Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/963 Esas 2015/2549 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/963
Karar No: 2015/2549
Karar Tarihi: 15.06.2015

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/963 Esas 2015/2549 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/963 E.  ,  2015/2549 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın yokluğunda verilen mahkumiyet hükmünün, sanığın yargılama aşamasındaki sorgusunda bildirdiği adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 35. maddesi gereğince 26/08/2010 tarihinde tebliğ edilmiş sayılmış ise de; 11/01/2011 tarihli ve 6099 sayılı Kanun"un 9 maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 35. maddesi 2. fıkrası düzenlemesine göre; "Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde (AKS) yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır" hükmü gereği, Adres Kayıt Sistemindeki adresinin araştırılmadan anılan maddeye göre yapılan tebliğ usulüne uygun olmadığının anlaşılması karşısında; sanık müdafiinin yaptığı temyiz talebinin öğrenme üzerine ve süresinde olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede;
    Sanığın, ... isimli kişinin ... Bankası Üsküdar Şubesi nezdindeki hesabına ait görünen, 15/04/2007 düzenleme tarihli, keşide yeri İstanbul olan, 12.300 TL bedel içeren ve tüm dosya kapsamına göre sahte oluşturulduğu anlaşılan çeki, bir ticari alışverişe istinaden aldığı mal karşılığında katılan ..."e vererek haksız menfaat temin etmek suretiyle nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda;
    1-Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen hükme yönelik yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
    Oluşa, sanığın savunmalarına, katılanın aşamalardaki beyanlarına ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın, bu şekilde gerçekleştirdiği sabit görülen eyleminin resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    2- Nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükme yönelik yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    a- Önceden doğmuş bir zarar veya doğmuş bir borç için hileli davranışlarda bulunması halinde zarar veya borç, kandırıcı nitelikteki davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun unsurları itibariyle oluşmayacağı ve sanığın aşamalarda verdiği ifadelerinde; yargılama konusu olan 12.300 TL bedelli olan ve sahte oluşturulduğu teknik incelemelerden sonra anlaşılan çeki, arkasını cirolayarak daha önceki bir alışverişten kaynaklanan borcundan dolayı katılan ..."e verdiğini savunduğu, yargılama dosyası içeriğindeki bilgi ve belgelere göre de; sanığın önceden doğan bir borcuna karşılık olarak çeki katılana verdiğinin anlaşılması karşısında; sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden delillerin takdir ve değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    b- Kabule göre de; sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 158/1,f,son maddesi gereğince haksız menfaat miktarının 12.300 TL ve haksız menfaatin iki katının 24.600 TL olması dikkate alınarak temel cezanın bu miktardan az olmayacak şekilde ""1230 gün adli para cezası"" olarak belirlenmesi, aynı Kanun"un 62. Maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılarak 1025 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına ve mahkemenin takdirine göre ve 5237 sayılı TCK"nın 52.madde gereğince; 1 gün karşılığı 20 TL üzerinden hesaplanarak 20.500 TL adli para cezası ile cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, yasal düzenlemeye aykırı bir şekilde doğrudan haksız menfaat miktarının 12.300 TL olarak temel cezanın belirlenmesi ve 62. madde uyarınca 1/6 oranında indirim yapılmak suretiyle sonuç olarak 9.666 TL adli para cezasına hükmedilerek eksik adli para cezası tayin edilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMUK"nın 326/son maddesi gereği sonuç ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 15.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara