"İçtihat Metni"
Kambiyo yükümlülüğüne aykırı davranma suçundan sanık B…
…… Uluslararası Nakliyat ve Ticaret Limited Şirketi"nin 1567 sayılı Yasanın 3/a ve TCY"nın 119. maddeleri uyarınca 2.280.000 TL. ağır para cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin İstanbul 3. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 24.07.2002 gün ve 540-732 sayılı hüküm sanık şirket müdafii tarafından temyiz edilmekle dosyayı inceleyen Yargıtay 7. Ceza Dairesince 23.10.2003 gün ve 19507-9074 sayı ile;
"22.12.2000 gün ve 24268 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 4616 sayılı "23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanun"un Anayasa Mahkemesince iptal edilen 1. maddesinin 2, 4 ve 9 numaralı bentlerinin yeniden düzenlenmesine ilişkin 23.05.2002 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 4758 sayılı Yasa hükümleri uyarınca;
Sanığa atılı suçun vasıf ve mahiyeti, öngörülen cezanın miktar ve niteliği, suç tarihinin 23 Nisan 1999 tarihinden önce olduğu ve eylemin anılan Kanun"un 1. maddesinin 5. bendindeki kapsam dışı suçlar içinde bulunmadığı gözetilerek, 4. bendi gereğince sanık hakkındaki kamu davasının kesin hükme bağlanmasının ertelenmesi hususunun takdirinin gerekmesi" isabetsizliğinden bozulmuştur.
Yerel Mahkemece bu kez 10.06.2005 gün 1180-508 sayı ile;
"Kambiyo Müdürlüğünün ve buna ekli Gümrük Müsteşarlığı Gar Gümrük Müdürlüğünün yazısı karşısında yurda 05.08.1997 tarihinde girişi yapılan AAAA-0602800-0 numaralı konteynerin süresi içinde yurtdışı edildiği" gerekçesiyle sanık şirket"in beraatine karar vermiştir.
Bu hükmün de katılan idare vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay C.Başsavcılığının "suç tarihi ile inceleme tarihi arasında zamanaşımı süresinin dolduğundan bahisle kamu davasının ortadan kaldırılmasını" isteyen 9.6.2006 havale tarihli tebliğnamesiyle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmesi üzerine Yargıtay Ceza Genel Kurulunda okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanık Şirket"in yurda geçici olarak getirdiği konteyneri süresinde yurtdışı etmeyerek kambiyo yükümlülüğüne aykırı davrandığı ve 1567 sayılı Yasanın 3/a maddesinde öngörülen suçla ilgili olarak önödeme önerisine uymadığı iddiası ile kamu davası açılmış, Yerel Mahkeme 10.06.2005 günlü oturumda sanık Şirket"in beraatine karar vermiş, bu hüküm katılan vekilince eksik soruşturma ile hüküm tesis edildiği gerekçesiyle temyiz edilmiştir. Sanığa yüklenen eylemin yaptırımı, 1567 sayılı Yasanın suç tarihinde yürürlükte bulunan biçimiyle 3/a maddesinde beşmilyon liradan ellimilyon liraya kadar ağır para cezası olarak öngörülmüştür.
Ceza Genel Kurulunun 02.05.1983 gün ve 65/199, 02.05.1994 gün ve 97-126 sayılı kararlarında vurgulanan prensibe göre; hükmün temyiz edilebilir olup olmadığını belirleme bakımından hüküm tarihindeki yasal düzenleme dikkate alınmalıdır. Yerel Mahkeme direnme hükmünden önce 21.07.2004 günlü Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5219 sayılı Yasa ile değişik CYUY"nın 305. maddesine göre, yukarı sınırı onmilyar lirayı geçmeyen para cezasını gerektiren suçlardan dolayı verilen beraat hükümleri kesin nitelikte olup, temyiz olunamaz.
Açıklanan bu ilkeler ışığında başvuru incelendiğinde;
Sanık Şirket"e yüklenen suç bakımından yasada suç tarihi itibarıyla öngörülen para cezası miktarına göre, bu suçtan dolayı verilen beraat kararı kesin nitelikte olduğundan, katılan vekilinin temyiz inceleme isteminin 1412 sayılı CYUY"nın 305 ve 317. maddeleri uyarınca reddi gerekir.
SONUÇ:Açıklanan nedenlerle;
1-Katılan vekilinin temyiz inceleme isteminin 1412 sayılı CYUY"nın 305 ve 317. maddeleri uyarınca REDDİNE,
2-Dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, 19.09.2006 günü tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak oybirliği ile karar verildi.