Esas No: 2015/1271
Karar No: 2015/2708
Karar Tarihi: 18.06.2015
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/1271 Esas 2015/2708 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yokluğunda verilen kararın sanığa 06/06/2011 tarihinde cezaevinde tebliği işleminin, sanığın 02/06/2011-08/06/2011 tarihleri arasında izinli olarak cezaevi dışında bulunması ve tebliğ işleminin izinden döndükten sonra 09/06/2011 tarihinde yapıldığının ... Açık Ceza ve İnfaz Kurumu Müdürlüğünün 25/07/2011 tarihli yazılarıyla anlaşılması karşısında usulsüz, 14/06/2011 tarihli temyiz isteminin süresinde ve usulüne uygun olduğunun anlaşılması karşısında 29/06/2011 tarihli red kararının kaldırılmasına karar verilerek yapılan incelemede:
Sanığın, aldığı bilgisayar ve gereçlerine karşılık daha önce çalınıp kimliği belirsiz kişilerce unsurları tam olarak doldurulmuş sahte çeki katılana vermek suretiyle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçları işlediği iddia ve kabul edilen olayda;
1- Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2- Nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne gelince;
Dolandırıcılık suçunda uygulama maddesinin TCK’nın 158/1-f yerine 158/1-j olarak gösterilmesi ve hüküm bölümünde "dolandırıcılık suçunun bankanın maddi varlığı olan çek kullanmak suretiyle işlediğinin" kabulü yerine "bankaca tahsis edilmemesi gereken kredinin açılmasını sağlamak amacıyla işlendiğinin kabulü" ile iki yıl yerine bir yıl hapis cezasıyla hüküm kurulmaya başlanması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak değerlendirilmiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (j) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde eğer suçtan elde edilen haksız menfaat miktarı belli ise; o takdirde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı Kanun"un 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezası belirlenecektir. Bu açıklama kapsamında sonuç adli para cezasının gün karşılığı belirlenmesi gerekirken, yazılı şekilde doğrudan haksız elde olunan menfaatin iki katı esas alınmak suretiyle karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında “11.200 TL= (5.600X2)” ibaresi çıkarılarak yerine “560 gün adli para cezası” cümlesinin eklenmesi, yine “9.333 TL” ibaresi çıkarılarak yerine “466 gün adli para cezası günlüğü takdiren 20 TL’ den çarpılması suretiyle 9.320 TL” cümlesinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.