4. Ceza Dairesi 2020/33598 E. , 2021/5260 K.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN;
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : İmar kirliliğine neden olma
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen imar kirliliğine neden olma eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu ögelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak,
Önceki hükmün yalnızca sanık tarafından temyiz edildiği, katılan vekilinin temyizinin vekalet ücreti ile sınırlı olduğu ve sonuç cezanın toplam “6.000 TL Adli Para Cezası” olduğu gözetilmeden, sanık hakkında bozma sonrasında “10 ay hapis cezası” tayin edilmek suretiyle 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı, sanık ...’ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1 madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddeleri uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının tebliğnameye uygun olarak “1412 sayılı CMUK"nın 326/son gereği imar kirliliğine neden olma suçundan hükmedilen 10 ay hapis cezasının 5237 sayılı TCK"nın 50/1-a maddesi gereğince günlüğü takdiren 20 TL"den hesaplanmak üzere, sonuç olarak 6.000,00 TL adli para cezasına çevrilmesine”, bölümünün eklenmesi ve sonuç cezanın adli para cezası olması nedeniyle TCK"nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin kısmın da karardan çıkarılması biçiminde, sair yönleri usul ve Kanuna uygun olan HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.