Esas No: 2022/6644
Karar No: 2022/9041
Karar Tarihi: 14.06.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/6644 Esas 2022/9041 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/6644 E. , 2022/9041 K.Özet:
Davacı, 1976 yılında bir gün süreyle çalıştığını ve sigorta başlangıç tarihinin 11.03.1976 olduğunu iddia ederek tespit istemiyle dava açmıştır. İlk derece mahkemesi, davanın kabulüne karar vermiştir. Davalı kurum vekili, istinaf başvurusunda bulunmuş, ancak istinaf başvurusu reddedilmiştir. Bunun üzerine davalı kurum vekili temyiz istemiş ve dava dosyası incelenip değerlendirildikten sonunda, davalı kurum vekilinin temyiz itirazları kabul edilerek ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. Dosya yeniden değerlendirilecektir. Davanın niteliği, sigortalılık başlangıç tarihinin belirlenmesi istemi olduğundan, 506 sayılı Kanunun 79/10 maddesi uyarınca bir günlük çalışmanın belirlenmesi davasıdır. Hizmet tespiti davalarındaki kanıtlama yöntemleri ve ilkeleri benimsenip uygulanmalıdır. Var olan maddi ve hukuki olgulara rağmen Mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu karar verilmiştir. Bu nedenle karar bozulmuştur.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Muğla İş Mahkemesi
Dava, 11.03.1976 tarihinde hizmet akdine dayalı olarak bir gün süreyle çalıştığının tespiti ile sigorta başlangıç tarihinin 11.03.1976 olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkilinin 11/03/1976 tarihinde ... müzesi inşaatında çalışmaya başladığını, işvereninin ... olduğunu, 11/03/1976 tarihinde kuruma işe giriş bildirgesi verilmiş ise de dönem bordrosu kayıtlarında davacının adının bulunmadığı gerekçesiyle davacının o dönemki çalışmalarının hizmet süresinden sayılmadığını beyan ederek davacının sigortalılık başlangıç tarihinin işe giriş bildirgesinin verildiği tarih olan 11/03/1976 olarak tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının bu iş yerinde o tarihte çalıştığını da ispatlaması gerektiğini, davacının dönem bordrolarında ismi bulunmadığından tescil işleminin yapılabilmesinin mümkün olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece, davanın kabulü ile,
Davacı ... TC kimlik nolu ...' nun işveren ... adına 15433/46 sicil numarası ile tescilli iş yerinde 11/03/1976 tarihinde hizmet akdine dayalı olarak asgari ücretle 1 gün fiilen çalıştığı tüm sigorta kolları yönünden sigortalılık başlangıç tarihinin 11/03/1976 olarak kabul edilmesi gerektiğinin tespitine, karar vermiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Muğla İş Mahkemesi'nin 21.12.2021 tarih, 2021/435 Esas ve 2021/124 Karar sayılı kararına yönelik davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı Kurum vekili, hak düşürücü süre yönünden davanın reddi gerektiğini, davacı tarafın Kuruma müracaat şartını yerine getirmediğini, davacı tarafın iddialarını resmi belgelerle ispatlaması gerektiğini, davacının fiili çalışması olmadığı için dönem bordrolarında isminin görünmediğini, Kurum tarafından yapılan işlemlerin usul ve yasaya uygun olduğunu beyanla, kararın bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
506 sayılı Kanunun 108. maddesi gereğince sigortalılık başlangıç tarihinin belirlenmesine ilişkin açılan her dava, sigortalılığın saptanması istemini de içerdiğinden, aynı Kanunun 79/10 maddesi kapsamında bir günlük çalışmanın belirlenmesi davasıdır. Bu nedenle hizmet tespiti davalarındaki kanıtlama yöntem ve ilkeleri benimsenip uygulanmalı, başka bir anlatımla, sigortalılıktan söz edilebilmesi için, çalışmanın varlığı, hizmet tespiti davaları yönünden kabul edilen yöntem ve ilkelere uygun biçimde saptanmalıdır.
Dosya kapsamında, davacıya ait 11.03.1976 işe giriş tarihli bildirge bulunduğu, yapılan işin ... müzesi onarımı olduğu, işe giriş bildirgesinde atılı imzanın davacıya ait olduğu, davacının sigorta sicil numarasını ulanmaya devam ettiği, sigorta sicil numarasının 1976 yılı serilerinden olduğu, 1976/1. dönem bordrosunun verilmediği, dinlenen tanıkların dava konusu edilen işyerinden hizmet bildirimlerinin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece, öncelikle HMK 31. maddesi kapsamında davacıdan, işyerinde kimlerle çalıştığı, ne iş yaptığı ve ne kadar süre çalıştığı sorulup talebi açıklattırılarak dava konusu talep somutlaştırılmalı, davacının beyanında geçen davacı ile birlikte başkaca çalışan varsa tespiti ile bilgi ve görgüsüne başvurulmalı, yapılan işin ... müzesi onarım işi olması sebebiyle ... Müze Müdürlüğü’nden onarım işi ile ilgili ihale evrakları ile tüm bilgi ve belgeler celp edilerek, tespit edilecek müze kontrol elemanları, şef gibi kimseler ile iş alan müteahhit belirlenip tanık sıfatıyla dinlenmeli, böylece eylemli çalışmanın var olup olmadığı, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek, varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, Mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK'nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine 14.06.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.