Esas No: 2020/3183
Karar No: 2022/5735
Karar Tarihi: 04.07.2022
Danıştay 5. Daire 2020/3183 Esas 2022/5735 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2020/3183 E. , 2022/5735 K.Özet:
Danıştay 5. Dairesi, öğretmenlik yaparken Kamu Görevinden Çıkarılan (KÇÖ) olan davacının OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu'na yaptığı başvurunun reddine ilişkin davanın reddi yolunda verilen Bölge İdare Mahkemesi kararını onadı. Davanın gerekçesinde, OHAL Kararnamesi tarafından doğrudan kamu görevinden çıkarma işleminin insan haklarına açıkça ihlal ettiği belirtildi. Davacının temyiz iddialarının İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirine uymadığına dair davalı idarenin savunması kabul edildi ve temyiz istemi reddedildi. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri ise İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49 ve 50. maddeleri olarak belirtildi.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/3183
Karar No : 2022/5735
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davalı) : …Bakanlığı / …
Vekili : …
İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde öğretmen olarak görev yapmakta iken 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin …tarih ve …sayılı işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen …İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin …Bölge İdare Mahkemesi …İdare Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Olağanüstü Hal(OHAL) Kanun Hükmünde Kararnamesi(KHK) ile doğrudan kamu görevinden çıkarma işleminin birçok açıdan insan haklarını açıkça ihlal ettiği, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi(AİHM) kararları dikkate alındığında söz konusu işlemin ceza hukuku anlamında bir ceza olduğu, bu sebeple ceza hukuku ilkeleri ve güvenceleri dikkate alınarak yargılama yapılması gerektiği, terör örgütü üyeliği suçunun ancak kasten işlenebilen bir suç olduğu, terör örgütüne üye olabilmek için de ortada bir terör örgütünün olması gerektiği, ByLock isimli telekomünikasyon yoluyla yapılan haberleşme uygulamasına dair delillerin yasa dışı olduğu, ByLock'a ilişkin verilerin istihbari çalışmalar çerçevesinde ele geçirildiği, istihbari amaç dışında bu verilerin ceza soruşturması veya kovuşturmasında ya da disiplin soruşturmasında delil olarak kullanılamayacağı, ByLock kayıtlarında ID numarası, kullanıcı adı ve ByLock içeriklerinin bulunmadığı, yasal izinleri alarak kurulmuş ve faaliyet gösteren bir bankaya para yatırmanın, sendikaya üye olmanın, gazete veya dergi aboneliği bulunmasının suç teşkil etmeyeceği gibi kamu görevinden çıkarmaya da sebep olarak gösterilemeyeceği belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Davalı idare tarafından; Bölge İdare Mahkemesi kararında usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı, davacının temyiz iddialarının 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uymadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdari Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 04/07/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.