Esas No: 2022/3279
Karar No: 2022/3989
Karar Tarihi: 09.06.2022
Danıştay 8. Daire 2022/3279 Esas 2022/3989 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2022/3279 E. , 2022/3989 K.Özet:
İzmir Valiliği, 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi kapsamında Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılan bir taşınmazın doğrudan satışının yapılması talebine karşı, taşınmazın 1. Derece Doğal Sit alanında kaldığı gerekçesiyle reddetmiştir. Davacı tarafından açılan davada İdare Mahkemesi, dava konusu işlemin iptaline karar vermiştir. Temyiz eden İzmir Valiliği, taşınmazın da dahil olduğu alanın \"Nitelikli Doğal Koruma Alanı ve Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı\" olarak belirlendiğini, Tabiat Varlıkları Bölge Komisyonu'ndan izin ve görüş alınması şartıyla satışının yapılmasında sakınca olmadığını ileri sürmüştür. Ancak temyizden vazgeçme dilekçesi verilmesi nedeniyle, temyiz isteminin aleyhine karar verilmediği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 2/B maddesi: Ormansızlaşmış ve bozulmuş alanların ağaçlandırılması amacıyla, Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılabilmesine ilişkin hükümleri düzenler.
- 6292 sayılı Kanun: Doğal varlıkların ve çevrenin
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/3279
Karar No : 2022/3989
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, zilyedi olduğu ve 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi kapsamında Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılan İzmir ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın 6292 sayılı Kanun kapsamında hak sahibi olduğundan bahisle doğrudan satışının yapılması talepli başvurusunun, anılan taşınmazın 1. Derece Doğal Sit alanında kaldığından bahisle reddine ilişkin İzmir Valiliği Defterdarlık Milli Emlak Dairesi Başkanlığı'nın … tarih ve … sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün … tarih ve … sayılı Olur'u ile dava konusu taşınmazında dahil olduğu alanda yer alan 2/b vasıflı taşınmazların tapu kaydının beyanlar hanesine "söz konusu taşınmaz 2863 sayılı Kanun kapsamında doğal sit alanında kalmakta olup, üzerinde bulunan her türlü izinsiz uygulama ve yapılaşma 2863 sayılı Yasa hükümlerine tabidir" belirtmesinin yapılması şartıyla ilgili tabiat varlıklarını koruma bölge komisyonu kararı beklenmeksizin doğrudan satış işlemlerinin yapılmasına izin verildiğinin bildirildiği, dava konusu taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca satılmasının önünde yasal bir engel kalmadığı anlaşıldığından, davacı tarafından, zilyetliğinde bulunan ve 6831 sayılı Kanun'un 2/B maddesi kapsamında Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılan İzmir ili, Bornova ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazda hak sahibi olduğundan bahisle 6292 sayılı Kanun kapsamında doğrudan satışının yapılması istemiyle yapılan başvurunun, taşınmazın 1. Derece Doğal Sit alanında kalması nedeniyle satışının mümkün olmadığından bahisle reddine ilişkin İzmir Valiliği Defterdarlık Milli Emlak Dairesi Başkanlığı'nın 21/06/2013 tarih ve 26984 sayılı işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle 1. Derece Doğal sit alanında kaldığının ilgili bilgi belgelerle sabit olduğu, kurum izni olmaksızın satışının yapılamayacağından o dönem itibariyle hukuka uygun işlem tesis edildiği, ancak Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün 01/11/2017 tarihli 38681 sayılı yazısı ile dava konusu taşınmazı da kapsayan alanın "Nitelikli Doğal Koruma Alanı ve Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanı" olarak belirlendiği, Tabiat Varlıkları Bölge Komisyonundan izin ve görüş alınması şartıyla satışının yapılmasında sakınca olmadığı, ilgili Komisyon tarafından da bölgedeki taşınmazların satışına uygun görüş verildiği, taşınmazın 6292 sayılı Kanun kapsamında hak sahibine satışı konusunda işlemlere başlandığı, ancak davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre işlem tesis edildiğinden hukuka aykırı işlem tesis edilmediğinden idarenin aleyhine yargılama gideri hükmedilmesinin hukuka aykırı olup kararın bozularak davanın reddine karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, dava konusu taşınmazın 1. Derece Doğal Sit alanı niteliğini fiili olarak kaybettiği, davalı idarece herhangi bir araştırma yapılmadan sit alanı özelliğini kaybetmiş bir alanın satılmasına izin verilmemesi yönünde işlem tesis edildiği, işlemin sebep bakımından hukuka aykırı olduğundan verilen iptal kararının yerinde olduğu savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyizden vazgeçme dilekçesi verilmesi nedeniyle, temyiz istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 307. maddesinde feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmış, 309/1. maddesinde feragat beyanının dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılacağı, 309/4. maddesinde feragat ve kabulün kayıtsız ve şartsız olması gerektiği, 310. maddesinde, feragat ve kabulün, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği, 311. maddesinde ise, feragatin kesin bir hükmün hukuki sonuçlarını doğuracağı belirtilmiştir.
Davalı idare tarafından 29/03/2022 tarihli dilekçe ile Mahkeme kararının temyiz edildiği, 30/05/2022 tarihinde kayda giren dilekçeleri ile de dava konusu taşınmaz ile ilgili İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünden alınan ... sayılı "Temyizden Vazgeçme Oluru" sunularak temyiz taleplerinden vazgeçtiklerinin belirtildiği görülmüştür.
Bu durumda, davalı İzmir Valiliği'nin temyizden vazgeçildiği, bu konuda olur alındığının belirtilmiş olması nedeniyle, temyiz başvurularının esası hakkında karar verilmesine hukuken olanak bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1- TEMYİZ İSTEMİ HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2- Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
3- Posta gideri avansından varsa artan tutarın taraflara iadesine
09/06/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.