Esas No: 2008/6-20
Karar No: 2008/110
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2008/6-20 Esas 2008/110 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıkların resmi evrakta sahtecilik suçundan beraatlarına karar verilmişti. Ancak yapılan yargılamada, başka tanıklar dinlenip soruşturma genişletildi ve sonucunda sanıkların suçun manevi unsurunun oluşmadığı gerekçesiyle beraatlarına karar verildi. Dosya, “direnme kararı” değil, “yeni hüküm” olarak değerlendirildiği için Yargıtay 11. Ceza Dairesi'ne gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdi edildi. Kanun maddesi: 5237 S. Türk Ceza Kanunu [Madde 80].
Ceza Genel Kurulu 2008/6-20 E., 2008/110 K.
"İçtihat Metni"
Resmi evrakta sahtecilik suçundan sanıklar H..... P.. ve S.... P..’in beraatlarına ilişkin Düzce Ağır Ceza Mahkemesince 17.04.2003 gün ve 108-112 sayı ile verilen kararın, katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 26.04.2005 gün ve 5367-4059 sayı ile;
“Sanıkların, suça konu iki adet bonoyu sahte olarak düzenletip yurtdışında ikamet ettiğini bildikleri katılanın aleyhine yaptıkları icra takibinde, katılanın adresini yanlış göstermek sureti ile usulsüz tebligat yapılmasını ve takibin kesinleşmesini sağlayıp, buna bağlı olarak haciz işlemlerini gerçekleştirmeleri biçiminde gelişen olayda; sanık H..... P..’in aşamalardaki savunmalarının birbirleriyle çelişkili, senetleri aldığını iddia ettiği tanık Av. E...... A...’ın beyanlarıyla da örtüşmediği, başka bir kanıt da ileri sürememesi karşısında, sanıkların eylemlerinin bir bütün olarak TCK.nun 342/1, 80. maddelerine uygun suçu oluşturduğu gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması”
” isabetsizliğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Yerel Mahkemece bozmadan sonra yapılan yargılamada, 29.12.2005 günlü oturumda bozma kararına uyulmasına oyçokluğu ile karar verilmiş, daha sonraki oturumlarda başka tanıklar dinlenmek suretiyle soruşturma genişletilmiş ve sonucunda 03.05.2007 gün ve 195-154 sayı ile bu kanıtlara da dayanmak suretiyle, sanıklara yüklenen suçun manevi unsurunun oluşmadığı, olayın hukuki ihtilaf niteliğinde olduğundan bahisle sanıkların beraatlarına karar verilmiştir.
Bu hükmün de katılan vekili ile o yer C.savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının “
“bozma”
” istekli, 26.11.2007 gün ve 232706 sayılı tebliğnamesi ile Yargıtay 11. Ceza Dairesine ve Özel Dairece Birinci Başkanlığa gönderilmekle, Yargıtay Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık, sanıklara yüklenen resmi evrakta sahtecilik suçunun yasal unsurlarının oluşup oluşmadığının belirlenmesine ilişkindir.
Ancak, incelenen dosya içeriğine göre;
Yerel Mahkemece bozmadan sonra yapılan yargılamada, 29.12.2005 günlü oturumda bozma kararına uyulmasına oyçokluğu ile karar verilmiş, daha sonraki oturumlarda başka tanıklar dinlenmek suretiyle soruşturma genişletilmiş ve sonucunda 03.05.2007 tarihinde, bu kanıtlara da dayanmak suretiyle, sanıklara yüklenen suçun manevi unsurunun oluşmadığı, olayın hukuki ihtilaf niteliğinde olduğundan bahisle sanıkların beraatlarına karar verilmiştir.
Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre, şeklen ısrar kararı verilmiş olsa dahi;
a)Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,
b)Bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak,
c)Bozma sonrasında yapılan araştırmaya, incelemeye, toplanan yeni kanıtlara dayanmak,
d)İlk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurmak,
Suretiyle verilen hüküm; özde direnme kararı olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir hükümdür. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi halinde incelemenin Yargıtay’ın ilgili dairesi tara¬
¬fından yapılması gerekir.
O halde, gerek Yerel Mahkemece bozma kararına uyulmuş olması gerekse toplanan yeni kanıtların Özel Dairece incelenmemiş olması karşısında, bir konunun ilk kez Ceza Genel Kurulunca incelenmesi mümkün görülmediğinden Özel Dairece incelenmesi, zamanaşımı ve sair hususların da oraca değerlendirilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla, “
“direnme kararı”
” değil, “
“yeni hüküm”
” olarak değerlendirilen hükmün temyiz davasına bakmakla görevli olan Özel Dairece incelenmesi icap edeceğinden, dosyanın Özel Dairesine gönderilmesine karar verilmelidir.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle;
Saptanan uyma ve eylemli uyma sebebiyle, Yerel Mahkemenin son uygulamasının yeni hüküm niteliğinde olduğu nazara alınarak dosyanın, temyiz incelemesi için Yargıtay 11. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, 13.05.2008 günü oybirliği ile karar verildi.