Esas No: 2012/10075
Karar No: 2012/13856
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/10075 Esas 2012/13856 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bakırköy 6. İş Mahkemesi
TARİHİ : 23/12/2009
NUMARASI : 2008/288-2009/796
Davacı işçi, kesinleşen işe iade kararı üzerine süresi içerisinde işverene başvuruda bulunmasına rağmen davalı işverence işe iade edilmediğini ileri sürerek boşta geçen süre ücret alacağı, ile işe başlatmama tazminatının tahsilini istemiştir.
Davalı işveren davacı işçinin işe iade başvurusu üzerine kanuni süre içerisinde işe davet edildiğini, ancak davacının işe başlamadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, kesinleşen işe iade kararı sonrasında davacının süresi içinde işverene başvurduğu, işveren tarafından işe davet edilmiş ise de, işverenin davetinde samimi olmadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı tarafça temyiz edilmiştir.
İşe iade davası sonunda işçinin başvurusu, işverenin işe başlatmaması ve buna bağlı olarak işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süreye ait ücret, ihbar ve kıdem tazminatı konularında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 21. maddesinin 5. fıkrasına göre, işçi kesinleşen mahkeme kararının kendisine tebliğinden itibaren on iş günü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorundadır. Aksi halde işverence yapılan fesih geçerli bir feshin sonuçlarını doğurur. Aynı maddenin 1. fıkrasına göre de işveren işe iade için başvuran işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. Aksi halde en az dört, en çok sekiz aylık ücret tutarında belirlenen iş güvencesi tazminatı ile boşta geçen süreye ait en çok dört aya kadar ücret ve diğer hakları ödenmelidir.
İşçinin işe iade yönündeki başvurusu samimi olmalıdır. İşçinin gerçekte işe başlamak niyeti olmadığı halde, işe iade davasının sonuçlarından yararlanmak için yapmış olduğu başvuru geçerli bir işe iade başvurusu olarak değerlendirilemez. Başka bir anlatımla, işçinin süresi içinde işe iade yönünde başvurusunun ardından, işverenin daveti üzerine işe başlamamış olması halinde, işçinin gerçek amacının işe başlamak olmadığı kabul edilmelidir. Bu durumda işverence yapılan fesih, 4857 sayılı Kanun"un 21/5. maddesine göre geçerli bir feshin sonuçlarını doğurur. Bunun sonucu olarak da, işe iade davasında karara bağlanan işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süreye ait ücret ve diğer hakların talebi mümkün olmaz. Ancak, geçerli sayılan feshe bağlı olarak işçiye ihbar ve koşulları oluşmuşsa kıdem tazminatı ödenmelidir.
Somut olayda işçinin işe başlatılması başvurusunu içeren ihtarnamesi 25.02.2008 tarihinde işverene tebliğ edilmiştir. Davalı işveren 24.03.2008 tarihli işe davet ihtarnamesinde, 09.05.2007 tarihi itibari ile davacının daha önce çalıştığı yemekhanenin kapatıldığını ve bir başka firma ile yemek üretim sözleşmesi imzalandığını, davacının daha önceki işinde çalıştırılmasının imkansız olduğunu belirtmiş, davacının şirkette işe başlaması halinde işe iade işlemlerinin gerçekleştirileceğini, sosyal haklarının tamamen iade edileceğini ve şirkette uygun ve münasip bir işte çalıştırılacağını bildirmiştir. Davacı, işveren tarafından hangi departmanda ve konumda görev yapacağının açıklanmaması, davalı işyerinde önceki çalıştığı yemekhane dışında işyeri sahipleri ve müşterilere yiyecek hazırlanan bir başka mutfak bulunmasına rağmen burada çalıştırılacağının açıkça belirtilmemiş olması nedeni ile işverenin işe davetinde samimi olmadığı ileri sürmüş ve mahkemecede bu yönde kanaate varılmıştır.
Ancak, davacı işe davetten sonra, işe başlamak üzere işyerine gitmediğinden ve işverene işyeri sahipleri ve müşterilere yiyecek hazırlanan diğer mutfakta kendisini işe başlatma imkanını tanınmadığından, sadece ihtarnamede başlatılacağı işin açıklanmaması gerekçesine dayanarak işverenin işe davetinde samimi olmadığını ileri süremez. Davacının işe iade talebinde samimi olmadığı ve davete rağmen işe başlamadığı anlaşıldığından, işverence yapılan fesih, 4857 sayılı Kanun"un 21/5. maddesine göre geçerli bir feshin sonuçlarını doğurur. Davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 19.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.