Esas No: 2011/6906
Karar No: 2011/2516
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/6906 Esas 2011/2516 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı, işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre ücreti ile yıllık izin ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacı vekili, müvekkili davalı işyerinde kapıcı olarak çalışırken iş sözleşmesinin haksız ve geçersiz nedenle feshedildiğini, işe iade istemi kabul edilip yasal haklarının hüküm altına alındığını, işe başlamak üzere başvurduğunda başlatmanın kıdem ihbar tazminatlarının geri ödenmesi şartına bağlandığını, yerine başka kapıcı başlatıldığı için kapıcı dairesinin kendisine verilemeyeceği, kapıcılık işi dolu olduğu için aynı işin verilemeyeceği, bahçıvanlık vs. gibi işler verilebileceğinin söylendiğini , işverenin amacının işe başlatmak değil yasal sonuçlarından kurtulmak olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; kıdem-ihbar tazminatları, işe başlatmama tazminatı , boşta geçen süre ücreti farkı ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, işe iade kararının kesinleşmesinden sonra davacının işe başlatma talebini işverene ilettiğini, bunun üzerine davacıya ihtarname gönderilerek işyerinde hazır bulunmasının ve daha önce ödenmiş olan kıdem ve ihbar tazminatlarını işverene iade etmesinin istendiğini, borcun 4 taksitte ödenmesi imkanını da sunduklarını, işe başlatma için bir ön şart olarak belirtmediklerini, sadece sonradan uyuşmazlık çıkmaması için bir hatırlatmada bulunduklarını, eldeki olanaklara göre davacıya eski işine yakın ve hatta çalışma koşulları daha hafif olan genel hizmetler görevinin teklif edildiğini ancak davacının bunları kabul etmeyerek iş başı yapmadığını, bu bakımdan dava konusu alacakları talep edemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Yerel mahkemece istekler hüküm altına alınmıştır.
Mahkeme kararına dayanak yapılan bilirkişi raporunda davacıya iş sözleşmesinin 02.12.2004 tarihindeki fesihten sonra yapılan kıdem ve ihbar tazminatı ödemeleri hesaplanan miktarlardan mahsup edilmiştir. Ancak davalı işveren tarafından davacının 03.11.1999 - 31.07.2001 tarihleri 03.11.1999 - 31.07.2001 tarihleri arasında davalı işyerinde çalışırken
işten ayrıldığı, bu dönemdeki çalışması nedeniyle kendisine 1.156,00 TL kıdem tazminatı ödemesi yapıldığı savunularak buna ilişkin belge sunulduğu halde mahkemece bu husus araştırılmadan sadece 02.12.2004 tarihindeki fesihten sonra yapılan kıdem ve ihbar tazminatı ödemelerinin mahsubuyla belirlenen miktarların hüküm altına alınması doğru olmamıştır.
Mahkemece yapılması gereken iş, davacının hizmet döküm cetveli getirtilerek işe giriş çıkış tarihlerinin belirlenmesi, işverence sunulan belgelerin davacıya gösterilerek kendisine ödeme yapılıp yapılmadığının ve yapılmışsa ödemenin mahiyetinin tespit edilmesi, ortaya çıkacak sonuca göre bilirkişiden ek rapor alınarak davacıya yapılmış ödeme varsa bunun da hesaplanan miktardan mahsubu yapıldıktan sonra bir karar verilmesi iken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 10.10.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi