Esas No: 2009/94
Karar No: 2011/90
Karar Tarihi: 02/06/2011
AYM 2009/94 Esas 2011/90 Karar Sayılı Norm Denetimi İlamı
Esas Sayısı : 2009/94
Karar Sayısı : 2011/90
Karar Günü : 2.6.2011
R.G. Tarih-Sayı : 21.10.2011-28091
İPTAL DAVASINI AÇAN: Anamuhalefet (Cumhuriyet Halk) Partisi TBMM Grubu adına Grup Başkanvekilleri Hakkı Suha OKAY, Kemal KILIÇDAROĞLU ve Kemal ANADOL
İPTAL DAVASININ KONUSU: 19.11.2009 günlü, 5924 sayılı Sayıştay Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un;
1) 1. Maddesi ile değiştirilen 21.2.1967 günlü, 832 sayılı Sayıştay Kanunu"nun 9. maddesinin;
a- Beşinci fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan "üç katına kadar aday" ibaresinin,
b- Altıncı fıkrasının "Bunun dışında mülakat ile ilgili herhangi bir kayıt sistemi kullanılmaz." biçimindeki son cümlesinin,
2) 2. Maddesi ile 832 sayılı Kanun"a eklenen Geçici 11. maddenin;
a- Birinci fıkrasının,
b- İkinci fıkrasının,
Anayasa"nın 2., 10., 11. ve 138. maddelerine aykırılığı savıyla iptalleri ve yürürlüklerinin durdurulması istemidir.
II- YASA METİNLERİ
A- İptali İstenen Yasa Kuralları
1) 21.2.1967 günlü, 832 sayılı Sayıştay Kanunu"nun; 19.11.2009 günlü, 5924 sayılı Kanun"un 1. maddesiyle değiştirilen ve iptali istenen ibare ile cümleyi de içeren 9. maddesi şöyledir:
"Denetçiler, denetçi yardımcılığından yetişirler.
Denetçi yardımcılığına, hukuk, siyasal bilgiler, iktisat, işletme, iktisadi ve idari bilimler fakültelerinden veya bunlara denkliği Yükseköğretim Kurulu tarafından kabul edilen yurt içi veya yurt dışındaki en az dört yıllık fakülte veya yüksek okullardan birini bitirmiş olanlar arasından açılacak giriş sınavını kazananlar Birinci Başkan tarafından aday olarak atanır. Sınava girebilmek için sınavın yapıldığı yılın Ocak ayının ilk günü itibariyle 31 yaşını bitirmemiş olmak ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde belirtilen genel nitelikleri taşımak şarttır.
Giriş sınavı; eleme sınavı, yazılı sınav ve mülakattan oluşur. Eleme ve yazılı sınavları, Sayıştay Başkanlığı ile imzalanacak protokole göre Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi tarafından yapılır.
Eleme sınavı; alan bilgisi, genel kültür ve genel yetenek sorularından oluşur ve test usulüne göre yapılır. Eleme sınavı sonucunda, yetmiş puandan az olmamak üzere en yüksek puandan başlayarak sınav ilanında belirtilen kadronun beş katına kadar aday yazılı sınava çağrılır.
Yazılı sınav; zorunlu olan; İktisat, Maliye, Hukuk, Kompozisyon ile seçimlik olan Ticaret Hukuku veya Muhasebe konularından oluşur. Yazılı sınav sonucunda, yetmiş puandan az olmamak üzere, en yüksek puandan başlayarak eleme sınavı ilanında belirtilen kadronun üç katına kadar aday mülakata çağrılır.
Mülakat, adayın;
a) Bir konuyu kavrayıp özetleme, ifade yeteneği ve muhakeme gücü,
b) Liyakati, temsil kabiliyeti, davranış ve tepkilerinin mesleğe uygunluğu,
c) Özgüveni, ikna kabiliyeti ve inandırıcılığı,
ç) Genel yetenek ve genel kültürü,
d) Bilimsel ve teknolojik gelişmelere açıklığı,
yönlerinden değerlendirilerek, ayrı ayrı puan verilmek suretiyle gerçekleştirilir. Adaylar, komisyon tarafından (a) ila (d) bentlerinde yazılı özelliklerin her biri için yirmişer puan üzerinden değerlendirilir ve verilen puanlar ayrı ayrı tutanağa geçirilir. Bunun dışında mülakat ile ilgili herhangi bir kayıt sistemi kullanılmaz.
Mülakat komisyonu; Birinci Başkanın veya görevlendireceği bir daire başkanının başkanlığında, iki üye ve üç uzman denetçi olmak üzere altı kişiden oluşur. Mülakatta başarılı sayılmak için, komisyon başkan ve üyelerinin yüz tam puan üzerinden verdikleri puanların aritmetik ortalamasının en az yetmiş olması şarttır.
Giriş sınav sonuç listesi; eleme sınav puanı ve yazılı sınav puanı ile mülakat puanının aritmetik ortalaması tespit edilerek en yüksek puan alandan başlamak üzere hazırlanır. Giriş sınav sonuç listesindeki sıralama doğrultusunda eleme sınav ilanında belirtilen kadro sayısı kadar adayın atama işlemleri yapılır.
Denetçi yardımcılarının mesleki eğitim ve staj süresi en az iki en çok üç yıldır. Adaylık süresi en az bir en çok iki yıldır. Adaylık süresi sonunda; olumlu sicil alanlar Memurlar Seçim ve Disiplin Kurulunun kararı ve Birinci Başkanın onayıyla denetçi yardımcılığına atanırlar. Olumlu sicil alamayanların görevine Memurlar Seçim ve Disiplin Kurulu kararı ve Birinci Başkanın onayıyla son verilir.
Denetçi yardımcılarının denetçiliğe atanabilmeleri için mesleki eğitim ve staj sonunda yapılacak sınavda başarılı olmaları ve olumlu sicil almaları şarttır. Yeterlik sınavında başarılı olamayanların meslek mensupluğu ile ilişiği kesilir. Bunlardan yazılı olarak talepte bulunanlar, Sayıştay Birinci Başkanının onayıyla yönetim mensubu olarak atanır.
Sayıştay meslek mensupları ile savcı ve yardımcılarının yükselme süreleri iki yıldır.
Denetçi yardımcılığı adaylığına giriş sınavı esas ve usulleri, mesleki eğitimde okutulacak derslerle staj şekli ve şartları ile süresi, eğitim ve staj sonundaki sınav usulleri ve diğer hususlar yönetmelikle düzenlenir."
2) 21.2.1967 günlü, 832 sayılı Sayıştay Kanunu"nun; 19.11.2009 günlü, 5924 sayılı Kanun"un 2. maddesiyle eklenen ve iptali istenen fıkraları da içeren Geçici 11. maddesi şöyledir:
"2/2/2009 - 6/2/2009 tarihleri arasında yapılan Sayıştay denetçi yardımcısı adaylığı sözlü sınavında başarısız sayılanlar, bu Kanun hükümlerine göre mülakata alınırlar. Bu Kanunun 9 uncu maddesinin yedinci fıkrasındaki "yetmiş" ibaresi, bu mülakatta "elli" olarak uygulanır.
2/2/2009 - 6/2/2009 tarihleri arasında yapılan sınav sonucuna göre atananların, sınav sonucuna ilişkin hakları saklıdır. Bu adayların eğitimleri ve stajları kaldığı yerden devam eder.
Bu Kanunun 9 uncu maddesinde öngörülen yönetmelik bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç üç ay içerisinde çıkarılır."
B- Dayanılan Anayasa Kuralları
Dava dilekçesinde Anayasa"nın 2., 10., 11. ve 138. maddelerine dayanılmıştır.
III- İLK İNCELEME
Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü"nün 8. maddesi gereğince; Haşim KILIÇ, Osman Alifeyyaz PAKSÜT, Sacit ADALI, Fulya KANTARCIOĞLU, Ahmet AKYALÇIN, Mehmet ERTEN, A. Necmi ÖZLER, Serdar ÖZGÜLDÜR, Şevket APALAK, Serruh KALELİ ve Zehra Ayla PERKTAŞ"ın katılımlarıyla 22.12.2009 gününde yapılan ilk inceleme toplantısında, dosyada eksiklik bulunmadığından işin esasının incelenmesine, yürürlüğü durdurma isteminin esas inceleme aşamasında karara bağlanmasına, oybirliğiyle karar verilmiştir.
IV- ESASIN İNCELENMESİ
Dava dilekçesi ve ekleri, işin esasına ilişkin rapor, iptali istenen Yasa kuralları, dayanılan Anayasa kuralları ve bunların gerekçeleri ile diğer yasama belgeleri okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
A- 832 sayılı Kanun"un; 19.11.2009 günlü, 5924 sayılı Kanun"un 1. maddesiyle değiştirilen 9. Maddesinin Beşinci Fıkrasının İkinci Cümlesinde Yer Alan "üç katına kadar aday" ibaresi İle Altıncı Fıkrasının "Bunun dışında mülakat ile ilgili herhangi bir kayıt sistemi kullanılmaz" Biçimindeki Son Cümlesinin İncelenmesi
832 sayılı Kanunu"nun iptali istenen ibare ve cümleyi de içeren 9. maddesi, 3.12.2010 günlü, 6085 sayılı Sayıştay Kanunu"nun 82. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a) bendi uyarınca yürürlükten kaldırıldığından, söz konusu ibare ve cümleye ilişkin konusu kalmayan iptal istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
B- 832 sayılı Kanun"un; 19.11.2009 günlü, 5924 sayılı Kanun"un 2. maddesiyle eklenen Geçici 11. Maddesinin Birinci ve İkinci Fıkralarının İncelenmesi
1- Genel Açıklama
İptali istenen kuralların yürürlüğe girdiği tarihten önce Sayıştay Denetçi Yardımcısı adaylığına giriş sınavları, Sayıştay Denetçi Yardımcısı Adaylığına Giriş Sınavı ve Denetçi Yardımcısı Adayları ile Denetçi Yardımcılarının Yetiştirilme ve Meslek Sınavı Yönetmeliği hükümlerine göre yapılmaktaydı. Anılan Yönetmeliğin 8. maddesine göre adaylar, eleme, yazılı ve sözlü olmak üzere üç aşamalı bir sınava tabi tutulmaktaydılar. Ancak, 2.2.2009 ilâ 6.2.2009 tarihleri arasında yapılan Sayıştay denetçi yardımcısı adaylığı sözlü sınavının ve sözlü sınavın dayanağını oluşturan söz konusu Yönetmeliğin 16. maddesinde yer alan "Sözlü sınavda adaylara, kurul üyelerince ortaklaşa takdir edilecek tek not verilir." biçimindeki cümlenin Danıştayca yürütmesinin durdurulmasına karar verilmesi üzerine, Yönetmelikle düzenlenen Sayıştay denetçi yardımcısı adaylığı sınavına ilişkin bazı kurallar 19.11.2009 günlü, 5924 sayılı Kanun"la değiştirilen 832 sayılı Sayıştay Kanunu"nun 9. maddesiyle yasa hükmü haline getirilmiştir. Yapılan düzenlemeyle denetçi yardımcılığına giriş sınavıyla atama yapılacağı giriş sınavının eleme, yazılı ve mülakat aşamalarından oluşacağı belirtilerek bunlara ilişkin ayrıntılı hükümlere yer verilmiş, mülakatın tutanaklar dışında herhangi bir kayıt sistemiyle kayıt altına alınamayacağı ifade edilmiş, Yönetmelikte yer alan "sözlü sınav" ibaresi "mülakat" olarak değiştirilerek mülakatta başarılı olmak için aranan en az 50 puan alma koşulu 70 puana yükseltilmiştir.
832 sayılı Kanun"un iptali istenen kuralları içeren Geçici 11. maddesinin, 5924 sayılı Kanun"la değiştirilen 832 sayılı Kanun"un 9. maddesiyle uyum sağlamak ve 2.2.2009 ilâ 6.2.2009 tarihleri arasında yapılan Sayıştay denetçi yardımcısı adaylığı sözlü sınavına ilişkin Danıştayca verilen yürütmenin durdurulması kararından sonra ortaya çıkan durumu açıklığa kavuşturma amacıyla yasalaştırıldığı anlaşılmaktadır.
Kanun"un Geçici 11. maddesinin birinci fıkrasında, 2.2.2009 ilâ 6.2.2009 tarihleri arasında yapılan Sayıştay denetçi yardımcısı adaylığı sözlü sınavında başarısız sayılanların, bu Kanun hükümlerine göre mülakata alınacağı ve yapılacak mülakatta en az 50 puan alan adayların başarılı sayılacağı; ikinci fıkrasında ise 2.2.2009 ilâ 6.2.2009 tarihleri arasında yapılan sınav sonucuna göre atananların sınav sonucuna ilişkin haklarının saklı olduğu, bu adayların eğitimlerinin ve stajlarının kaldığı yerden devam edeceği kurala bağlanmaktadır.
2- Anayasa"ya Aykırılık Sorunu
Dava dilekçesinde; yapılan düzenlemelerle kişisel ve saklı bir amacın güdülerek 2 ilâ Şubat 2009 tarihlerinde yapılan sözlü sınava ilişkin olarak Danıştay tarafından verilen yürütmenin durdurulması kararıyla atama işlemi durdurulanlar ile sözlü sınavda başarısız sayılanların atamasının yetki saptırması yoluyla gerçekleştirilmeye çalışılması nedeniyle kamu yararına dayanılmadığı, kuralların esas itibariyle Sayıştay denetçi yardımcısı adaylığı sözlü sınavında başarısız sayılanlar ile atama işlemleri yargı kararları ile durdurulanlar için getirilmesi nedeniyle yasaların genelliği ilkesine de uymadığı, 832 sayılı Kanun"un 19. maddesi hükmüne rağmen Sayıştay Genel Kurulundan görüş alınmadan kuralların yasalaştırıldığı, Geçici 11. maddenin birinci fıkrasındaki düzenlemeyle daha önce Sayıştay denetçi yardımcısı adaylığı sözlü sınavında başarısız sayılanların mülakata alınmaları suretiyle aynı eleme ve yazılı sınava giren ve dolayısıyla aynı hukuki durumda olanlardan bazılarının sözlü sınava, bazılarının mülakata tabi tutulduğu, iptali istenen kurallarla getirilen düzenlemeyle Danıştay 12. Dairesinin aynı konuda verdiği yürütmenin durdurulması kararının geçersiz hale getirildiği belirtilerek, kuralların Anayasa"nın 2., 10, 11. ve 138. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
Anayasa"nın 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti"nin bir hukuk devleti olduğu belirtilmiştir. Hukuk devleti, eylem ve işlemleri hukuka uygun olan, insan haklarına dayanan, bu hak ve özgürlükleri koruyup güçlendiren, her alanda adil bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdüren, Anayasa"ya aykırı durum ve tutumlardan kaçınan, hukukun üstün kurallarıyla kendini bağlı sayan ve yargı denetimine açık olan devlettir.
Hukuk devletinde yasaların kamu yararı gözetilerek çıkarılması zorunludur. Yasa koyucu, Anayasa"ya ve hukukun genel ilkelerine aykırı olmamak kaydıyla her türlü düzenlemeyi yapmak yetkisine sahip olup, düzenlemenin kamu yararına, başka bir anlatımla ülke koşullarına uygun olup olmadığının belirlenerek takdir edilmesi yasa koyucuya aittir. Anayasa"ya uygunluk denetiminde, yasakoyucunun kamu yararı anlayışının isabetli olup olmadığı değil, incelenen kuralın kamu yararı dışında belli bireylerin ya da grupların çıkarları gözetilerek yasalaştırılmış olup olmadığının incelenebileceği açıktır.
Kanun"un Geçici 11. maddesinin birinci fıkrasındaki kuralla, 2 ilâ 6 Şubat 2009 tarihleri arasında yapılan sözlü sınavda başarısız sayılanlar için yapılacak mülakatta adayların başarısız sayıldıkları sınavın yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Yönetmeliğin 16. maddesinde sözlü sınav notunun en az 50 puan olması; buna karşılık Yasa"nın 9. maddesinde mülakat puanının an az 70 puan olarak öngörülmesinden dolayı sınava gireceklerin mağduriyetlerinin önlenmesi amacıyla mülakat puanının 50 olarak belirlendiği anlaşılmaktadır. Yapılan düzenlemeyle, söz konusu sözlü sınavda başarısız olanlara yürütmenin durdurulması kararının ve Yasa"yla yapılan yeni düzenlemenin gereği olarak yeni bir mülakat hakkının verilmesinin ve bu sınavda önceki sınavda geçerli olan başarı puanının esas alınmasının kamu yararı amacı dışında bir yönü bulunmamaktadır.
Aynı maddenin ikinci fıkrasıyla yapılan düzenlemeyle de 2.2.2009 ilâ 6.2.2009 tarihleri arasında yapılan Sayıştay denetçi yardımcısı adaylığı sözlü sınavında başarılı kabul edilip ataması yapılan ve yedi ay süreyle görev yaptıktan sonra Danıştayın verdiği yürütmenin durdurulması kararı gereğince adaylıklarına son verilenlerin haklarının korunması ve mağduriyetlerinin giderilmelerinin amaçlandığı dikkate alındığında, kuralın Anayasa"ya aykırı bir tarafının bulunmadığı açıktır.
Hukuk devleti ilkesinin önkoşullarından biri olan hukuk güvenliği ile kişilerin hukuki güvenliğinin sağlanması amaçlanmaktadır. Hukuk güvenliği ilkesi, hukuk normlarının öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, devletin de yasal düzenlemelerinde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınmasını gerekli kılar.
Kanun"un Geçici 11. maddesinin ikinci fıkrasındaki kuralla, 2 ilâ 6 Şubat 2009 tarihleri arasında yapılan sözlü sınavda başarılı olup Sayıştay denetçi yardımcısı adayı olarak atanan ve yaklaşık yedi ay süreyle stajlarını yapanların, sınavın yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri uyarınca kazandıkları adaylık statüsü korunmuş, adayların denetçi yardımcılığı ve stajları sonunda Sayıştay denetçi yardımcısı olabilmelerine yönelik haklı beklentileri karşılanmak amacıyla, hukuki güvenlik ilkesinin gereği yerine getirilmiştir.
Öte yandan, yasaların ve yasalarla getirilen kuralların genel olması, hukuk devleti ve yasa önünde eşitlik ilkelerinin bir sonucudur. Yasaların genelliğinden anlaşılan, belli kişileri hedef almayan, özel bir durumu gözetmeyen, önceden saptanıp soyut biçimde herkese uygulanabilecek kurallar içermesidir. Buna göre yasa kurallarının her şeyden önce genel nitelikte olması, herkes için objektif hukuki durumlar yaratması ve aynı hukuki durumda bulunan kişilere ayırım gözetilmeksizin uygulanabilir olması gerekir. İptali istenen kurallar, 2 ilâ 6 Şubat 2009 tarihleri arasında yapılan sınavda başarılı olanlar ile başarısız olanlarının tamamını kapsamına almaktadır. Kurallarla yapılan düzenlemeyle, kapsama alınan kişiler arasında bir ayırım yapılmadığı gibi, söz konusu kişilere özel bir imtiyaz da sağlandığı anlaşılmadığından, kuralların yasaların genelliği ilkesine aykırı bir yönü bulunmamaktadır.
Anayasa"nın 10. maddesinde yer verilen eşitlik ilkesi hukuksal durumları aynı olanlar için söz konusudur. Bu ilke ile eylemli değil, hukuksal eşitlik öngörülmüştür. Eşitlik ilkesinin amacı, aynı durumda bulunan kişilerin yasalar karşısında aynı işleme bağlı tutulmalarını sağlamak, ayrım yapılmasını ve ayrıcalık tanınmasını önlemektir. Bu ilkeyle, aynı durumda bulunan kimi kişi ve topluluklara ayrı kurallar uygulanarak yasa karşısında eşitliğin ihlali yasaklanmıştır. Yasa önünde eşitlik, herkesin her yönden aynı kurallara bağlı tutulacağı anlamına gelmez. Durumlardaki değişikliğin doğurduğu zorunluluklar, kamu yararı ya da başka haklı nedenlere dayanılarak yasalarla farklı uygulamalar getirilmesi, Anayasa"nın eşitlik ilkesinin çiğnendiğini göstermez. Aynı hukuksal durumlar aynı, ayrı hukuksal durumlar farklı kurallara bağlı tutulursa Anayasa"da öngörülen eşitlik ilkesi zedelenmez.
Kanun"un Geçici 11. maddesinin iptali istenen birinci fıkrasında, 2.2.2009 ilâ 6.2.2009 tarihleri arasında yapılan Sayıştay denetçi yardımcısı adaylığı sözlü sınavında başarısız sayılanların, bu Kanun hükümlerine göre mülakata alınacakları hükme bağlanmıştır. Sayıştay Denetçi Yardımcısı Adaylığına Giriş Sınavı ve Denetçi Yardımcısı Adayları ile Denetçi Yardımcılarının Yetiştirilme ve Meslek Sınavı Yönetmeliği"nin 8. maddesinde öngörülen sözlü sınav ibaresinin, 19.11.2009 günlü, 5924 sayılı Kanun"la değiştirilen 832 sayılı Sayıştay Kanunu"nun 9. maddesiyle mülakat olarak değiştirilmesi nedeniyle, bu düzenlemeye paralel olarak iptali istenen kuralda da sözlü sınav tabiri yerine mülakat sözcüğü kullanılmıştır. Bir başka ifadeyle iptali istenen kuralda yer alan önceki sözlü sınavda başarısız olanların mülakata alınacağı biçimindeki düzenleme, Yönetmelikte yer alan sözlü sınavın adının mülakat olarak değiştirilmesinden kaynaklanmaktadır. Bu durumda, kuralda önceki sözlü sınavda başarısız olanların tümünün yeniden mülakata alınacakları hükmüne de yer verildiği dikkate alındığında, söz konusu kişilerin bazılarının mülakata bazılarının ise sözlü sınava tabi tutulmaları söz konusu olmadığından, eşitlik ilkesine aykırılıktan söz edilemez.
Anayasa"nın 138. maddesinin son fıkrasında, yasama ve yürütme organları ile idarenin mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, bu organların ve idarenin mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremeyeceği ve bunların yerine getirilmesini geciktiremeyeceği kurala bağlanmıştır.
İptali istenen kuralların Sayıştay denetçi yardımcısı adaylığı sınavına ilişkin bazı hükümlerin yasa ile düzenlenmesi nedeniyle bu yeni yasal duruma bağlı olarak ve geçmişte yapılan sınavın yargı kararıyla yürürlüğünün durdurulmasından sonra ortaya çıkan belirsizliğin giderilmesi amacıyla yasalaştırıldığı dikkate alındığında, yasama organının yargı kararını etkisizleştirmek amacıyla hareket ettiği söylenemez. Yasakoyucu tarafından getirilen ve genel, objektif nitelik taşıdığı görülen kuralın, Anayasa"nın 138. maddesine aykırılığından söz edilemez.
Fulya KANTARCIOĞLU ve Zehra Ayla PERKTAŞ, bu sonuca farklı gerekçelerle katılmışlardır.
Açıklanan nedenlerle iptali istenen kurallar, Anayasa"nın 2., 10. ve 138. maddelerine aykırı değildir. İptal isteminin reddi gerekir.
Kuralların, Anayasa"nın 11. maddesi ile ilgisi görülmemiştir.
V- YÜRÜRLÜĞÜN DURDURULMASI İSTEMİNİN İNCELENMESİ
19.11.2009 günlü, 5924 sayılı Sayıştay Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un:
1- 1. maddesiyle, 21.2.1967 günlü, 832 sayılı Sayıştay Kanunu"nun değiştirilen 9. maddesinin beşinci fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan "" üç katına kadar aday "" ibaresi ile altıncı fıkrasının "Bunun dışında mülakat ile ilgili herhangi bir kayıt sistemi kullanılmaz." biçimindeki son cümlesi hakkında, 2.6.2011 günlü, E. 2009/94, K. 2011/90 sayılı kararla karar verilmesine yer olmadığına karar verildiğinden, bu cümle ve ibareye ilişkin YÜRÜRLÜĞÜN DURDURULMASI İSTEMİ HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2- 2. maddesiyle, 832 sayılı Kanun"a eklenen Geçici 11. maddenin birinci ve ikinci fıkralarına yönelik iptal istemleri, 2.6.2011 günlü E. 2009/94, K. 2011/90 sayılı kararla reddedildiğinden, bu fıkralara ilişkin YÜRÜRLÜĞÜN DURDURULMASI İSTEMİNİN REDDİNE,
2.6.2011 gününde OYBİRLİĞİYLE karar verilmiştir.
VI- SONUÇ
19.11.2009 günlü, 5924 sayılı Sayıştay Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un:
1- 1. maddesiyle, 21.2.1967 günlü, 832 sayılı Sayıştay Kanunu"nun değiştirilen 9. maddesinin beşinci fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan "" üç katına kadar aday "" ibaresi ile altıncı fıkrasının "Bunun dışında mülakat ile ilgili herhangi bir kayıt sistemi kullanılmaz." biçimindeki son cümlesi, 3.12.2010 günlü, 6085 sayılı Sayıştay Kanunu"nun 82. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a) bendi ile yürürlükten kaldırıldığından, bu cümle ve ibareye ilişkin KONUSU KALMAYAN İPTAL İSTEMİ HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2- 2. maddesiyle, 832 sayılı Kanun"a eklenen Geçici 11. maddenin birinci ve ikinci fıkralarının Anayasa"ya aykırı olmadığına ve iptal isteminin REDDİNE,
2.6.2011 gününde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Başkan Haşim KILIÇ |
Başkanvekili Osman Alifeyyaz PAKSÜT |
Başkanvekili Serruh KALELİ |
Üye Fulya KANTARCIOĞLU |
Üye Fettah OTO |
Üye Serdar ÖZGÜLDÜR |
Üye Zehra Ayla PERKTAŞ |
Üye Recep KÖMÜRCÜ |
Üye Alparslan ALTAN |
Üye Burhan ÜSTÜN |
Üye Engin YILDIRIM |
Üye Nuri NECİPOĞLU |
Üye Hicabi DURSUN |
Üye Celal Mümtaz AKINCI |
Üye Erdal TERCAN |
DEĞİŞİK GEREKÇE
19.11.2009 günlü 5924 sayılı Sayıştay Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 2. maddesiyle 832 sayılı Yasa"ya eklenen Geçici 11. maddenin, iptali istenen birinci ve ikinci fıkralarında, "02.02.2009 - 06.02.2009 tarihleri arasında yapılan Sayıştay denetçi yardımcısı adaylığı sözlü sınavında başarısız sayılanlar, bu Kanun hükümlerine göre mülakata alınırlar. Bu Kanunun 9 uncu maddesinin yedinci fıkrasındaki "yetmiş" ibaresi, bu mülakatta "elli" olarak uygulanır; 02.02.2009 " 06.02.2009 tarihleri arasında yapılan sınav sonucuna göre atananların, sınav sonucuna ilişkin hakları saklıdır. Bu adayların eğitimleri ve stajları kaldığı yerden devam eder" denilmektedir. Bu kuralın, 02.02.2009 - 06.02.2009 tarihleri arasında yapılan Sayıştay denetçi yardımcılığı sözlü sınavının ve bu sınav sonucu yapılan atama işlemlerinin, yürütülmesinin durdurulmasına ilişkin Danıştay Onikinci Daire kararının geçersiz kılınması amacıyla getirildiği anlaşılmaktadır. Yargı kararlarıyla hukuka aykırı olduğu saptanan idari işlemlere yasa ile geçerlik tanınması, fonksiyon gaspına yol açacağından Anayasa"nın kuvvetler ayrılığı ilkesi karşısında kabul edilemez bir durumdur. Bu bağlamda, dava konusu kuralın uygulandığı kişiler yönünden de kazanılmış hak, beklenen hak, hukuk güvenliği gibi ilkelerin geçerli olması düşünülemez. Bu ilkeler, ancak idarenin kendi içinde hukuka uygun usullerle tesis ettiği işlemler için söz konusu olabilir. İdarenin hukuka aykırı işlemlerinin yargı kararlarıyla engellenmesi durumunda, yasama gücünün, hukuka aykırılığı aşmak amacıyla kullanılması, hukukun üstünlüğü ilkesi ile bağdaşmaz. Ancak, Anayasa Mahkemesi"nin iptal kararları, Anayasa"nın 153. maddesi uyarınca Resmî Gazete"de yayımlandıkları tarihte yürürlüğe girip, geçmişe etkili olmadıklarından, dava konusu kuralın iptalinde hukuksal yarar bulunmadığı gerekçesiyle çoğunluk görüşüne farklı gerekçe ile katılıyoruz.
Üye Fulya KANTARCIOĞLU |
Üye Zehra Ayla PERKTAŞ |