Danıştay 3. Daire 2021/2972 Esas 2022/2800 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Daire
Esas No: 2021/2972
Karar No: 2022/2800
Karar Tarihi: 07.06.2022

Danıştay 3. Daire 2021/2972 Esas 2022/2800 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 3. Daire Başkanlığı         2021/2972 E.  ,  2022/2800 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2021/2972
    Karar No : 2022/2800

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …

    İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurularına ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:…. sayılı kararının aleyhe olan hüküm fıkrasının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı adına, komisyon karşılığı kısmen sahte fatura düzenlediği ve bir kısım alışlarını sahte faturayla belgelendirdiği yolunda saptamalar içeren vergi tekniği raporuna atıfla tanzim edilen vergi inceleme raporuna dayanılarak 2016 yılının Mayıs ila Aralık dönemleri için re'sen salınan katma değer vergisi ile tekerrür hükümleri gereğince artırılarak kesilen üç kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacı adına, 2016 yılına ilişkin olarak yapılan gelir vergisine karşı açılan davanın, Mahkemelerinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla tarhiyatın, komisyon karşılığı düzenlenen faturalardan kaynaklanan kısmı yönünden reddedildiği dikkate alındığında dava konusu tarhiyatın, komisyon geliri üzerinden hesaplanan kısmında hukuka aykırılık olmadığı; kullanıldığı iddia edilen sahte faturaların kimlerden hangi dönemde alındığına ilişkin olarak yapılmış ve neden sahte olarak nitelendirildiğine dair tespit olmadığı, davacının söz konusu faturalara yönelik beyanları hakkında bir değerlendirme yapılmadığından, sahte olduğu belirtilen faturalara konu indirimlerin reddinden kaynaklanan kısmının ise hukuka uygun düşmediği, 2014 yılının Ekim dönemine ilişkin olup 31/03/2015 tarihinde tebliğ edilerek kesinleşen cezanın tekerrüre esas alınabileceği gerekçesiyle tarhiyat azaltılmıştır.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurularının, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Hakkında düzenlenen vergi tekniği raporuyla komisyon karşılığı kısmen sahte fatura düzenlediği ve bir kısım alışlarını sahte faturalarla belgelendirdiği saptanan davacı adına yapılan tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
    İNCELEME VE GEREKÇE:
    MADDİ OLAY :
    Davacı adına, komisyon karşılığı kısmen sahte fatura düzenlediği ve bir kısım alışlarını sahte faturayla belgelendirdiği yolunda saptamalar içeren vergi tekniği raporuna atıfla tanzim edilen vergi inceleme raporuna dayanılarak dava konusu tarhiyatın yapıldığı anlaşılmıştır.
    İLGİLİ MEVZUAT:
    213 sayılı Vergi Usul Kanununun 3. maddesinin (B) bendinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan şahit ifadesinin ispatlama vasıtası olarak kullanılamayacağı, iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfetinin bunu iddia eden tarafa ait olacağı hükme bağlanmış, 30. maddesinde de; resen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması şeklinde tanımlanmış, maddenin vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitinin mümkün olmadığı halleri düzenleyen bentleri arasında sayılan tutulması zorunlu olan defterlerin veya verilen beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığına dair delil bulunması hali, re'sen tarh sebebi olarak öngörülmüştür.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Davacının, yasal kayıtlarına maliyet unsuru olarak intikal ettirdiği faturaların gerçek bir emtia ya da mal teslimine dayanmayan faturalar olduğunun tespiti üzerine söz konusu fatura tutarlarının ve komisyon karşılığı düzenlediği ileri sürülen faturalardan elde ettiği gelirin kurum kazancına eklenmesi suretiyle belirlenen matrah farkı esas alınarak salınan vergi ve kesilen cezalara karşı açılan dava, re'sen tarh nedeninin varlığı ortaya konulmadan sonuçlandırılmıştır.
    Re'sen takdiri gerektiren sebepler bulunmadıkça mükelleflerin dönem matrahının re'sen belirlenmesi yoluna gidilemeyeceği yolundaki yukarıdaki düzenlemeler karşısında, davacının kayıtlarına intikal ettirdiği ileri sürülen faturaların sahteliği hakkında yapılacak inceleme ve araştırma sonucu re'sen tarh nedeninin varlığı ortaya konulması gerekirken doğrudan tarh matrahının hukuka uygunluğu yönünden yapılan inceleme sonucunda tarhiyatın, sahte olduğu belirtilen faturalara konu indirimlerin reddinden kaynaklanan kısmını yazılı gerekçeyle kaldıran Vergi Mahkemesi kararının değinilen hüküm fıkrasına yöneltilen davalı idare istinaf başvurusunun reddine dair hüküm fıkrasının bozulması gerekmiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Temyiz isteminin kabulüne,
    2.Vergi Dava Dairesi kararının temyize konu hüküm fıkrasının BOZULMASINA, 07/06/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.

    Hemen Ara