Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/7370 Esas 2022/13068 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/7370
Karar No: 2022/13068
Karar Tarihi: 25.10.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/7370 Esas 2022/13068 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İş Mahkemesi tarafından verilen bir kararın temyiz incelemesi yapılmıştır. Temyiz konusu hüküm, davanın kabul edilmesiyle ilgilidir. Ancak dava, temyiz isteklerinin süresinde olmadığı gerekçesiyle duruşmasız olarak reddedilmiştir. Bu durumda, tebligat usulü gereği tüzel kişilere yapılan tebligatlar detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Ticaret şirketlerinin tasfiye halinde dahi tüzel kişiliklerinin devam ettiği, ancak tasfiye memuru tarafından temsil edildiği belirtilmiştir. Ayrıca vekil ile takip edilen davalarda vekâletnamenin dosya içerisinde bulunması zorunluluğuna değinilmiştir. Kararda, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun yetkili temsilcilere tebligat yaptığını belirten 12. maddesi, tebligat yapılacak kişilerin bulunmadığı durumlarda memur veya müstahdemlerinden birine tebligat yapılmasını düzenleyen 13. maddesi, tüzel kişilerin tebligat usulünü belirleyen Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri ve vekil ile takip edilen davalarda vekâletnamenin zorunluluğunu düzenleyen 6100 sayılı HMK’nun 76., vekâletnamesiz işlem yapılmasını düzenleyen 77. ve dava şartlarını düzenleyen 114/f maddelerine atıfta bulunulmuştur.
10. Hukuk Dairesi         2021/7370 E.  ,  2022/13068 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    No :

    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne dair karar verilmiştir.
    Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu. Temyiz konusu hükme ilişkin dava, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hâllerden hiçbirine uymadığından, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. maddesine göre, tüzel kişilere tebligat yetkili temsilcilerine yapılır. Aynı Kanunun 13. maddesine göre de; tebliğ yapılacak bu kişiler her hangi sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacakları bir halde oldukları takdirde tebliği orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 20 ve 21. maddelerinde de tüzel kişilere yapılacak tebligat usulü belirlenmiştir.
    Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin "Tüzel kişilere ve ticari işletmelere tebligat" başlıklı 20. maddesinde;
    " (1) Tüzel kişilere tebliğ yetkili temsilcilerine, bunlar birden çok ise yalnız birine yapılır.
    (2) Bakanlıkların ve bunların teşkilatının, Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I) sayılı cetvelde yer alan genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri, (II) sayılı cetvelde yer alan özel bütçeli idareler, (III) sayılı cetvelde yer alan düzenleyici ve denetleyici kurumlar, (IV) sayılı cetvelde yer alan sosyal güvenlik kurumları ile il özel idarelerinin, belediyelerin, köylerin ve özel kanunlarına dayanılarak kurulmuş bulunan teşekküllerle, şirketlerin, derneklerin ve vakıfların yetkili temsilcileri, bağlı bulundukları kanunlara ve statülerine göre tayin edilir.
    (3) Gerçek ve tüzel kişilere ait ticari işletmelerin işlemlerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda, ticari işletmenin o işlemde yetkili ticari temsilcisine yapılan tebliğ geçerlidir."
    Diğer taraftan, bir ticaret şirketinin taraf bulunduğu bir dava devam ederken şirket tasfiye haline girerse, şirketin taraf ehliyeti son bulmaz. Zira şirketin tüzel kişiliği tasfiye amacıyla sınırlı olmak üzere devam eder. Şirket davada taraf olarak kalmayı sürdürür; yalnız, şirket davada tasfiye memurları tarafından temsil edilir (Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, C. I, ... 2001, s. 935, aynı yönde görüş için bkz. İlhan E. Postacıoğlu, Medeni Usul Hukuku Dersleri, 6. Bası, ... 1975, s. 209 ). Ancak ortaklık, ticaret sicilinden kaydı silininceye kadar tüzel kişiliğini korur. Bu nedenle, gerek infisah gerekse fesih kararı, ortaklığın sonunu değil, tasfiye işlemlerinin başlangıcını ifade eder. (Hasan Pulaşlı, Şirketler Hukuku Temel Esaslar, 10. Baskı, 2011, s. 511; İsmail Doğanay, Türk Ticaret Kanunu Şerhi, C. II, 4. Baskı, 2004, s. 1309)
    Vekil ile takip edilen davalarda, vekâletnamenin ibrazını düzenleyen 6100 sayılı HMK’nun 76. vekâletnamesiz dava açılması ve işlem yapılması halini düzenleyen HMK’nun 77. ve dava şartlarını düzenleyen HMK’nun 114/f maddeleri uyarınca usulüne uygun düzenlenmiş vekâletnamenin dosya içerisinde bulunması zorunludur.
    Eldeki davada ise, davalı şirketin 25.06.2018 tarihi itibari ile tasfiye haline girdiği ve 22.02.2021 tarihi itibari ile şirketin tasfiye memurunun değiştiği, ne var ki kararı temyiz eden Av. ...’in tevkil yetkisinin gerek kararın tebliğ tarihi olan 01.06.2021 gerekse temyiz tarihi 18.05.2021 tarihi itibari ile ortadan kalktığı, dikkate alınarak, öncelikle, gerekçeli kararın davalı şirketin yetkili olan ve değiştiği anlaşılan tasfiye memuruna tebliğinin sağlanması ve yetkili tasfiye memurundan alınmış vekâletname ile süresi içerisinde temyiz başvurunun yapılması için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, bu noksanlıklar giderilip dosya geldikten sonra temyiz itirazlarının incelenmesine, 25.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara