Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/10766 Esas 2022/15925 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/10766
Karar No: 2022/15925
Karar Tarihi: 14.11.2022

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/10766 Esas 2022/15925 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Bir kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tazminat talebi nedeniyle açılan davada, İstanbul 7. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Bodrum 2. Asliye Hukuk Mahkemesi arasında yetki uyuşmazlığı yaşanarak iki farklı Bölge Adliye Mahkemesi tarafından karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiştir. Dosyanın incelenmesi sonucunda, davacının İstanbul Mahkemelerinin yetkili kılındığına ilişkin itirazının geçersiz olduğu ve davalıların yetki itirazında bulundukları gerekçesiyle her iki mahkemenin de yetkisizlik kararı verdiği tespit edilmiştir. HMK'nın 6. ve 10. maddeleri gereğince, davacının seçimine göre davanın hem genel ve hem de özel yetkili mahkeme olan davalının yerleşim yeri, sözleşmenin ifa edileceği yer ve alacaklının bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği belirtilmiştir. Somut olayda davacının İstanbul Mahkemesinde dava açarak yetkili mahkemeyi seçtiği anlaşıldığından, davanın İstanbul 7. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülüp sonuçlandırılması gerektiği kararlaştırılmıştır. Karar, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ve 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi gereğince oy birliğiyle kesin olarak verilmiştir.
5. Hukuk Dairesi         2022/10766 E.  ,  2022/15925 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasında açılan davada, İstanbul 7. Asliye Hukuk ile Bodrum 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan Mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verildiğinden ve 5235 sayılı Kanun'un 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri Hukuk Dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan Adlî Yargı İlk Derece Hukuk Mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, menfi zararın tazmini istemine ilişkindir.
    İstanbul 7. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın taraflar arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı sözleşmeye aykırı fiilden dolayı tazminat talebine ilişkin olduğu, kat karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın Bodrum İlçesinde olduğu gibi davalıların yerleşim yerinin Bodrum İlçesinde olmasından dolayı mahkemenin yetkili olmadığı, her ne kadar davacı taraf mirası bırakan ile yapılan sözleşmede İstanbul mahkemelerinin yetkili kılındığına ilişkin itirazda bulunmuş ise de; HMK'nın 17. maddesi uyarınca yetki sözleşmesinin tacir veya kamu tüzel kişileri arasında yapılması halinde geçerli olacağı, davalının tacir olmadığı, dolayısı ile yapılan yetki sözleşmesinin geçersiz olduğu, davalıların süresinde yetki itirazında bulundukları gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
    Bodrum 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, davaya konu uyuşmazlığın sözleşmeden kaynaklanan menfi zararın tazmini istemine ilişkin olduğu, para alacağının tahsili istemli açılan bu davada davacının seçimine göre davanın hem genel hem de özel yetkili mahkeme olan davalının yerleşim yeri, sözleşmenin ifa edileceği yer ve alacaklının bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği, davacı tarafça davanın bulunduğu yer mahkemesinde açıldığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
    6100 sayılı HMK'nın 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı Kanun'un 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir ki bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. Ayrıca BK'nın 73. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 89.) maddesi uyarınca para alacağına ilişkin davalarda aksi kararlaştırılmadıkça para borcu alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gerektiğinden alacaklının bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir. Dolayısıyla dava, davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabilir.
    Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
    Somut olayda davacının birden çok mahkemenin yetkili olduğu ve kesin yetki kuralının bulunmadığı bu davada, davayı yerleşim yeri olan İstanbul Mahkemesinde açarak yetkili mahkemeyi seçmiş olduğu anlaşıldığına göre, davanın İstanbul 7. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ve 5235 sayılı Kanun’un 36/3. maddesi gereğince İstanbul 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 14.11.2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.


    Hemen Ara