Kamu kurum ve kuruluşlarındaki eşya hakkında hırsızlığa teşebbüs - kamu malına zarar verme - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/14839 Esas 2015/7969 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/14839
Karar No: 2015/7969
Karar Tarihi: 10.12.2015

Kamu kurum ve kuruluşlarındaki eşya hakkında hırsızlığa teşebbüs - kamu malına zarar verme - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/14839 Esas 2015/7969 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanığın Tavşanlı - Tunçbilek Kasabası'nda bulunan E.. E... Tunçbilek Termik Santrali'ne ait bir lojmanda bulunan bakır kabloları kesip çaldığı iddia edilmektedir. Sanığın suçlamaları kabul etmediği ve tanığın mahkeme ifadesinde olay günü yüzde doksan sanığın eylemi gerçekleştirdiğini beyan ettiği belirtilmiştir. Olay anını gösteren CD'deki görüntülerin bilirkişi raporu ile tespit edilmesi gerektiği ve tüm delillerin toplanarak sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin yapılması gerektiği belirtilmiştir. Suçun sübutunun kabulü halinde, sanığın hırsızlık suçu işlemeye teşebbüs ettiği ve buna göre hüküm kurulması gerektiği vurgulanmıştır. Hüküm BOZULMUŞTUR. Kanun maddeleri olarak, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesine atıfta bulunulmuştur.
23. Ceza Dairesi         2015/14839 E.  ,  2015/7969 K.
"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 2 - 2012/160317
MAHKEMESİ : Tavşanlı 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 06/03/2012
NUMARASI : 2011/495 (E) ve 2012/117 (K)
SUÇ : Kamu kurum ve kuruluşlarındaki eşya hakkında hırsızlığa teşebbüs, kamu malına zarar verme
SUÇ TARİHİ : 25/09/2011

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, Tavşanlı - Tunçbilek Kasabası"nda bulunan E.. E... Tunçbilek Termik Santrali"ne ait (Işık Sitesi) lojmanın E - 4 bloğunun bodrum katındaki elektrik işinde kullanılan bakır kabloları kesip ve kabloyu götürürken görülmesi üzerine kabloları bırakıp olay yerinden kaçtığı bu şekilde üzerine atılı suçları işlediği iddia edilen somut olayda;
Sanığın üzerine atılı suçlamaları kabul etmemesi, tanık Mustafa"nın mahkeme ifadesinde olay günü yüzde doksan sanığın söz konusu eylemi gerçekleştirdiğini beyan etmesi karşısında gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; olay anını gösteren CD deki görüntüleri de bulunan şahsın, kuşkuya yer vermeyecek şekilde sanık olup olmadığının bilirkişi raporu ile tespit edilmesi ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm verilmesi,
Suçun sübutunun kabulü halinde ise;
Sanığın üzerine atılı suçların konusunun aynı olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de belirlenen 30.10.2014 tarih, 2014/40-453 sayılı kararı da nazara alınarak değerlendirildiğinde; bir bütün halinde hırsızlığa teşebbüs suçunu oluşturacağı, hükmedilecek cezanın teşdiden tayini hususu da gözetilerek sanıkların hukuki durumlarının buna göre belirlenmesi gerektiği gözetilmeden değerlendirilmede yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Hemen Ara