Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - görevi kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3465 Esas 2015/7685 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3465
Karar No: 2015/7685
Karar Tarihi: 07.12.2015

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - görevi kötüye kullanma - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/3465 Esas 2015/7685 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Tebliğname No: 11-2012/146521, Tokat Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık T.. Ş..'ın nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik ve görevi kötüye kullanma suçlarından suçlu bulunduğu belirtiliyor. Sanık, isim, soy isim ve baba isimlerinin benzerliğinden yararlanarak altı adet taşınmazı üzerine tescil ettirmiş, ardından bunları satmak için emlakçıya başvurmuş. Ancak durum ortaya çıkmış ve sanık suçlu bulunmuş. Sanık T.. Ş..'ın hükümleri temyiz ettiği belirtilirken, mahkemenin kararı onanmış. Sanık T.. Ş.., resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği için cezalandırılmıştır. Sanıklar M.. ve K..'ın ise görevi kötüye kullanma suçundan mahkum edildiği belirtiliyor. Kanun maddeleri olarak:
- TCK'nın 43. maddesi: Suçun zaman içinde işlenmesi durumunda cezanın tek seferde verileceği belirtilir.
- TCK'nın 62. maddesi: Görevi kötüye kullanma suçunu tanımlar.
- CMK'nın 231/5 maddesi: Temyiz isteminin reddedilmesi durumunda gerekçe gösterilmesi gerektiğini belirtir.
- 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi: Bozmaya karar verildiği durumlarda yeni bir yargılama yapılacağını belirtir.
23. Ceza Dairesi         2015/3465 E.  ,  2015/7685 K.
"İçtihat Metni"


Tebliğname No : 11 - 2012/146521
MAHKEMESİ : Tokat Ağır Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/11/2011
NUMARASI : 2011/73 (E) ve 2011/286 (K)
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, görevi kötüye kullanma
SUÇ TARİHİ : 16/10/2009

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan C.. Ş.."in T.. N.. ilçesi K.. mahallesinde 43 ada 15 ve 16 parsel, 385 ada 145 parsel, 596 ada 20 parsel ve H.. Mahallesinde 212 ve 213 parsel olmak üzere muhtelif büyüklüktü altı adet taşınmazının bulunduğu, sanık T.. Ş.."in babasının adının da C.. Ş.. olduğu, Niksar Asliye Hukuk Mahkemesinde kamulaştırma davasında mahkeme tarafından C.. Ş.. adına tebligat yapıldığı, bunun üzerine olay tarihi 16.10.2009 tarihinde sanık T.. Ş.."in babası ile birlikte Niksar Tapu Müdürlüğüne başvurduğu, yukarıda belirtilen altı adet taşınmazla ilgili olarak isim soy isim ve baba isimlerinin benzerliğinden yararlanarak sanık T.. Ş.. adına satış işleminin, Tapu müdürlüğünde görevli memurlar M.. C.. ve K.. Y.. tarafından gerçekleştirildiği, daha sonra sanık T.. Ş.."in 6 adet taşınmazı satmak için emlakçıya başvurduğu, katılanın taşınmazlarla ilgilenmesi için M.. Ö.. isimli şahsa vekalet verdiği, M.. Ö.."in bu arazileri traktörlerle sürdüğü zaman müşterilerin geldiği ve M.. Ö.."in katılan T.. isminde bir oğlunun olmadığını beyan ettiği, Tapu Müdürlüğüne müracaat ettiğinde durumun farkına varılması üzerine sanık T.."nın bu yerleri soruşturma evresinde katılana iade ettiği, böylelikle sanık T.. Ş.."in resmi belgede sahtecilik ve kamu kurum ve kuruluşlarını araç olarak kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık, sanıklar M.. Y.. ve K.. Y.."ın görevi kötüye kullanma suçlarını işledikleri iddia ve kabul olunan somut olayda;
1- Sanık T.. Ş.. hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Olay tarihinde sanığın isim, soy isim benzerliğinden yararlanarak katılana ait altı adet taşınmazı üzerine tescil ettirdiği anlaşılmakla eyleminin kamu kurum ve kuruluşlarını araç olarak kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğuna yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık T.."nın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2- Sanık T.. hakkında resmi evrakta sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Olay tarihinde sanığın, babası C.. Ş.. ile birlikte başvurarak, katılana ait yerleri kendi üzerine kayıt ettirmek suretiyle altı adet taşınmazı edindiği, babası C.."ın taşınmazların sahibi olmadığı, böylelikle içerik olarak sahte olan altı adet tapu senedi ve satış senedinin tanzimine iştirak ettiği, bu eyleminin resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğuna yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın bu eylemi sadece 16.10.2009 tarihinde gerçekleştirdiği, edinilen taşınmazların tek bir kişiye ait olduğu, bu nedenle suçun tek bir zaman diliminde gerçekleştiği ve sadece katılana karşı fiilin işlendiği anlaşılması karşısında TCK"nın 43. maddesinin uygulanması için gerekli koşulların oluşmadığı halde TCK"nın 43. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini
3- Sanıklar M.. ve K.. hakkında görevi kötüye kullanma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Olay tarihinde Niksar Tapu Müdürlüğünde görev yapan sanıkların, katılana ait taşınmaz dosyalarını incelemeden katılana ait altı adet taşınmazı sanık T.."ya tescil ettiklerinin anlaşılması karşısında sanıkların eylemlerinin görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanıklar hakkında TCK"nın 62. maddesi uygulanırken duruşma sürecine yansıyan iyi halleri gerekçe gösterilmesine karşılık, 5271 sayılı CMK"nın 231/5 maddesi reddedilirken "sanıkların duruşmaları düzenli takip etmemiş olmaları" şeklinde yasal olmayan gerekçe kullanılmak suretiyle hükümde çelişki oluşturulması;
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafileri ve sanık "nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.12.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.




Hemen Ara