Esas No: 2018/2065
Karar No: 2022/3489
Karar Tarihi: 01.06.2022
Danıştay 4. Daire 2018/2065 Esas 2022/3489 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2018/2065 E. , 2022/3489 K.Özet:
Danıştay 4. Dairesi, bir şirketin vergi inceleme raporundan hareketle 2011/4 dönemi için tarh edilen vergi ziyaı cezalı gelir (stopaj) vergisinin kaldırılması istemiyle açtığı davayı reddetti. Bölge İdare Mahkemesi, yapılan incelemeler sonucunda davacı şirketin kasada bulundurabileceği tutarın 10.000 TL olduğunu belirledi ancak inşaat sektöründe faaliyet gösteren şirketin işletme kapasitesinden kaynaklanabilecek farklılıklar araştırılmadığı için belirlenen matrah farkının tamamen varsayımsal bir yönteme dayandığına karar verdi. Yapılan incelemeler sonucunda da belirlenen matrah farkında hukuka uyarlık bulunmadığına hükmedildi. Temyiz isteminin reddedildiği kararda, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinin 2. fıkrasında belirtilen temyiz süresine riayet edilmediği için davacının temyiz istemi reddedildi. Ayrıca, temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına karar verildi. Kararın taraflara tebliğ edilmesi ve bir örneğinin Vergi Dava Dairesine gönderilmesi için dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine karar
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/2065
Karar No : 2022/3489
TEMYİZ EDEN TARAFLAR :1- ... Yapı Teknik İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. ...
2-... Vergi Dairesi Başkanlığı
(... Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının taraflarca aleyhlerine olan hüküm fıkralarının bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, adına düzenlenen ... tarih ve ... sayılı vergi inceleme raporunda yer alan tespitlerden hareketle, 2011/4 dönemi için adına tarh edilen vergi ziyaı cezalı gelir (stopaj) vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesince verilen ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararda; dava konusu cezalı tarhiyatın dayanağı olan 2010 yılı için vergi ziyaı cezalı olarak tarh olunan kurumlar vergisinin Mahkemelerinin E:... esas sayılı ... tarih ve K:... sayılı kararıyla, davanın reddine karar verilerek, tarh olunan vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisinin onandığı anlaşılmakla, kurumlar vergisi tarhiyatına esas aynı matrah üzerinden, davacı adına yapılan dava konusu vergi ziyaı cezalı (stopaj) gelir vergisinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince;Mahkeme kararının daire ve dükkan satışından dolayı elde edilen kayıt dışı hasılat ile 2008'de başlanan ve 2010'da biten yıllara sari inşaat işinden dolayı elde edilen kazancın, 2010 yılı kazancına yansıtılmamasına ilişkin kısımlarında hukuka aykırılık bulunmadığı, örtülü kazanç dağıtımına ilişkin ise vergi inceleme elemanınca davacı şirket açısından kasada bulunması gereken günlük tutarın tespitinde, yıl içinde kasadan yapılan ödemelerin toplam tutarının, bir hesap dönemine bölünmesi yöntemi uygulanmış ve bu yöntemle yapılan hesaplamada davacı şirketin kasada bulundurabileceği günlük tutarın 10.000 TL olduğu sonucuna varıldığı, ancak inşaat sektöründe faaliyet gösteren şirketin, günlük işlemlerinin sürdürebilmesi için ne kadar nakde ihtiyacı bulunacağına ilişkin, faaliyet gösterilen inşaat sektöründeki genel uygulama ile davacı şirketin işletme kapasitesinden kaynaklanabilecek farklılıklar araştırılmadığı gibi, şirket temsilcisinin konuya ilişkin açıklamalarının da dikkate alınmadığı, bu haliyle, belirlenen matrah farkının söz konusu hesaplamadan kaynaklanan kısmının, bulunuş şekli itibariyle tamamen varsayımsal bir yönteme dayandığı görüldüğünden, eksik inceleme sonucu hesaplanan örtülü kazanç dağıtımına ilişkin matrah farkında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Belirtilen gerekçe ile davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, dava konusu vergi ziyaı cezalı gelir stopaj vergisi tarhiyatının, örtülü kazanç dağıtımından kaynaklanan matrah farkına isabet eden kısmının kaldırılmasına, diğer matrah farklarından kaynaklanan kısmının kaldırılması isteminin reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Kararın hukuka aykırı olduğu, şirket hakkında düzenlenen vergi inceleme raporunun somut tespitler içermediği ve varsayıma dayandığı, bu rapora istinaden yapılan tarhiyatların hukuka aykırı olduğu, kararın aleyhe olan kısımlarının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davacı şirketin 2010 yılı "100-Kasa Hesabı"nda ticari hayatın olağan akışına uygun olmayacak miktarlarda nakit bulunduğu tespit ediliği, ayrıca banka kredisi kullanılarak finansman giderlerine katlanıldığı, davacının kasada bulundurabileceği tutarın 10.000 TL olarak dikkate alındığı, yapılan iş ve işlemlerin yerinde ve yasal olduğu, kararın aleyhe olan kısımlarının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 4001 sayılı Kanunla değiştirilen 46. maddesinin 2. fıkrasında, vergi mahkemelerinin nihai kararlarına karşı tebliğ tarihini izleyen otuz gün içinde Danıştay'da temyiz yoluna başvurulabileceği; 48. maddesinin 6. fıkrasında ise, temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapılması veya kesin bir karar hakkında olması halinde karar veren merci, temyiz isteminin reddine karar vereceği hükümlerine yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının 26/01/2018 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, temyiz süresinin son günü 26/02/2018 tarihine rastladığı, yine davalı idarenin temyiz dilekçesinin 27/02/2018 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, karşı temyiz süresinin son gününün 27/03/2018 tarihine rastladığı, davacı tarafından otuz günlük sürenin geçirilerek 21/03/2019 tarihinde temyiz talebinde bulunulduğu anlaşıldığından davacının temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddi gerekmektedir.
Davalı idarenin temyiz istemine gelince;
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin SÜRE AŞIMI NEDENİYLE REDDİNE, davalı idarenin temyiz isteminin REDDİNE,
2. Temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve ... TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 01/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.