Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/8124 Esas 2022/12173 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/8124
Karar No: 2022/12173
Karar Tarihi: 11.10.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/8124 Esas 2022/12173 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2022/8124 E.  ,  2022/12173 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi
    No :


    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı, fer’i müdahil ... vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesince verilen kararın, fer’i müdahil ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı asil, 2006 yılı Eylül ayından 01.04.2018 tarihine kadar ... ve ... Hastanesi'nde santral görevlisi olarak çalıştığı halde, işe giriş tarihinin 2006 yılı değil de 01.04.2009 olarak gösterildiğini, mesai takip çizelgesinde iş başı tarihinin açık bir şekilde görüldüğünü ileri sürerek, 2006 yılı Eylül ayından itibaren sigortalılığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle, husumet, zamanaşımı, yetki yönünden itirazları yanında, davacı tarafın, davalı idare nezdinde geçen ve kuruma bildirilmeyen herhangi bir çalışmasının mevcut olmadığını, eylemli veya gerçek bir şekilde çalışmanın varlığı saptanmadıkça hizmet akdine dayalı sigortalılıktan söz edilemeyeceğini, ... kayıtlarının karine olması sebebiyle de davacının bu çalışma iddiasını da yazılı delillerle ispat etmesi gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Feri müdahil ... vekili cevap dilekçesinde özetle, hak düşürücü 5 yıllık sürenin geçtiğini, kuruma verilen aylık prim hizmet belgeleri, ücret bordroları ile ödeme belgelerinin celbedilmesi gerektiğini, tanık dinlenmesine karar verilmesi halinde, tanıkların dönem bordrolarında adı geçen kişilerden olması gerektiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulü ile; davacının davalı ... ve ... Hastanesi nezdinde 19/09/2006-01/04/2009 tarihleri arasında 912 gün süre ile ve asgari ücret üzerinden kesintisiz olarak çalıştığının tespitine, karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    ... 36. İş Mahkemesinin 14/01/2020 tarihli, 2018/465 Esas -2020/10 Karar sayılı kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan feri müdahil kurum vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Yasanın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine, karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ
    Fer’i müdahil Kurum vekili, usul ve yasaya aykırı verilen kararın temyiz incelemesi sonucu bozulmasını istemiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
    İnceleme konusu eldeki davada, davacı asil 2006 Eylül-2009 Nisan arasında ... ve ... çalıştığının tespitini istemiş ise de, dosya kapsamından, davacının 15.09.2005 tarihinden itibaren 4-c kapsamında emekli aylığı aldığı anlaşılmaktadır.
    Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Kanunun Geçici 14/1-a. maddesi ile 506 sayılı Kanunun 3/II-C maddesidir. 506 sayılı Kanunun 3/II-C maddesinde kanunla kurulu sosyal güvenlik kurumlarından malûllük veya emekli aylığı almakta iken bu Kanuna tabi sigortalı bir işte çalışanların 78’inci maddeye göre belirlenen prime esas kazançları üzerinden 63’üncü madde hükmüne göre sosyal güvenlik destek primi kesileceği, bunlardan kendi kanunlarına göre görev malûllüğü aylığı bağlanmış olanlar Kurumdan yazılı istemde bulundukları takdirde, haklarında istem gününü izleyen aybaşından itibaren malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarının da uygulanacağı öngörülmüştür.
    Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanun'un Geçici 14/1-a maddesi "Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce iştirakçi veya sigortalı olanlar, vazife malûllüğü, malûllük ve yaşlılık veya emekli aylığı bağlananlar ve bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte sosyal güvenlik destek primi ödeyerek çalışmaya devam edenler hakkında; bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında çalışmaya başlayanlar hariç olmak üzere sosyal güvenlik destek primine tabi olma bakımından bu Kanunla yürürlükten kaldırılan ilgili kanun hükümlerinin uygulanmasına devam edilir. Ancak; a) Bu Kanun'un 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalışanlar için sosyal güvenlik destek primi oranı 80'inci maddeye göre tespit edilen prime esas kazançlar üzerinden 81 inci maddenin birinci fıkrasının (c) bendinde belirtilen prim oranına yüzde 30 oranının eklenmesi suretiyle bulunan toplamdır. Yüzde 30 oranının dörtte biri sigortalı, dörtte üçü işveren hissesidir. Bu kapsamda sayılan kişilerden sosyal güvenlik destek primine tabi olanların prim ödeme yükümlüsü bunların işverenleridir. Bunlar hakkında sadece iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri uygulanır.” hükmüne amirdir.
    506 sayılı Kanunun 63/A bendi hükmüne göre yaşlılık aylığı almakta iken çalışmaya başlayanların yaşlılık aylıkları bu çalışma olgusuna dayalı ve onunla sınırlı olarak kesilmektedir. Ancak aynı Kanunun 63/B bendi kapsamında sigortalının istemi bulunması halinde sigortalı adına sosyal güvenlik destek primi ödenerek veya sigortalı adına tüm sigorta kollarından prim ödenmesi durumunda bunun sigortalının aylığı kesilmeden çalışma tercihini gösterdiği kabulüyle aylığı kesilmeden çalışmaya devam etmesi mümkündür.
    HMK m. 31 gereğince, Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir. Davaya konu talebin somutlaştırılmaması halinde önce hâkim, m. 31 ve 119/1-e gereğince davayı aydınlatma ödevi ve ön incelemedeki görevi gereği, somut olmayan hususların belirlenmesini davacıdan istemeli, gerekirse tarafa açıklattırma yaptırmalı, bu eksiklik giderildikten sonra yargılamaya devam etmelidir.
    Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler çerçevesinde, 15.09.2005 tarihinden itibaren 4-c kapsamında emekli aylığı almakta iken, 2006 Eylül-2009 Nisan tarihleri arasında hizmet akdi ile çalıştığının tespitini talep eden davacı için, mahkemece davayı aydınlatma ödevi gereği 506 sayılı Kanunun 63. maddesinin son fıkrasının, sigortalılara 506 sayılı Kanunun 63. maddesinin A ya da B bendinden yararlanmak için bir tercih hakkı tanıdığı nazara alınmalı, edinilen bilgi ve elde edilecek sonuca göre karar verilmelidir.
    Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik ... ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, fer'i müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1. maddesi gereği kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 11.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara