Esas No: 2020/30416
Karar No: 2022/19389
Karar Tarihi: 11.10.2022
Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/30416 Esas 2022/19389 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2020/30416 E. , 2022/19389 K.Özet:
Kararın Özeti:
Ceza Dairesi, yerel mahkemece verilen hüküm üzerine yapılan temyiz başvurusunu inceledi. Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi ve yapılan incelemede, yargılama sürecinde kanuni prosedürlere uyulmadığı tespit edildi. Tebligat Kanunu'nun 10. maddesi uyarınca tebligatın öncelikle muhatabın beyan ettiği en son adrese MERNİS şerhi olmadan yapılması gerektiği, uzlaşma teklifinin mağdurun son beyan ettiği adrese yapılmamasının ise yasaya uygun olmadığı belirtildi. Bu nedenle sanığın temyiz nedenleri kabul edilerek hükmün bozulmasına karar verildi.
Kanun Maddeleri:
- Tebligat Kanunu'nun 10. maddesi: Tebligatın öncelikle muhatabın beyan ettiği en son adrese MERNİS şerhi olmadan yapılması gerektiği hükmedilmiştir.
- Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi: Uzlaşma teklifinin mağdurun son beyan ettiği adrese gönderilmesi gerektiği belirtilmektedir.
- Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi: MERNİS şerhi bulunan tebligatın bu adrese yapılmasının zorunlu olduğu belirtilmektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
KARAR
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10. maddesi uyarınca tebligatın, öncelikle muhatabın beyan ettiği en son adrese MERNİS şerhi olmadan yapılması, bu adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilerek, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre MERNİS şerhi bulunan tebligatın bu adrese yapılmasında zorunluluk bulunduğu, buna karşın uzlaşma teklifinin mağdurun son beyan ettiği adresinden farklı olan adresine Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi uyarınca tebliğinin usulsüz olduğu, bu nedenle uzlaşma teklifinin mağdura yasaya uygun şekilde ve yöntemince yapılmadığı gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.