Davacı işçi, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, boşta geçen süre ücret ve diğer haklar ile işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminatın belirlenmesini istemiştir.
Mahkemece “davacının davalıya ait işyerinde çalıştığı sırada taraflar arasında yapılan iş sözleşmesi uyarınca işçinin fesih bildiriminde sebep belirtilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı iddiası ile İş Kanunu’nun 20.maddesi gereğince özel hakeme dava açacağının öngörüldüğü” gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir.
Görev kamu düzenine ilişkindir ve yargılamanın her aşamasında dikkate alınır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 20. maddesine göre iş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesinde dava açabilir veya taraflar anlaşırlarsa uyuşmazlık aynı sürede özel hakeme götürülebilir.
İş sözleşmesinin kurulması veya devamı sırasında yapılan özel hakem sözleşmesi veya iş sözleşmesindeki hakem kaydı işçinin serbest iradesini yansıtmaması nedeniyle geçersiz olduğundan, uyuşmazlığın özel hakemce görülme olanağı bulunmamaktadır. Bu nedenle iş mahkemesi görevlidir. Mahkemece dava dilekçesinin görev yönünden reddi yönünde hüküm kurulmuş olması hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.