Esas No: 2011/1662
Karar No: 2011/3760
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/1662 Esas 2011/3760 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir 6. İş Mahkemesi
TARİHİ : 24/03/2010
NUMARASI : 2009/806-2010/125
İş sözleşmesinin davalı işveren tarafından geçerli neden olmadan feshedildiğini belirten davacı işçi, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı işveren vekili, şirketin iş organizasyonunu yeniden yapılandırma kararı aldığını,işbu işletmesel karar kapsamında davacıya satış temsilciliği görevi önerildiğini, davacının önerilen görevi kabul etmediğini, görev değişikliğinin geçerli bir nedene dayandığından iş sözleşmesinin feshedildiğini belirterek yapılan değişikliğin esaslı bir değişiklik olmadığını bu nedenle davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece iş şartlarındaki değişikliği kabul etmeyen davacının bu değişikliği kabul etmemesi sebebiyle işvereninin yasal fesih hakkını kullandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı temyiz etmiştir.
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18 ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 18.maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
İşletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan sebepler; sürüm ve satış olanaklarının azalması, talep ve sipariş azalması, enerji sıkıntısı, ülkede yaşanan ekonomik kriz, piyasada genel durgunluk, dış pazar kaybı, ham madde sıkıntısı gibi işin sürdürülmesini olanaksız hale getiren işyeri dışından kaynaklanan sebeplerle yeni çalışma yöntemlerinin uygulanması, işyerinin daraltılması, yeni teknolojinin uygulanması, işyerinin bazı bölümlerinin kapatılması ve bazı iş türlerinin kaldırılması gibi işyeri içi sebeplerdir.
İşletmenin, işyerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan sebeplerle sözleşmeyi
feshetmek isteyen işverenin fesihten önce fazla çalışmaları kaldırmak, işçinin rızası ile çalışma süresini kısaltmak ve bunun için mümkün olduğu ölçüde esnek çalışma şekillerini geliştirmek, işi zamana yaymak, işçileri başka işlerde çalıştırmak, işçiyi yeniden eğiterek sorunu aşmak gibi varsa fesihten kaçınma olanaklarını kullanması, kısaca feshe son çare olarak bakması gerekir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 20.maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli nedene dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
Somut olayda davacının işverende İzmir Bölge Müdürlüğü asistanı olarak çalışırken satış temsilciliği teklif edilmesi sonucu iş şartlarının ağırlaşıp ağırlaşmayacağı,davacının asistanlık pozisyonunun iptal edilip edilmediği olguları mahkemece aydınlatılmamıştır. Mahkemece yapılacak iş davacının eylemli olarak çalıştığı yer ile teklif edilen iş oranında işçi aleyhine bir ağırlaşma olup olmadığı, asistanlık pozisyonunun iptal edilip edilmediği, asistanlık pozisyonuna yeni bir işçi alınıp alınmadığı bilirkişi aracılığıyla kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlemek ve sonucuna göre karar
vermektir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01/11/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.