Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2022/13989 Esas 2022/23076 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, bir kişinin tehdit suçundan yargılandığı bir davada, müştekinin katılma isteminin reddedilmesi hatalı bulunarak, müştekinin kamudaki davaya katılması gerektiği sonucuna varır. Ancak, konuyla ilgili 7188 sayılı kanunun değişikliklerinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle, yeniden değerlendirme yapılması gerektiğine karar verilir. CMK'nın 237/1. maddesi ile ilgili düzenleme de hatırlatılır. Kanun maddeleri ise şunlardır: Anayasa'nın 38. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 7 ve CMK'nın 251 vd. maddeleri.

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit

K A R A R
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, müşteki ...'nun 15/01/2014 tarihli duruşmada sanıktan şikayetçi olduğunu belirtmesi ve CMK'nın 237/1. maddesindeki “ mağdur, suçtan zarar gören gerçek ve tüzel kişiler ile malen sorumlu olanlar, ilk derece mahkemesindeki kovuşturma evresinin her aşamasında hüküm verilinceye kadar şikâyetçi olduklarını bildirerek kamu davasına katılabilirler.” biçimindeki düzenleme karşısında; müşteki vekilinin katılma isteminin kabulü yerine reddine karar verilmiş ise de, temyiz dilekçesi içeriği gözetilerek CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca müşteki ...'nun kamu davasına katılan, vekilinin de katılan vekili olarak kabulüne karar verilerek yapılan incelemede:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesiyle değişik CMK'nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK'ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14/01/2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 sayılı kararıyla "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa'nın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK'nın 251/1. maddesi kapsamına giren suç yönünden; Anayasa'nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 7 ve CMK'nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ile katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmüş olduğundan, tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21/11/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.