Esas No: 2021/6272
Karar No: 2022/4226
Karar Tarihi: 19.09.2022
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/6272 Esas 2022/4226 Karar Sayılı İlamı
6. Hukuk Dairesi 2021/6272 E. , 2022/4226 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
İLK DRC. MHK. : İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki müdahiller Akbank Türk A.Ş. ve Şekerbank T.A.Ş. vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacı şirketin motorlu kara taşıtlarının alım, satımı ve bakımı alanında faaliyet gösterdiğini, ancak zaman içinde ekonomik durumlarının bozulduğunu ileri sürerek İİK’nın 286.maddesi kapsamında davanın kabulü ile 3 aylık geçici mühlet kararı ve sonrasında kesin mühlet kararı verilmesini ve konkordato projesinin tasdikini talep ve dava etmiştir.
İlk derece mahkemesince, davacı şirketin korkordato projesinin kaynaklarıyla uyumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile konkordatonun tasdikine karar verilmiştir. Bu karara karşı bir kısım alacaklılar vekillerinin yaptığı istinaf başvurusunu inceleyen İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunda bulunan alacaklıların başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Talep, borçlu şirket hakkında, İİK’nın 285. vd. maddeleri uyarınca geçici ve kesin mühlet kararları verilmesi ile konkordato projesinin tasdiki istemine ilişkindir.
Konkordatoda amaç, elinde olmayan nedenlerle işleri iyi gitmeyen, mali durumu bozulmuş olan ve borçlarını ödeyip faaliyetlerini devam ettirmek isteyen dürüst borçluyu koruyarak mali durumunun iyileşmesini sağlamak ve alacaklıların, borçlunun muhtemel bir iflasına nazaran, daha fazla ölçüde alacaklarına kavuşma olanağı yaratmaktır. Konkordato ile alacaklılar, alacaklarının bir kısmından vazgeçerler ve/veya borçluya, ödeme konusunda belirli bir vade tanırlar. Bu durumdaki bir borçlunun iflas etmesi, faaliyetlerinin tümüyle sona ermesine ve alacaklıların alacaklarını büyük oranda tahsil edememelerine neden olur. İçinde bulunduğu mali koşullara göre borçluya borçlarını belirli bir oran veya vadeyle ödeme imkanı verilmesi hem borçlu bakımından ve hem de alacaklılar bakımından olumlu sonuçlar doğurur. Alacaklılar arasında eşitlik esasına dayalı bir ödeme sağlanır ve borçlu iktisadi faaliyetlerine devam eder. Böylece borçlu, piyasadaki varlığını sürdürürken, piyasadaki istikrar ve istihdam imkanları da korunmuş olur.
Konkordato iflas ertelemenin aksine şirket kurtarma yolu değildir. Alacaklıların alacağına kavuşmasını amaçlayan bu kurum özünde borçlu şirketin faaliyetlerine devamını sağlamayı ve bu sayede borçların ödenmesini amaçlamaktadır. Konkordatonun tasdik şartlarından biri alacaklının eline olası bir iflasta geçecek bedelden daha fazlasının geçmesidir. Bu aslında konkordatonun amaçladığı sonuçlardan biridir.
Konkordato sürecinde, dava teorisinin aksine yargılama sırasında değişen sermaye artırımı, iş ortaklığı yapılması vs. gibi durumların da nazara alınması, değişen hususların projenin uygulanabilirliğine etkisinin tartışılması gerekmektedir. Somut olaya bakıldığında, hükümden sonra sunulan kayyım raporları uyarınca davacı şirketin, konkordato projesinde öngörülen ödeme planına uymaya muktedir olamadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece şirketin güncel durumu ve borç ödeme kabiliyetini yitirmiş olduğu değerlendirilerek gerekirse bilirkişi incelemesi yaptırılıp iflas kararı verilecekse İİK. 292/son maddesi de nazara alınarak bir karar verilmesi gerekirken somut ve uygulanabilir olmayan konkordato projesinin tasdikine karar verilmesi doğru görülmemiş istinaf mahkemesi kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 15.09.2021 tarih ve 2021/1384 Esas, 2021/1252 Karar sayılı kararın kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının resen BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, HMK 373/1 maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.09.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.