Esas No: 2022/4348
Karar No: 2022/16608
Karar Tarihi: 22.11.2022
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2022/4348 Esas 2022/16608 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2022/4348 E. , 2022/16608 K.Özet:
Davanın konusu, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemidir. Mahkeme, Fatsa ilçesi, Sakarya Mahallesi'nde bulunan taşınmazlar için emsal karşılaştırması yaparak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmediğini belirtmiştir. Ancak, Daire tarafından verilen bozma kararına uyulmamış ve yanlış değerlendirmeler yapılmıştır. Bu nedenle, tarafların temyiz itirazları geçerli bulunarak karar bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri HUMK'nın 428. maddesidir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
BİRLEŞTİRİLEN FATSA 2. ASHM'NİN 2019/216 ESAS SAYILI DOSYASI
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş, davacı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 22.11.2022 günü usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediklerinden taraf vekillerinin yokluklarında incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verilerek, dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
- K A R A R -
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak arsa niteliğindeki Fatsa İlçesi, Sakarya Mahallesi, 1089 ada, 1 ve 1092 ada, 1 parsel sayılı taşınmazlara emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1) Dairemizin 13.01.2014 tarihli bozma ilamı ile 15.08.2012 tarihli bilirkişi raporu inandırıcı ve hüküm kurmaya elverişli görülmediği halde Evkaf Mahallesi 336 ada, 6 parsel için diğer parsellere ilişkin hükme esas alınan son bilirkişi kurulundan ek rapor alınması gerektiği düşünülmeden, geçersiz rapora dayanılarak değer biçilmesi,
2) Ek davada değerlendirme tarihi ana dava olduğundan bedele de asıl dava tarihi olan 18.08.2010 tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
3) Dava konusu aynı olup asıl dava ile birleştirilen dava tek bir hukuki nedene dayalı olarak açıldığından, davacılar lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, asıl ve birleştirilen dava yönünden ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi,
4) Kabule göre de; son bozma ilamı doğrultusunda asıl dava için ıslah ile talep edilen tüm bedele hükmedildiği halde kısmen kabul kararı verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle HUMK'nın 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, 22.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.