Esas No: 2011/555
Karar No: 2011/1197
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/555 Esas 2011/1197 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA :Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Dairemiz Üyesi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı bankada 03/11/2008 tarihinden itibaren çalışmaya başladığını, 30/04/2009 tarihinde altı aylık sürenin dolmasına birkaç gün kala iş sözleşmesinin feshedildiğine ilişkin tebligat yapılmak istendiğini, rahatsızlığının nüksetmesi nedeniyle gittiği hastanede kendisine 05/05/2009 tarihine kadar istirahat raporu verildiğini, dolayısıyla iş sözleşmesinin 05/05/2009 tarihine kadar devam ettiğini, aksi kabul edilse bile iş güvencesi hükümlerinden yararlanmasını engellemek amacıyla altı ayın dolmasına birkaç gün kala yapılan feshin dürüstlük kuralına aykırı olduğunu iddia ederek feshin geçersizliğine işe iadesine ve işe başlatmama tazminatına boşta geçen süre ücretine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili davacının müvekkili banka bünyesinde 03/11/2008 tarihinden itibaren güvenlik hizmetleri biriminin yöneticisi olarak çalışmaya başladığını, ancak çalıştığı birime uyum sağlayamaması ve beklenen performansı gösterememiş olması nedeniyle iş sözleşmesinin altı aylık süre dolmadan 30/04/2009 tarihinde fesih edildiğini, altı aylık süre dolmadığından iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayacağını, fesih bildiriminin tebliğinden intina eden davacının bundan sonra aldığı raporda öngörülen istirahat süresinin hizmet süresine eklenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davacının iş sözleşmesinin altı aylık kıdeminin dolmasına birkaç gün kala fesih edildiği, davacının bu süre içerisinde istirahatlı olduğu, davalı işverenlikçe yapılan feshin haklı ve geçerli bir nedene dayanmadığı, feshin altı aylık kıdeminin dolmasına bir iki gün kala yapılması hususunun davacının iş güvencesi hükümlerinden yararlanmasının engellemeyi amaçladığı, bu haliyle davalı işverenlikçe yapılan feshin haklı ve geçerli olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, davacının 03/08/2008 tarihinde davalı bankada güvenlik hizmetleri biriminin yöneticisi olarak çalışmaya başladığı, güvenlik hizmetleri birimine uyum sağlayamadığı ve beklenen performansı da gösteremediği belirtilmek suretiyle düzenlenmiş 30/04/2009 tarihli fesih bildirim yazısının aynı tarihte tebliğ edilmek istenmesine rağmen tebellüğden imtina ettiği bundan sonra hastaneye giderek 5 günlük istirahatı öngören rapor aldığı anlaşılmaktadır.
İş sözleşmesinin fesih bildirimi bozucu yenilik doğuran hak niteliğinde olup bu yoldaki beyanın karşı tarafa ulaşmasıyla fesin hüküm ve sonuçlarını meydana getirir. Fesih bildiriminin tebliğinden sonra alınan raporda öngörülen istirahat günlerinin, çalıma süresine eklenerek iş güvencesinden yararlanmak için gerekli olan altı aylık sürenin buna göre belirlenmesi yönüne gidilmesi mümkün değildir. Davacıya rapordan önce fesih bildiriminin yapıldığı tarihte iş güvencesinden yararlanmanın ön koşullarından olan altı aylık çalışma süresi dolmamıştır. İş güvencesine özgü bir deneme süresi niteliği olan altı aylık süre dolmadığına ve yasaca belirlenmiş olan bu sürenin mahkeme hükmü ile değiştirilemeyeceğine göre davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü hatalıdır.
Belirtilen nedenlerle, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca hükmün bozularak ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıdak açıklanan gerekçe ile;
1. Mahkemenin kararının Bozularak Ortadan Kaldırımasına
2. Davacının işe iade davasının REDDİNE
3. Harç peşin aldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4. Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına
5 Karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre 1.100,00 TL. ücret-i vekaletin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine
8.Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine,
Kesin olarak 26/09/2011 gününde oybirliği ile karar verildi.