Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/18140 Esas 2022/19912 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/18140
Karar No: 2022/19912
Karar Tarihi: 17.10.2022

Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/18140 Esas 2022/19912 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2020/18140 E.  ,  2022/19912 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hakaret

    KARAR
    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1) Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "09/10/2011" yerine "2011" olarak gösterilmesi,
    2) Sanık ...'ın, katılan ...'na yönelik söylediği iddia ve kabul edilen sözlerin söyleniş bütünlüğü ve olayın özellikleri değerlendirildiğinde eylemin TCK'nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturup oluşturmayacağı tartışılmadan hakaret suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
    3) Sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasına neden olan kasıtlı suça ilişkin ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 15/01/2015 tarih, 2014/171 esas ve 2015/20 karar sayılı ilamın incelenmesinde; ... Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesinin 31/07/2014 tarihli raporuna göre sanığa organik duygu durum bozukluğu teşhisi konulduğu ve TCK'nın 32/2. maddesi uygulanarak cezasında indirime gidildiğinin anlaşılması karşısında; sanığın suç tarihi itibariyle TCK’nın 32. maddesi uyarınca “akıl hastalığı nedeniyle işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalmış veya önemli derecede azalmış olup olmadığı” konusunda yöntemince rapor alınarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    4) Eylemin TCK'nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçunu oluşturduğunun anlaşılması halinde;
    02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK'nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçu uzlaştırma kapsama alınmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilip, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda yeniden değerlendirilip değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    5) Kabule göre de;
    17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesiyle değişik CMK'nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK'ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14/01/2021 tarihli ve 2020/81 esas, 2021/4 sayılı kararıyla "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa'nın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK'nın 251/1. maddesi kapsamına giren suç yönünden; Anayasa'nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 7 ve CMK'nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
    Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken (2) nolu bozma yönünden 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca sanık hakkında cezayı aleyhe değiştirme yasağının dikkate alınmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara