23. Ceza Dairesi 2015/302 E. , 2015/1037 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, ...ili...mahallesinde Camii Yaptırma Derneği"nin sekreterliğini yapan katılanın yanına giderek cami inşaatında kullanılmak üzere ... Orman İşletme deposunda bulunan keresteleri ucuz fiyata verebileceğini ancak resmi işlemleri orman köylüsü olan bir şahıs üzerinden yapmaları gerektiğini söylediği, bunun üzerine katılanın orman köylüsü olan tanık ..."ı çağırdığı, yanlarına cami imamı olan tanık ..."yı da alarak keresteleri satın almak üzere ..."ya gittikleri, sanığın katılana ""siz bekleyin ben orman köylüsü olan ...ile keresteleri almak için ... Orman İşletme Müdürlüğüne gideceğim"" dediği, katılanın kereste parası olarak 1.900 TL parayı verdiği, sanığın bu paranın 100 TL"sini iade edip geri kalan parayı alarak tanık ...ile birlikte ilçe merkezine gittikleri, sanığın tanık ..."e ""sen burada çay ocağında beni bekle ben işlerimi halledip geleceğim"" diyerek yanından ayrıldığı ve geri dönmediği, bu şekilde hileli hareketlerle menfaat temin ettiğinin iddia edildiği olayda, sanık, tanık ve katılan beyanları, teşhis tutanağı ile tüm dosya kapsamına göre eylemin dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna dair kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi kanun koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmasa da, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde tayin edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla “365 gün”, “304 gün” ve “6.080 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla “5 gün”, “4 gün” ve “80 TL” adli para cezası ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.