"İçtihat Metni"
Görevi savsama suçundan yargılanan sanığın; suç işleme kastının bulunmadığından bahisle beraatına ilişkin Yargıtay 4. Ceza Dairesince verilen 29.06.2006 gün ve 18-18 sayılı hükmün, Yargıtay Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya, Yargıtay C.Başsavcılığının "bozma" istekli, 26.09.2006 gün ve 58256 sayılı tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü;
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Ceza Yasası uygulamasında memur sayılan sanığın; suç tarihinde Erzurum Cumhuriyet Savcısı olarak görev yapmakta iken; iş yoğunluğu nedeniyle suç işleme kastı olmaksızın 18 yaşından küçük olan hükümlü Muhammet S.... hakkındaki ödenmeyen para cezalarını 647 sayılı Yasanın 5. maddesinin 7. fıkrasına aykırı olarak hapse çevirdiği ve o şekilde infaz ettiği kabul edilerek beraatına ilişkin hüküm, Yargıtay Cumhuriyet savcısı tarafından atılı suçun maddi ve manevi öğeleri itibariyle oluştuğu gerekçeleriyle temyiz edilmiştir.
Ancak Ceza Genel Kurulundaki inceleme sırasında, Yerel Mahkemenin hükme dayanak aldığı bir kısım belge fotokopilerinin onaysız olduğu belirtilip, bu hususun "ön sorun" olarak değerlendirilmesi gerektiği ileri sürüldüğünden bu konu Yargıtay İç Yönetmeliğinin 27. maddesi uyarınca öncelikle ele alınıp değerlendirilmiştir.
Ceza Yargılamasının amacı, somut gerçeğin ortaya çıkarılmasıdır. Bunun için başvurulan kanıtlama araçlarından biri de belgelerdir. Yargılama makamları, suç isnadı nedeniyle oluşan uyuşmazlığı çözümlerken, kendiliklerinden getirttikleri, ya da iddia ve savunma doğrultusunda sunulan belgelerin güvenilirliğini de denetlemek durumundadır. Güvenilirliğin denetlenebilmesi için, belgenin aslının, mümkün olmadığı takdirde de aslına uygunluğu yetkili makam veya kişilerce onanmış örnek ya da kopyalarının dosyaya konulması gereklidir.
Dosya incelendiğinde;
Hükme esas alındığı belirtilen; Muhammet S.... isimli hükümlüye ait para cezalarını ve para cezalarının hapse çevrilmek suretiyle infaz edildiğini gösteren evrak asıllarının dosyada bulunmadığı, buna karşılık dosyaya konulan fotokopilerin de onaysız olduğu görülmektedir.
Açıklanan hususlardaki eksiklikler giderilerek, belgelerin usulüne uygun biçimde resmi belge niteliğine ulaşır tarzda toplanmasından sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiğinden, Yargıtay 4. Ceza Dairesi kararının esasa girilmeden öncelikle soruşturmanın genişletilmesine ilişkin olan bu nedenle bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 29.09.2005 gün ve 18-18 sayılı hükmünün; sair yönleri incelenmeksizin, belirtilen usule aykırılık nedeniyle BOZULMASINA,
2- Dosyanın Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 06.02.2007 günü tebliğnameden farklı düşünceyle, oybirliği ile karar verildi.