Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/9333 Esas 2022/9531 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/9333
Karar No: 2022/9531
Karar Tarihi: 21.06.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/9333 Esas 2022/9531 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, eksik hesaplanan yaşlılık aylığı miktarının tespiti istemiyle dava açmıştır. Mahkeme davayı kısmen kabul etmiş ve davacının 01.03.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğini ve davacıya 1.455,16 TL eksik ödenen yaşlılık aylığının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı kurumdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermiştir. Ancak, hüküm sonucunda açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayan bir şekilde gösterilmemiştir. Ayrıca, davalı kurum lehine de maktu vekâlet ücreti tayini gerektiği gözetilmemiştir. Karar bozulmadan önce aykırılıklar giderilerek, davacının 01.03.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması, eksik ödenen yaşlılık aylığının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesi, davacının tarafından yatırılan harç ve giderlerin takdiren karşı tarafa veya davacıya ödenmesi gerektiği kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesi (2). Fıkrası
- Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu’nun 36. madd
10. Hukuk Dairesi         2020/9333 E.  ,  2022/9531 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi



    Dava, davacının eksik hesaplanan yaşlılık aylığı miktarının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne, davacıya tahsis talebini takip eden aybaşı olan 01.03.2012 tarihi itibariyle davalı kurumca aylık bağlanması gerektiğinin tespitine, davacıya dava tarihi itibariyle 1.455,16 TL eksik yaşlılık aylığı ödendiğinin tespitine, davacıya eksik ödenen 1.455,16 TL yaşlılık aylığının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı kurumdan alınarak davacıya ödenmesine, Fazla isteğin reddine, karar verilmiştir.
    Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297. maddesinin (2). Fıkrasında, “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, hükmü öngörülmüştür. Hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması kamu düzeniyle ilgili olup, gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gerekir.
    Eldeki davada ise, mahkemece davacı hakkında öncelikle aylık miktarının tespiti ve sonrasında diğer talepleri hakkında infaza elverişli bir şekilde karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırıdır.
    Diğer taraftan 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanununun 36. maddesi gereğince, ilgili kanunlarda yer verilmemiş olsa dahi, Kurumun taraf olduğu davalar, icra kovuşturmaları ile ilâmların harçlardan bağışık olduğu göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece Kurumun harç tutarından sorumluluğu yönünde karar verilmesi ile davanın tespit istemi içermesi karşısında davalı Kurum lehine de maktu vekâlet ücreti tayini gereğinin gözetilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Ne var ki bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi gereğince, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün tamamen silinmesi ile yerine;
    “1-Davanın kısmen kabulüne,
    a-Davacıya 01.03.2012 tarihinden itibaren 1479 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı bağlanması, 01.03.2012 tarihi itibari ile bağlanması gereken aylığın miktarının 685,07 TL asıl, 27,40 TL ek ödeme olarak toplam 712,47 TL olması ve buna göre bu aylığın çeşitli artış yasaları ile arttırılarak kurumca ödeme yapılması gerektiğinin tespitine,
    c-Davacıya ödenmesi gereken 2012 yılı 3. Ayda 712,47 TL, 2012 yılı 4. Ayında 712,47 TL’ye dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı Kurumdan tahsili ile davacıya ödenmesine ve aylık farklarının ödenmesi gereken tarihlerden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğinin tespitine, fazla istemin reddine,
    2-Davalı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davacı tarafından yatırılan 23,20 TL peşin harç, 21,15 TL başvurma harcı ve 24,30-TL ıslah harcının istem halinde davacıya iadesine,
    3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık ücret tarifesi nazara alınarak 3.400,00 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, kısmen kabule göre Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık ücret tarifesi nazara alınarak 3400,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
    4-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.337,50 TL yargılama giderinin davanın kabul red oranı nazara alınarak takdiren 668,75 TL sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, geri kalanın davacı üzerinde bırakılmasına
    5-Tarafların yatırdıkları fazla gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,” hükmünün yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, 21.06.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Hemen Ara