Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/2346 Esas 2015/3331 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2346
Karar No: 2015/3331
Karar Tarihi: 07.07.2015

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/2346 Esas 2015/3331 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, acentesi olarak sigorta sözleşmesi yapma ve prim tahsil etme yetkisi bulunduğu sırada tahsil ettiği 12.056,44 TL'yi intikal ettirmediği için hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, kararda bazı eksiklikler olduğu tespit edilmiştir. Katılana ödenen kısmi borcun varlığına dair bilginin doğrulanması gerektiği, sanığın zincirleme suç işlediği için TCK'nın 43. maddesi uyarınca cezasının artırılması gerektiği ve sanık hakkında belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılması kararının verilmemesi nedenleriyle hüküm BOZULMUŞTUR. Sanıkın kazanılmış haklarının saklı tutulması kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 168/4. Maddesi: Etkin pişmanlık hükümleri
- TCK'nın 43. Maddesi: Zincirleme suç hükümleri
- TCK'nın 53/1. Maddesi: Belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma hükümleri
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. Maddesi: Mahkeme kararlarının uygulanması hakkındaki kanun
- 1412 sayılı CMUK'un 321. Maddesi: Hükümlerin bozulması
- 326. Maddesi: Sonuç ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulması hakkındaki madde
23. Ceza Dairesi         2015/2346 E.  ,  2015/3331 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Katılanın acentesi olarak sigorta sözleşmesi yapma ve prim tahsil etme yetkisi bulunan sanığın tahsil ettiği ve katılana intikal ettirmesi gereken 12.056,44 TL"yi intikal ettirmediği anlaşıldığından hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Katılan vekilinin 04/03/2010 tarihinde Cumhuriyet Başsavcılığındaki beyanında sanığın arada kısmi bir ödeme yaptığını ancak borcun kapanmadığını beyan etmesi karşısında, sanık hakkında TCK"nın 168/4. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması bakımından katılandan kısmi ödemeye rızası olup olmadığının sorulmaması,
    2-Sanığın aynı suç işleme kararın icrası kapsamında değişik zamanlarda tahsil ettiği primleri katılana intikal ettirmeyerek zincirleme biçimde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlemesi karşısında TCK"nın 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    3-Sanık hakkında TCK"nın 53/1. maddesi uyarınca belirli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına karar verilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMUK"nın 326/son maddesi gereğince sonuç ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 07/07/2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Hemen Ara