Esas No: 2022/11717
Karar No: 2022/12181
Karar Tarihi: 12.10.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/11717 Esas 2022/12181 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/11717 E. , 2022/12181 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :... Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı ... bünyesinde faaliyet gösteren ... Termik Santrali Müdürlüğünde işletmenin özelleştirildiği 2015 yılı Haziran ayına kadar çalıştığını, sendikaya üye olduğunu ve toplu ... sözleşmesinden yararlanması gerektiğini, çalıştığı süre boyunca davalının emir ve talimatlarına bağlı olarak kadrolu işçi ile aynı işi yaptıklarını, işyerinde taşeronlar kullanılmak suretiyle muvazaalı ve kanuna karşı hileli bir şekilde davacının da aralarında bulunduğu işçilerin davalıya bağlı işçilere nazaran haklarının kısıtlandığını, bu doğrultuda ... l. Asliye Hukuk (...) Mahkemesine açılan davanın kabul edildiğini ve kararın Yargıtay tarafından onanarak kesinleştiğini, sonraki süreçte davacının aynı işyerinde aynı statüyle çalışmaya devam ettiğini ... sürerek bakiye kıdem tazminatı, taban ücret yevmiye, ... güçlüğü tazminatı, bakım tazminatı, vardiya tazminatı, gıda yardımı, sosyal yardım, giyim yardımı, elektrik yardımı ve ikramiye alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımı def'i ve husumet itirazında bulunarak davacının muhatabının müteahhit firma olduğunu, davacıya tüm ödemelerin mevzuat çerçevesinde yapıldığını ve herhangi bir alacağı bulunmadığını, davacının taleplerinin hakkın kötüye kullanımına ve haksız kazanç teminine yönelik olduğunu, muvazaa iddiasına dayanak teşkil edecek hiçbir durumun mevcut olmadığını, emsal mahiyetteki Yargıtay kararlarında muvazaa iddiasının gerçek olmadığının kanıtlandığını, davacının toplu ... sözleşmesi hükümlerinden faydalanamayacağının açık olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 02.10.2019 tarihli ve 2019/657 Esas, 2019/600 Karar sayılı kararıyla toplanan deliller ve aldırılan bilirkişi raporuna dayanılarak davalı ile dava dışı şirketler arasında muvazaalı ilişki bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin 05.10.2020 tarihli ve 2019/4831 Esas, 2020/1681 Karar sayılı kararıyla İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 23.02.2021 tarihli ve 2020/8247 Esas, 2021/4679 Karar sayılı ilâmı ile;
"...Taraflar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kanuna uygun kurulup kurulmadığı ve muvazaaya dayanıp dayanmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı işçi davalı ile dava dışı şirketler arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu iddiasında bulunmuş, tazminat ve işçilik alacaklarına esas alınacak ücretinin davalının emsal işçilerinin ücretlerine göre belirlenmesini ve Toplu ... Sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarını talep etmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, Mahkemece ve Bölge Adliye Mahkemesince davacının ... 1. Asliye Hukuk (...) Mahkemesinde açtığı davada muvazaa tespiti yapıldığı ve kesinleştiği gerekçesiyle muvazaa olduğu kabul edilmiş ise de, işbu davaya konu işçilik alacakları daha sonraki döneme ait olup belli bir dönem için muvazaa tespit edilmiş olması tüm çalışma süresi için muvazaa varlığına delil olarak değerlendirilemeyecektir.
Asıl işveren-alt işveren ilişkisi geçerli olarak kurulmuşsa muvazaa denetimi söz konusu olabilir.
...4628 sayılı Kanun gerekli hallerde üretim, iletim ve dağıtım tesislerinin işletilmesi ve bakım onarım işlerinin hizmet alımı yoluyla verilebileceğini düzenlemiş, 6446 sayılı Kanun ise bu hükmü yürürlükten kaldırmış Kurul tarafından belirlenecek işlerin hizmet alımı yoluyla verilebileceği öngörülmüştür. Bu nedenle öncelikle dava konusu dönem içindeki tüm ihale sözleşmeleri ve şartnameler getirtilerek, ihale ile verilen işin yardımcı ... olup olmadığı, asıl işin verilmesi halinde; ihale sözleşmelerinin tarihlerine göre 4628 sayılı Kanun döneminde ise "verilmesi gerekli" ve "üretim, iletim ve dağıtım tesislerinin işletilmesi ve bakım onarım işleri" ya da 6446 sayılı Kanun döneminde ise "Kurul tarafından belirlenen" işlerden olup olmadığının tespit edilmesi gerekir. Alt işverenlik sözleşmeleri bu kanunlara yani kanuni yetkiye uygun olarak yapılmış ise, ... Kanunu'nda öngörülen “işletmenin ve işin gereği ile teknolojik uzmanlık gerektiren ...” ve Alt İşverenlik Yönetmeliğinde yer alan "mal veya hizmet üretiminin zorunlu unsurlarından olan, işin niteliği gereği işletmenin kendi uzmanlığı dışında ayrı bir uzmanlık gerektiren ..." şartı sınırlandırması burada aranamayacağından bu sözleşmeler geçerli olacaktır.
Geçerli olarak yapılmış hizmet alım sözleşmelerinin varlığı halinde; gerekirse işyerinde keşif icra olunarak teknik bilirkişi marifetiyle ve gerekirse tanıklar tekrar dinlenerek, fiilen alt işverene verilen işin ne olduğu araştırılmalı, davacı işçinin ihale ile verilen ... kapsamında çalıştırılıp çalıştırılmadığı belirlenmelidir. İşçinin alt işverene bırakılan işler dışında çalıştırılması yapılan sözleşmeleri muvazaalı hale getirmeyip, bu durum tespit edildiğinde sadece o işçi için asıl işveren alt işveren ilişkisinin unsurlarının oluşmadığı sonucuna varılmalıdır. Bu durumda diğer işçiler açısından geçersizlik veya muvazaanın varlığından söz edilemez.
Yapılacak araştırmada; ... 1. Asliye (...) Hukuk Mahkemesi'nce 2013/1337 esas sayılı dosyada muvazaa tespiti yapılan ve Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesi'nin 2013/34020 Esas ve 2013/28294 Karar sayılı ilamı ile yapılan muvazaa tespitinin onanarak kesinleştiği (ve ayrıca, Mahkemenin 2013/1334 Esas sayılı dosyasının Kapatılan 22. Hukuk Dairesi’nin 2014/106 Esas ve 2014/1263 Karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği) ihale dönemi hariç tutulmak suretiyle, bu dönemden sonra yapılan hizmet alım sözleşmeleri bakımından; verilen işin yardımcı ... niteliğinde olduğu ya da 4628 sayılı Kanun ile 6446 sayılı Kanun'un hukuki çevresinde işlem tesis edildiği, yapılan sözleşmelerle alt işverene fiilen verilen işin aynı olduğu, davacı işçinin de bu ihale ile verilen ... kapsamında çalıştırıldığı belirlendiğinde, davalı ile dava dışı şirketler arasındaki ilişkinin asıl işveren-alt işveren ilişkisi olduğu sonucuna varılarak tazminat ve işçilik alacakları bu tespite göre ve Toplu ... Sözleşmesi hükümleri dikkate alınmaksızın hesaplanarak hüküm altına alınmalıdır.
4628 sayılı Kanun ile 6446 sayılı Kanun'un hukuki çevresinde işlem tesis edilmediğinin, yapılan sözleşmelerle alt işverene fiilen verilen işin aynı olmadığı ya da davacının ihale ile verilen ... dışında çalıştırıldığının tespit edilmesi halinde ise davacı işçinin sendika üyesi olduğu dikkate alınarak Toplu ... Sözleşmesi hükümlerine göre şimdiki gibi davaya konu tazminat ve işçilik alacaklarıyla ilgili hüküm kurulmalıdır.
Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir." gerekçesiyle karar bozularak dosya kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Dairemizin bozma kararına uyularak yapılan araştırma sonucuna göre davalının alt işverenlere ihale ile verdiği işlerin asıl işin bir bölümü olduğu, ancak alt işverenlere verilen bu asıl işin işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren ... niteliğinde olmadığı, alt işverenlerin yeterli ekipmana ve ... makinelerine sahip olmadığı, makinelerin davalıya ait olduğu, tüm sözleşme ve teknik şartnamaler birlikte incelendiğinde işletmenin yüklenici firma üzerindeki etkisinin açık olduğu, her ihale döneminde yapılan sözleşmelerin önceki sözleşmelerle farklılık arz etmediği, işin tanımı ve çalışma şeklinin her ihale döneminde aynı olduğu, işçilerin ihale sözleşmesi kapsamında olmayan yerlerde de çalıştırıldıkları, davalı ile alt işverenler arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu ve davacının en başından itibaren davalının işçisi olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde, husumet itirazında bulunduklarını, dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, özelleştirme sonrasında asıl işin yapıldığı işyerinin kalmadığını, özelleştirme ile tüm hak ve borçların Çelikler A.Ş.' ye devredildiğini, muvazaayı kabul etmediklerini, faiz oranlarının ve başlangıç tarihlerinin hatalı olduğunu ... sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık; asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kanuna uygun kurulup kurulmadığı ve muvazaaya dayanıp dayanmadığı, buna göre davacının dava konusu alacaklara hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4857 sayılı ... Kanunu'nun (4857 sayılı Kanun) ilgili hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre ve özellikle aynı hizmet alım sözleşmeleri ile çalışan işçilerin açmış oldukları davalarda asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaaya dayandığının kesinleşmiş Mahkeme kararlarıyla ... olduğu (Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 14.01.2020 tarihli ve 2019/8066 Esas, 2019/267 Karar; 14.01.2020 tarihli ve 2019/8069 Esas, 2020/270 Karar; 14.01.2020 tarihli ve 2019/8095 Esas, 2020/296 Karar sayılı ilâmları), dava konusu alacakların da muvazaa tespiti yapılan ve kesinleşen döneme ilişkin olduğunun anlaşılmasına göre temyiz dilekçesinde ... sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.