Esas No: 2011/14481
Karar No: 2012/7633
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/14481 Esas 2012/7633 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kozan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/06/2011
NUMARASI : 2010/253-2011/350
Davacı vekili, davacı işçinin iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan feshedildiğini belirterek, feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı işveren vekili, davacının iş sözleşmesinin işyeri hekimi çalıştırma zorunluluğu bulunmadığından sona erdiğini, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece davacının altı aylık kıdeminin bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında davacının altı aylık kıdeminin bulunup bulunmadığı ve dolayısıyla iş güvencesi hükümleri kapsamına girip girmediği uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanağı 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesidir.
4857 sayılı Kanun’un 18. maddesinin birinci fıkrasına göre iş güvencesi hükümleri kapsamına girmek için en az altı aylık kıdeme sahip olmak gerekir. Aynı maddenin dördüncü fıkrasına göre altı aylık süre aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde geçen süre birleştirilerek hesaplanır. Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasına göre altı aylık kıdemin hesaplanmasında aynı Kanun"un 66. maddesindeki süreler dikkate alınır. Altı aylık kıdem şartını öngören hüküm nispi emredici olduğundan, daha az kıdem şartını öngören sözleşme hükümleri geçerli kabul edilmektedir.
Altı aylık kıdem işçinin fiilen çalışmaya başladığı tarih ile fesih bildiriminin işçiye ulaştığı tarih arasında geçen süreye göre belirlenir.
Somut olayda davacının davalı işyerinde işyeri hekimi olarak Adana Tabip Odası ve SGK tarafından izin verildiği tarihten itibaren fesih bildirimi tarihine kadar sürekli çalıştığı ileri sürülmüştür.
Mahkemece bu iddia üzerinde durulmaması ve bu konuda araştırma ve inceleme yapılmaması hatalıdır.
Yapılacak iş davacının dosyada mevcut delil listesinde bildirilmiş olan delillerini ve bu iddiaya yönelik olarak davalının da varsa delilerini toplamak, bundan sonra tüm deliller bir değerlendirmeye tabi tutulduktan sonra karar vermekten ibarettir.
Belirtilen sebeplerle Mahkemece oluşturulmuş hüküm usul ve yasaya aykırı bulunmuş ve bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.