararlarının iptalinin gerektiğini, sendika yönetim kurulunda ve genel kurulda alınan kararların içeriğine ve sonucu etkileyip etkilemediğine bakılmaksızın ...'in katıldığı toplantıların ve kararların tümünün iptal edilmesi gerektiğini, KHK hükmü ile sendika tüzüğünün açık olduğunu, ayrıca davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek ve dilekçesinde yazılı diğer sebeplerle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;
    “...
    Dosyada mevcut Eğitim Sen Sendikası ... şubesinin 25/02/2020 tarihli yazısında davalı ...'in mevcudiyeti ile alınmış genel kurul kararının bulunmadığının, 26/06/2020 tarihli yazısında Şube sendikal organları içerisinde Yönetim Kurulunun bulunmadığının Sendika Tüzüğünün 42.maddesinde "şube yürütme kurulları kendi genel kurulları tarafından sendika üyeleri arasından seçilen yedi asıl üyeden oluşur" şeklinde düzenleme bulunduğunun ve 1 Mart 2020 tarihinde yapılan 7.Olağan Genel Kurulunda seçilen ve ... Genel Merkezinin 16/03/2020 tarihinde yetkilendirdiği Şube Yürütme Kurulundaki kişilerin bildirildiği söz konusu kişiler arasında davalı ...'in bulunmadığı görülmüştür. Dosyaya ibraz edilen ... tüzüğünün 56. maddesi gereğince Sendika merkez şube ve şubelere bağlı birimler ve atanmış kurullar salt çoğunlukla toplanır ve toplantıya katılanların salt çoğunluğu ile karar verilir. Gelen müzekkere cevapları ve tüzüğün ilgili Maddesi dikkate alındığında Mahkemece verilen kararın yerinde olduğu değerlendirilmiştir...” karar verilmiştir.
    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
    B. Temyiz Sebepleri
    Davacı vekili dava ve istinaf dilekçelerinde belirttiği sebeplerle kararın bozulmasını talep etmiştir.
    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, davalı Sendika ... Şubesinin 26.02.2017 tarihli Olağan Genel Kurulunda yürütme kurulu asil üyeliğine (şube başkanı) seçilen davalı ...’in, 01.09.2016 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan 672 sayılı KHK ile kamu görevinden ihraç edilmesi nedeniyle, anılan kişinin yürütme kurulu üyeliğinin sona erdirilmesi ile davalının mevcudiyetiyle alınmış genel kurul ve yönetim kurulu kararlarının iptali istemine ilişkindir.
    2. İlgili Hukuk
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4688 sayılı Kanun’un 16 ncı maddesi, 672 sayılı KHK’nın 2 nci maddesi.
    3. Değerlendirme
    1. Bölge adliye mahkemelerinin nihâi kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
    VI. KARAR
    Açıklanan sebeplerle;
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
    Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
    Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
    06.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara