Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanmadığını ileri sürerek feshin geçersizliğin tespiti ile işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebeple yapıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesin talep etmiştir.
Mahkemece, 2007/1064 esas- 2008/645 karar sayılı kararı ile, iş yerinde fazla mesai yaptırıldığı, davacının yaptığı işin niteliği itibariyle diğer bölümlerde işverence istihdamının mümkün olduğu hususunun gözetilmediği gerekçesiyle davanın kabulü ile feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 12.10.2009 tarih 2008/42844-2009/26732 karar sayılı kararında; "mahallinde uzman bilirkişi kurulu ile keşif yapılarak, geçmişte işyerinde ne şekilde çalışıldığı, işverence iddia edildiği gibi bir otomasyon ve teknoloji yoğun üretime geçilip geçilmediği, bu tür bir çalışma varsa hangi bölümlerde ne şekilde uygulandığı, bu durumun fesih kararını zorunlu kılıp kılmadığı, fesih bildiriminde belirtilen ekonomik zorlukların neler olduğu, ayrıca davacının eğitim durumu ve kıdemi dikkate alınarak iş yerinde başka bölümlerde değerlendirilip değerlendirilmeyeceği, feshin son çare olması ilkesine uygun davranılıp davranılmadığı kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir" demek suretiyle hükmün bozulmasına karar vermiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak, iki mali müşavir ve bir hukukçudan müteşekkil üçlü bilirkişilerden rapor alınmış ve rapordaki tespitler hükme esas alınmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, bu kez davacı vekilince, bilirkişilerin Toplu İş Sözleşmesindeki tenkisat kuralını dikkate almadan rapor tanzim ettikleri gerekçesiyle temyiz edilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece, her ne kadar bozmaya uyularak, bilirkişi heyetinden rapor almak suretiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, hükme dayanak kılınan bilirkişi raporunda işçi çıkartılması sırasında iş yerinde uygulanan Toplu İş Sözleşmesinde (TİS) öngörülen "tenkisat kuralına" uyulup uyulmadığı yönünde tespit yapılmamıştır.
Bu itibarla, aynı bilirkişi heyetinden veya başka bir bilirkişiden, toplu işçi çıkarma sırasında TİS"in 27. maddesinde öngörülen kurala uyulup uyulmadığının tespiti yönünde rapor alınıp, tenkisat kuralına uyulmuş ise şimdiki gibi davanın reddine, uyulmamışsa davanın kabulüne karar verilmelidir. Mahkemece bu yönde bir inceleme yapılmadan sonuca gidilmesi hatalı olup, hüküm bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgiliye iadesine, 27.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.